KİTAPLAR Gençlik Ansiklopedisi Baki Kurtuluş, Kurtu- üçüncü cilt, 1960 An- harfinden Mar (Hazırlıyan luş yayınları, kara, 319 sayfa, F. hecesina kadar, Türkiyenin, türk aydınlarının en çok ihtiyaç hissettikleri şeylerden biri hiç şüphe yok ki ansiklopedidir. Hal böyle iken, hu aydınların bula- madıkları şeylerin başında da gene ansiklopedi gelmektedir. Bugüne ka- dar Türkiyede hazırlanmış, basılma- ya başlanıp tamamlanmış ansiklo- o kadar azdır ki, bunları say- için iki değil sâdece bir elin amllin bile yeter de artar bile. Devlet ve Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda uzun, ama çok uzun yıllar alabildiğine ilgisiz kalmıştır. Gerçi bugün Milli Eğitim Bakanlığının ve dolayısıyla Devletin himmetiyle bir iki ansiklopedi yayını yapılmaktadır ama, bu iş bile öylesine ağır bir tem- po, öylesine bıktırıcı, bezdirici hava içinde yapılmaktadır ki, bunlara ba- kıp da bu işle devlet alâkadar olmuyor demek bile mümkündür. Buna kar- şılık Türkiyede özel kurumlar, şa- hıslar, ufak da olsa, bir belirli sevi- yeyi aşmamak, aşamamak durumun- da da olsalar, bir takım ansiklopediler yayınlamak için çaba sarfetmişler, etmektedirler. Bugün şayet baza ev- lerin kitaplıklarında insanoğlunun başı sıkıştığı, bir soru karşısında bo- caladığı zaman bakabildiği bir veya birkaç ansiklopedi taslağı varsa, bunlar tamamen özel kurumların ve- ya tanıtların himmetiyle ortaya çık- mış şeylerdir. İşte Gençlik Ansiklo- pedisi de bu tip eserlerden biridir. Yani bir şahsın malı. Sermayesi çok olmayan, imkânları geniş olmayan, ama azmi bulunan çalışkan, araştı” rıcı ve sebatlı bir insanın ortaya çı- kardığı bir eser... Ansiklopedicilik sabır isteyen, bil- gi isteyen, araştırma ve gayret iste- yen bir iştir. Baki Kurtuluş-Gençlik Ansiklopedisinin tek (o hazırlayıcısı-, bu işe başladığı zaman, en yakın ar- kadaşları hile tereddüde düşmüşler- dir. Baki bu işin üstesinden gelemi- yarım kalmış, dolayısıyla hiçbir şe- ye yaramaz ansiklopedileri serisine bir yenisi daha eklenecek diye üzül- müşlerdir. Gençlik Ansiklopedisi ha- zırlayıcısı işe son erece mütevazi ölçülerle başlamıştır. Ansiklopedisini Üçüncü hamur kâğıda, yâni matbaa kâğıtlarının en âdisine fasiküller ha- linde bastırıyordu. Bu fasiküllerden 26 her ay bir tane yayınlanıyordu. Son- ra fasiküller bir araya getirilerek ciltler olacaktı. İlk fasiküller yayın- landığında, ansiklopedinin ciltler ha- linde ortaya çıkacağı, ciltlerin birbi- rini takip edeceği ise kimsenin aklı- na gelmiyordu. Baki Kurtuluş, bas- kısından dizgisine, tertibinden dağı- tımına kadar herşeyiyle bizzat uğ- raşmak zorunda kaldığı ansiklopedi- sinin ilk cildini tamamladığından bir önemli merhaleyi aşmıştı. Artık, o- kuyuculanna güven vermişti. Kırmı- zı kaplı cilt, Kurtuluşun bu işin üste- sinden geleceğine etrafındakileri iyice inandırdı. Kasım ayının başında ise Gençlik Ansiklopedisinin üçüncü cil- di de tamamlandı ve piyasaya çıktı. Ansiklopedinin