11 Aralık 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

11 Aralık 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Kıssadan Maliye Bakanlığına Hisse Bir adamın, altın yumurtla- yan bir tavuğu varmış. Ta- vuk her sabah, pırıl pırıl bir al- ün yumurtayı o kümesinin sa- manları üzerine bırakırmış. Ta- vuğun sahibi bir gün düşünmüş ki, madem bu tavuk her gün bir altın yumurta yumurtluyor, demek ki içinde bir hazine var- dır. "Bugün varım, yarın yo- kum" diyerek hazineyi hemen ele geçirmek hevesine kapıl- mış ve bıçağı kaptığı gibi ta- vuğun boynunu kesmiş. Sonra, hemenkarnıntıaçmış. Aaa! Her tavuğun karnı gibi bir karın. Ne altın, ne ha- zine.. Olan, her ani altın yu- mi olmuş, güne kadar keşfeden bir hayır sahi- bi çıkmamıştır. Bu yüzden, her memlekette vatandaş vergi vermek- tedir. Öyle ki, bir çok memleketler- de halen devletin milli gelirden vergi olarak payı 9 20'yi bulmaktadır. Fertler bakımından nisbet daha da yüksektir. Mesela Amerikada, 26 91'e kadar gelir vergisi ödeyen mü- kellefler vardır. Ancak, devlet "Jandarma Devlet" olmaktan çıkıp "Sosyal Devlet" ha- line gelirken daha fazla masraf edip vatandaştan daha fazla vergi almak- la beraber son çeyrek asırda vergi anlayışında önemli bir gelişme de olmuştur. Mali mülâhazaları bar şeyin üstünde tutan klâsik gö- rüş yeni şartlara uymayınca, ye- rini, devlete varidat temin et- yal mülahazalara da pay veren mo- dern vergi anlayışına o terketmiştir. Vergi şüphesiz devlet masraflarının finansman o vasıtasıdır. o Ama aynı zamanda ekonomik ve sosyal poli- tikanın da başlıca icra âletidir. Bu yüzdendir ki, bilhassa kalkınma az- mindeki geri kalmış memleketler vergi sistemleri vasıtasıyla genel politikalarının esaslarını ayarlamış- lardır. XX. asır ortasının Od büyük yeniliği olan Yatırım ve Sosyal Ada- let faktörleri vergi anlayışı üzerinde önemli tesir yapmışlardır. . Türkiyenin demokratik rejim i- çinde, devlet sektörüyle özel sektö- rün elele çalışması neticesi ve sosyal adalet ilkesi hiç gözden kaçırılmak- 20 sızın kalkınması ana hedef olarak seçilince, kurulan Vergi Reform Ko- misyonunun başına yeni görüşü be- nimsemiş bir uzman arandı ve Ali Alaybek bulundu. Diş sökmeyen maliyeci Maliyeci Ali Alaybekin hayatında dönüm noktası, 1945 yılının bir ilkbahar günü gelip çattı. O gün, İstanbul Defterdarlığınn loş odala- rından birinde orta yaşlı, son derece ciddi görünüşlü bir adam bir süre- dir kendisine fikirlerini anlatan genç Alaybekin -Aleybek o tarihte 43 ya- gndaydı. sözünü kesti ve şöyle dedi: teşekkür ederim, bey! İzalığmız, vergi sistemimizde hakikaten yapılması iktiza eden re- formları en iyi şekilde hülâsa ediyor. Sizinle Ankarada birlikte çalışmak istiyorum UNU söyleyen, devrin Maliye Ba- kanı Nurullah Esat Sümer Olduğun- dan Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanı Ali Alaybek başkente gitti ve kolla- rını, o tarihten itibaren vergi refor- mu konusunda sıvadı. Ali Alaybek, Jön Türklerden Dr. Rıza Servet beyin oğludur. Babası, Tıbbiyenin son sınıfındayken Parise kaçmış, orada tahsilini tamamladık- tan sonra Selâniğe gelip yerleşmiş- tir. Ali Alaybek orada doğmuş, Fran- sız ve Alman mekteplerinde ooku- muştur. Küçük çocuk bu suretle ba- tı kültürü alırken bir yandan da an- nesi Vicdan hanımın tesiriyle Türk edebiyatı ve musikisiyle de ilgilenme fırsatı bulmuştur. Alaybek 1918 yılın da Almanyaya giderek orada üç yıl kalmış, sonra yurda dönüp Yüksek Ticaret Mektebini bitirmiş ve evvelâ Şirketi Hayriyede müdür muavinli- — ği yapmış, arkadan serbest hayata atılmıştır. Alaybek Maliye Bakanlı- ğına 1935 yılında girmiş ve hemen vergiler konusuna merak sarmıştır. İşi icabı binlerle vergi beyanna; sini Hesap U bizde son derece iptidai metodlarla yapıldığını hemen farketmiştir. Bu- nun üzerine, kendini o sahada hasır- lamaya koyulmuştur. Nitekim genç uzman memurluk hayatında Bakan- lığa çeşitli teklifler yapmış, bunların çoğu makbul karşılanarak kanunlaş- mış, Ankaraya geldiğinde de Sümer ve onu takip eden Bakanlardan da- imi müzaheret, yardım, teşvik gör- müştür. Bu sırada hazırlanmakta o- lan Gelir Vergisi sistemine de Alay- bekin ciddi emeği geçmiştir. Bütün bunlar bilindiğinden, ver- gi reformunu hazırlayacak komis- yon 13 Şubat 1961'de kurulunca dev- rin Maliye Bakanı Kemal Kurdaş Başkan seçme konuşunda fazla te- reddüt etmemiş ve işi Ali Alaybeğe teklif etmiştir. Çalışma plânı Maliye (Bakanlığının 9 mensubu, İstanbul ve Ankara Üniversite- lerinin birer temsilcisi ve Özel Sek- törden 4 üyeden teşekkül eden Ko- misyon, derhal İstanbulda faaliyete geçti. İktisadi kalkınmanın mali tedbirlerle teşviki ile ilgili çalışma- lara Devlet Plânlama Teşkilâtı da bir temsilciyle katıldı. Çalışmalar, şu anda bitmiş değildir. Komisyon, haf- tada üç gün genel toplantı yapmak- ta, diğer günler alt komisyonlar ha- linde faaliyet göstermektedir. Genel toplantıların bazen on saat sürdüğü Alaybek ailesi İndirim- Bindirim AKİS, II ARALIK 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: