1 Eylül 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

1 Eylül 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yve de niyeti yoktu. Nahosg 'blr om.ı'l Muhalefet Partisi C. H. P.de Partl vâki ile karşılaşmamak içi . Ba- Meclisı Üyeği ve Oenel t çre Kurulu yazıt meseleyi İnönüye aunaktan i olarak vazife göyü baska çare bulamadi. İnönl, işi öğ- Ha.ıen Partı Meclisi ve Merkez İ- renince kahkahalarlâ güldü ve yeni dâare Kurulu üyesi olan Dt. *Kemali hastahanenin adı böylece “Ankara Düğuümevi” oldu. Bu isim hikâyesi Dr. Ke- mali Bayazıtı hiç rahat bı- rakmadı. Bir defa daha tek- rarlandı. İstanbulda Süley- maniyede Belediye -tarafın- dan yaptırılan bir doğumevi Sağlık Bakanlığına devre- dilirken, o zamanın İstan- bul Vali ve Belediye Reisi olan Dr. Lütfi Kırdar, doğu- mevinin hemen arkasında Mevhibe İnönünün doğduğu evin bulunmasından dolayı “Mevhibe İnönü Doğumevi” adının verilmesi için Sağlık Bakanını bir hayli zorlardı Fakat Dr. Bayazıt tazyik- lere mukavemet ederek bu- na da yanaşınadı. Bakanlığı — sırasında en büyük müşkülâtla, Dr. Ke- mali Bayazıt, emekliye sev- kettiği? doktorlar meselesin- de kafşılaştı. Mescleyi ba- sın ve Muhalefetin ele al- ması, emekliye — sevkedilen doktorlar işini ciddi bir dert getirmişti. Dr. Ke- inmali Bayazıt, bugün bile bu mevzuüüun hesabını Meclisin önünde vermek fırsatını bu- lamadığı için üzülmektedir. Zira yapılan muamele, Hü- “kümetce tatbik mevkiine konulan bir işti ve daha ön- ceden Sağlık Bakanı tara- fından Başbakana ve diğer bakanlara duyurulmuştu. Ama demaokrasinin bir ica- bi olarak her vesileyle Par- tive ve Hükümete çatıldı*#ı günlerde bir de bu mesele- nin ortaya çıkması, Günal- tayı bir hayli üzdü. Başba- Kân Günaltayı derece sıkıntıh gören Dr. Kemali dJayazıt, tereddütsüz, Hükü- mete yük teşkil ediyorsa is- tifaya hazır olduğunu ken- disine bildirdi. Günaltay, Dr. Kemali Bayazıtın sırtı- nı şefkatle sıvazlıyarak is- haline tifasına lüzum olmadıgmı söyledi — ve es&le de böylece kapandı ve Dı Ke- mali Bayazıt 1950 seçimle- rınin neticesine kadar Sağ- lik Bakanı glaı'ak kaldı. Bilindiği gibi, 1950 se- çimlerinde D. P. emsalsiz bir galebe kazanarak Gü- naltay Kabinesi üyelerinden birçoğunun Meclise fırsat vermedi. Dr. K bu mağlüplar arasındaydı. nesinde yeniden Maraştan milletve- kili seçilinceye kadar, Meclis dişinda kaldı AKİS, 1 EYLÜL 1959 quğuk Harp Yayını Örnekleri 'xı auhalefet partisi kafilelerinin tezvirci, nifakçı ve WA karcı tohumları vatan athına, serpmek için yeni bir ehli salip seferi tertiplediklerini Ankarada çıkan malüm gazetelerinden öğreniyoruz. Vatandaşın aklıselimine ve vicdanına açıkva bir tecak'üz teşkl eden bu gezi dalgaları, D. P. İktidarının mua ve muhteşem eserlerine ı.:ııpa.ıuk duğıhıaya m&hknm- dur. Onlarm devrinde bir Kköyden diğerine, ayağına bir çarık bile bulamadan saatlarca yürüyerek giden vatandaş mı daha hürdür, yoksa bugün yapılan zam- lara rvağmen trenleri, vapurları, ucakları dolduran bü- yük şehirlerde hanlar, apartmanlar, köşkler yükgel- ten vatandaş mı daha hürdür? İşte vatandaşlar, Mu- halefetin hürriyet anlavışı, milleti refahtan, saadetten mahrum eden, böylesine sakat ve kıskanç bir görüş- tür. Onların gözü, iktidar hırsıyla dönmüştür. Yükse- len her yeni