tamamlanması için sâdece bir tek cilt kalmıştır, Altı ay sonra kitaplıklar, A'dan Z'ye kadar tamamlanmış bir sneiilapei iye daha kavuşmuş olacaklardır. e Üstelik yo- lun en önemli, en büyük kısmı da ge- ride bırakılmış durumdadır. Gençlik Ansiklopedisi, anlaşılacağı üzere, daha çok ortao- kul ve lise öğrenimi yapan genç ku- şaklara kılavuz olmak için hazırlan- mış bir ansiklopedidir. Meselâ lisede okuyan bir öğrenci, acele olarak Ziya Gökalpin biyografisini mi arıyor, he- men Gençlik Ansiklopedisini açacak ve bu konuda çok fazla detaya inme- yen, ama ana hatları eksiksiz ye yanlışsız olarak verilen bilgiyi bula- bilecektir. Orta halli, orta kültürlü bir vatandaş güneş sistemi hakkında veya Hatayın almışı, yahut karbon- hidratlar hakkında ana hatları ile bilgi mi almak istiyor, Gençlik an- siklopedisinin üçüncü cildini açıp a- radığı bilgiyi ohemen bulabilecektir. Elbette ki, topu topu dört cilt olacak ve daha ziyade bir el kitabı mahiye- tini taşıyacak olan bu ansiklopedide meselâ koskocaman bir cilt doldura- bilecek kadar malümatla anlatılabi- lecek karbonhidratlar bahsi onbeş yirmi satırdan daha fazla yer kapla- mıyacaktır. Kaplamıyacaktır ama, karbonhidrat nedir, diye sorulduğun- adından da da da o nesnenin ne olduğu cevabını verebilecek kadar malümatı getire- cektir. Divan Edebiyatının Koca Ragıp Paşası kimdir, Neyzen Tevfikin ha- yat hikâyesi nedir, Londra şehri hak- kındaki umumi bilgiler nelerdir, Lüb- nan nasıl bir memlekettir, Lozan Antlaşması ne zaman, nerede, kimler arasında, hangi tartlar altında imza- lanmıştır? Daha bunlara benzer bin- lerce maddenin cevabını bu ansiklo- pedide bulmak ümkün olacaktır. Kısaca, Kurtuluşun bu eseri her ev- de, her kitaplıkta bulundurulmasın- da fayda olan değerli bir eserdir. Bir Dağ Tutmasıdır Sevinç (Bekir Tünayın nesir denemeleri. A- jJans Türk Matbaası, Ankara 1961, 55 sayfa 300 kuruş) Bekir Tünay bir duygulu askerdir. Sarıkamışta ogeçirdiği günlerin hasretini, yalnızlık oduygusunu, sa- kıntılarını, sevinçlerini ufacık sayfa- lardaki nesir denemeciklerinin içine sığdırmış. Uzakta veya muhayyel bir sevgi- liye Sel eniş olarak ifade edilebilecek olan r Dağ Tutmasıdır Sevinç" adlı kitapçıkta öylesine melankolik, öylesine fazla, ama haddinden faz- la edebilik var ki, insan 55 sayfayı sonuna kadar okuduğunda adeta i- çini bir hüzün kaplıyor. Bekir Tü- nayın bu ikinci kitabında da, tıpkı birincisinde olduğu gibi, -Tuna- da birincisi gibi bir nesir denemesidir- XX. yüzyılın ba- şında pek yaygın olan, pek moda o- lan bir melankolizm, bir aşırı hassa- siyet ve gerçekten kaçış göze çarp- maktadır. Tünayın nesirden çok nazım ola- rak yazmayı düşünebileceği hislerini dile getiren minik eser "Bir Dağ Tut- masıdır Sevinç" bilhassa daha deli gençlik çağında olanların hoşuna gi- debilecek bir eserdir. Hele sevginle- rine aşk mektupları yazacaklar için Tünayın kitabı hol bol malzeme ala- bilecek durumda bir kitaptır. AKİS, 11 ARALIK 1961