yapmıştır. Hakkında tahkikat açıl- mış olan Sümerbank G. Md. nün vazi- fe başında bırakılmasının salim o bir tahkikat (yapılmasına mani teşkil edeceği kanaati yerindedir. Bu iti- barla: teklifi o veçhile 1 — Müfettişlerin Sümerbank G. üğü vazifesini ifa etmekte bulunan Selâhattin Akyol'un, müktese haklan mahfuz kalmak şartiyle, vazifesinden alınması, 2 — Sümerbank Genel Müdürlü- gü görevini İdari İşler Genel Md. Muavini B. Alpagut'un tedvir etmesi, a adı geçen- lere tebliği ile neticesinin bildirilme- si, lüzumludur. Not : 26.2.962 tarihli mucip gereği ifa edilmiş midir? 13.3.962 Paraf Fethi Çelikbaş Fethi Çelikbaşın gazabı burada bitmedi. Karşısına bir hakkın müda- fi olarak çıkan Naci Gürolu da "Sa- Bakanlığı Enerji Dairesi oOUz- kâleten, mutemet adamı Burdurlu Rahmi Tunçağılı getirdi Bundan sonradır ki, Fethi Çelik- başın bir Bakana hiç yakışmayacak sözleri gazetelerde yer aldı. "Utan- , "Paşaya söyledim, adamı a- dedi, tahammül edemediği Salahaddin Akyolun ve Naci Gürolun haysiyetleriyle opervasız- oynadı, ileri geri laflar etti, son- ra bunları söylemediğini o bildirecek kadar pusulayı şaşırdı. Hele "Hakkın- da tahkikat açılmış bir adamı maka- mında tutamam" deyişi, hayretle kar- şılandı. Zira Fethi Çelikbaş hakkında, Mec- lis Tahkikatı talepleri vardır. abi- ne arkadaşı Cahit Akyar ise, bu hu- susta bir rekortmendir. Fakat asıl alâka çekmesi lâzım gelen taraf Fethi Çelikbaşın Sanayi Bakanlığındaki kendi hareketleridir. Baş yiyen bakan Çelikbaşın uğraştığı yalnız oSümer- bank Genel Müdürü Selâhattin Akyol olmadı. Akyol, umduğundan sert ve kuvvetli çıktı, onun için onu yemekte güçlük çekti. Oysa, Çelikbaş Bakan olduğundan bu yana üç Genel Müdürün sessiz sedasız hesabını gör- müştür. Bunlardan biri Türkiye Kö- mür İşletmeleri Genel Müdürü Nev- zat Yerdeldir. Yerdel, kurtuluşu isti- fada buldu. Çelikbaş da, Genel Müdür- lükten üç kademe aşağıda bir memu- riyeti olan Bedreddin Sarpı, rekort- men bir atlet gibi atlatarak Genel Mü- dür yaptı. o Böylece T.K.İ. yi hizaya AKİS, 26 MART 1962 YURTTA OLUP BİTENLER Seyyit Ulubay Yanlış /#esap getirdi. Makina Kimya Endüstri Ku- rumu Genel Müdürü Enver Çakıroğ- lu da Çelikbaşın hışmından kurtula- madı, yerine resmi sektörden o özel sektöre kadar çeşitli yerlerdeki hiz- metleri ilgililerce pek iyi bilinen Sa- lâhattin Şambaşoğlu Genel (Müdür yapıldı. M.K. E. de safa geçmiş olu- yordu. En ilgi çekici tayin ise Türkiye Çimento T. A. Ş. Genel Müdürlüğün- de evvelki haftanın Say nıdır. Türkiye Çimento A-Ş. Genel Müdürü Seyyit a, ein çesiz işinden alındı. Sümerbanka mü- şavir olarak tayin edildi, yerine Ca- vit Borçbakan düşünüldü. Borçbaka- nın hikayesi pek eğlencelidir. Borçba- kan, D.P. devrinde aynı yerde Genel Müdür Muaviniydi. İhtilâlden sonra, Pınarhisar Çimento Fabrikası için mu- bayaa edilen demir cevheri dolayısiy- le - mubayaa 1960 yılının ilk yarısın- da yapılmıştır -yolsuzluğu görüldü- günden Sanayi Bakanlığı Müfettişle- rince hakkında Ceza dâvası açılması lüzumlu görülmüş ve Borçbakan mah- kemeye verilmiştir. Bu sırada çıkan af kanunu, Borçbakanın işine yara- mış yargılanmaktan kurtulmuştur. Ama Çimento Şirketi, uğradığı zara- rı sineye çekmek istememiş, Borçba- kan hakkında tazminat dâvası açmış- ır. Bu dâva halen görülmektedir. Şimdi, Çimento Şirketinin tazminat dâvası açtığı Cavit Borçbakanı, Fet- hi Çelikbaş şu şirketin Genel Müdür- lüğüne - tayin emri, halen elden do- laştırılmaktadır, -getirmektedir. Pe- ki şirketin Borçbakanla dâvası ne olacaktır? Peki, bu tazminat dâvası- nın BEMmARiNA, karar veren Şirket mensuplarının durumu ne olacaktır? Peki, hakkında dâva açılmış bir kişi, 2 -Cavit Borçbakan Bağdattan döndü o dâvayı açan müessesenin başına getirilirse bu, dâvanın selâmeti oba- kımından mahzurlu değil midir? Çe- likbaşın selâmetle yürütülmesi gere- ken tahkikat ve dâvalar hakkındaki görüşü yalnız ve ancak Salâhattin Akyol için galiba değişiktir. Fakat Çelikbaş bitirdiğimiz tanın sonunda bu tâyin kararını ip- tal etmek lüzumunu duydu ve Genel Müdür Seyyit Ulubay görevi başın- da bırakıldı haf- “İstifa mı etsin?" kısa zamanda dal budak lafına olmaksızın değiştirmek mümkün olmadığından bitirdiğimiz haftanın sonunda cuma günü' Sanayi Bakanı meseleyi Kabi- neye getirdi. Daha evvel (Başbakan İnönüyü evinde görmüş, o kendisine göre meseleyi anlatmış, tek taraflı deliller vermiş ve Hükümet o Başka- nım ikna etmişti. Ancak, İnönü, Ba- kan tarafından hakkında tahkikat aç- tırılmış bir Umum Müdürün göre- vinde kalmaması hususunda, ikna ol- muştur. Yoksa, nihai netice elbette ki tahkikatın sonunda belli olacak ve zaman zaferin kimde kaldığı, tuğlanın kimin başına düştüğü görü- lecektir. Cuma günü saat 17'de (başlayan Kabine toplantısında mesele bu hava içinde görüşüldü. Aslında toplantı bir gün önce yapılacaktı. Fakat bir çok Bakan başkentte bulunmadığından O gün yapılamadı. a günü, İsmet İnönünün başkanlığındaki toplantıya Akif Eyidoğari, Nihat Su, Turhan Feyzioğlu, Avni Doğan, Necmi Ök- ten, Sahir Kurutluoğlu, İlhami San- 13