>-— YURTTA OLUP BİTENLER ce düşkün valisi Eihum Yetkiner, Be- lediye Başkanı talihsiz Keme! Aygün ve çalımlı polis mtüjürü Faruk Ok- taydır. Her üçünden alAâkahlar İstan- buldaki şehitler ( hakkında bilgi sor- mugiar, fakat üçü de bir bilgileri bu- lunımsdığını beyan etmişlerdir. Sir baylar Faruk Oktaydan aynca iki Dıtliyonluk apa:tnıanını nani yaplrt- tığını öğrenmek istemişler, kendileri de aşağı yukarı Faruk Oktay kadar maaş aldıkları halüe iki yakalarının bir arıya xelmemeynden şikâyetçi olmuşlar'ır. Bitkin halde bulunan eski pnlis şefi sadece "yaptırttım, yapurttım"” diye mırldanmakla mu- kabele edebilmiştir. ftanın başında İstanhulda tahkikutla ilgil subav:ar kendileriy- le görlisen tir AKİS munupirine “git. tükçe Övle vir pia, çine almakta. gyz. 9) atıp? ei yerde O Kadır hir Sela Ea'şgaymaıktayız ki ne vs- pacağınızı paşırdık" demişlerdir. An- laşılan, D.P. iktidarının İstanbulu se- nelerdir baraca eşiği Ve rüşveti, ir tikâbı numur-u sdiye" üaline yelirdi- gdir Harbiye gülleri u haftanın beşında Bayar ve Men. deresin ayrılmamna rağnıen An- karada Harbiye hiç tenhalaşmadı. Pazartesi günü komutan Müç'eba Özdenin hâlâ altmış kadar müşterisi vardı. Yassıada istiap haddini aşmış bulunduğundan Koraltanı ve Bakan- ları gimdilik İstanbula göndermek müsakün def'ldi. Bunlar öğretmenle t gazinoda dertleğyorlar, âki- betlerini dilşünüyorlar, sonra odala- rına çekilip uyuyorlardı. Tabij ekso- ie baza ahjkanlıklarından fedakfir- hk gdrunda Yuluruyorlardı o Mesrlf Fatin Bügtü Zorlu yâbancı diyarlaris dolaşam ve kendi ittiği her yerde arz-ı edam cğip günlerini güşleyen gamer güzeli yâr- ve'skârına artık telefon Bllimd ineği üzgündü Kim bilir yâr-i vefakâr ne Alemdeydi? Zi- ra Üstad bakanlığı sırasında 26040 numaralı telefondan bu esmer düberi her gün arar ve kendisiyle yam «&- atlik bir “mületleraras Dışişleri Bakanının si Ko geoe kendi elhiselerini biz- gat çıkartmaktan pek yorulayor ve sarışın Barbaranın kendisini narin el- leriyle soyduğu devri hatırlıyordu. akanlar'arasında en gamsızı ge- Be Ethem Menderesti, Hele İçişleri Bakanı Dr. Namık Gedikin kendisini Üçüncü kat penceresinden atmasın- an sonra sabık Savunma Bakanının rahatlamış hali gözdan kaçmıyordu Bu şmsdenâ'r ki geşen beftanın so8- larında Astareda Gedihin Mendere Yassıadadan bir görünüş Dafıma Adem sin telkinlerine xapılaraz intihar et- tiği ağızlarda dolaşan kuvvetli bir şayia oldu. Aslına bakılırsa şayia ba- zı ciddi mesnede dayanıyordu. 27 Ma- yıs sabahı eski İçişleri Bakanının Sü- mer sokaktaki meşhur Onikiler A- partmanındaki dairesinden Hayred- din Erkmen ve Nail Geveci ile birlik- te alınıp çöp kamyonu diye şöhret yapan ve aslında bir müteahhidin kum kamyoneti olan külüştür araba- ya bindirildiğini karşı pencerelerden seyredenler bir 1âfı kulaklarıyla duy- musigrdı ve tahkikat açıldığı takdir- de Mınu yeminle bildirmeye harıri:. D. Namık (Gedik kapıdan çınar ken kendisin) tevkif edenlare “Beni nereye götürüyorsunuz? fenden ne «wivorsunuz? Ben suçsuzum Her ww Menderesin erıriyle yapılmıştır. Her seyi sövleyeceğim. Her şeyi söy- lemeve hazırım. Bana bir şey yape- mMs.sınız” diye haykırmıştı. O gün Namık Gedik pek âlâ intihar edebilir ve teslini olınayabilirdi. Halbuki Har- biyeye Menderesin bütün suçlarnm lams Karanvle tmişt. Talih, kendish:: Adnan Menderesin çocuk- luk ariradam ve güruhun en ceyiz adamı Ethen: Menderesin odasına dU- gürmüştü. 27 Mayıs Ve Dr. intiharın isabet eden tarih arasında £*çen günlerde iki eski Bakanının ne konuştukları o bilinmemektedir. Bili- nen bir buhran anında Adnan Men- deresin meşhur İçişleri Bakanının kondisini demirsiz pencereden Üç kat aısdrdaki beton zemind fırlatıverrii- gir ğren4i ileri sürülen kida Ge dikla bw âklbetea hüş arksiaş ithesa ereş tarafından #trüklendiğidir. m Röre eski Savunma Ba- e ın devamlı teikinleri asabı Za- n perişan bulunan fanatik Gediki ele ölüm tarzını söçmeye Zzorla- mıştır. Tabii işin esası (sabıkların muhakemesi “başladığında anlaşıla- cak, Adnan Menderes ve arkudaşla- rının suçu hangi nisbette Gedikin U- zerine attıkları görülülüğünde ortaya çıkacaktır. ta H..P, Dışardan gazel okuyanlar B» haftanın bâşında hir mi İstan- bulda, Eyüpteki C.M.P. ocak baş- kunlarımdan biri garip bir teklifle karşılaştı Bir vatandaş partiye ka- için müracaat etmişti. Armusunu söyledikten sonra sımtarsk ve piş kin bir tavırla : “— Ab!, hüviyet cüzdanımı bir an evvel verirsen ben de seni görü- rüm"” dedi. , Ocak beşitanı havretle gözlerini aga | “— Gürür nüsduT O da ve de- mek ?* öteki ylımmakta devam etti: ”— Canım, yolunu bulurum işte!” Eyüplü ocak başkanı “görme” nin, “yol bulma” nın mfnasnı bili. yordu: Adem, CHP. hüviyet cüzda- m hiddetle kovdu, hem de durumdan Non bagranı Yumi Önarearı haberdaf ANİB, VW NAHİRAN 1144