eser karşısında biraz daha ezildikçe, fer- yadı basmaktadırlar ve milleti acaba kandırabilir mi- 3 de. hürriyetten, insan haklarından bahset- ntektedirler. Milleti yolsuz, susuz, câmişiz bırakmak nudır, insan hakları? Ekecek toprağı, yiyecek ekmeği olmayanlar için hürriyet kelimesinin ne mânası var- dır... günün hürriyet yaygaracılarının devrini, va- tandaş unutmamıştır, Tahsildar eziyeti ve jandarma dipçiği köylerden D.P. İktidarı sayesinde silrgün edil- miştir. Onların istediği, sadece ve sadece iktidardır. Fakat yağma yok... ce gündüz calışan D. P., bu in- kârcılara, bu nifak tohumu ekicilerine bu fırsatı as- la vermiyecektir. Naci Söyler - Ankara A dına Muhalefet denen inkârcılar topluluğu, müm- taz misafirimiz Prof. Erhard'ın memleketimizi zi- yaretini bile bir iç politika meselesi haline getirip is- tismara kalkışmakla, memleket menfaatlarının ne de- receye kadar ayaklar altına alınabileceğini gösterdi- ler. Onlar icin memleket menfaati diye bir şey yoktur. Kendi küçük ve hasis menfaatları uğruna her şeyi göze alırlar. İnkârcı ve nifakçıların bedhah faaliyeti daha mümtaz misafir, memleketimiz topraklarına a- yak basmadan başlamış ve cür'etlerini İktidarımızı jurnal derecesine kadar vardırmışlardır. —Memleket sevgisinden mahrum ve iyi niyetten kilometrelerce u- zak bu tezvirler, lâyık olduğu cevabı Prof. Erhard'ın ağzından almışlardır. Prof. Erhard, Türkiyeyi pek ya- kında en nurlu bir istikbâale kavuşturacak olan istik- rar programımızın muvâffak olduğunu sbylemlştır Filhakika, Prof. Erhard, Almanyanın Türkiyeye ne kadar yardım yapacağı hususunda bir sey söyleme- miştir ama, bu, Muhalefete söz söylemeğe hak ver- Z.. Ama buna rağmen söylemekte devam ederler- se pek yakında ağızları Almanyadan memleketimize akucak hüx ük sermayeler ile memleketimizin her kö- şesin: P. İktidarının vükselteceği eserlerin uyan- dırdıgı hayıetle açık kalacaktır. Abdülgani Tutar - Konya & gelmesine bile emali Bayazıtda — dığı Bu —devrede, Bayazıt, Milletin C, H. P.'ne bağla- ümitlerin tahakkuku için canla YURTTA OLUP. BİTENLER Kıbrıs “Bir mutemet, ıdım erlde— Biraktığımız “Cumartesi , acele. Kıbrısa göııdehlen lt askeri uçak, Anayas misyonundaki Türk tem )- cisi, D. P. İktidarının mute- met adamı Erimi Ankaraya getirdi, Ortalığın karardiğı bir saatte Esenboğa hava alanına inen D, P. İktidarı- nıin mutemet wdamı. doğru Dışişleri Bakanlığına gitti” Zorlu ile örüştü. ,Sonra. Zorlu ile birlikte Başbakan Menderesin yanına gitti. Menderes, Zorlu ve temsncı Erim toplantısı 1,5 saat sür- dü. İkinci 'bir toplantı gece geç saâtlerde, Zorlu, Erim ve Dışişleri Bakanlığı murları arasında yapı Toplantıyı müteakip üü- yükelci — Vergin bir askeri uçakla Atinaya uçarak, Bi ce geç vakit Karamanlis lüe görüstü. Mutemet adam Erimt.nı ikihci gelişidir. bu bir hafta İiçinde defa Ankaraya Her geliş, Anayasa Komüs- yonu çalışmalarının yeni bir mania karşılaştığının delilidir. Nitekim ilk geliş, Rumların — Cumhurbaşkânı ile Cumhurbaşkanı yardım- cısının eşit haklara sahip . o- lamıyacağı iddiası üzerine vukubulmuştu. Ankara bu hususta yumuşak davrandı. Mutemet adama bu pren$ip: meselesi üzerinde fazla dür- maması emredildi. Bu tâ- vizden sonra, Anayasa Ko- misyonu çalışmaları — yeni- den başııyabıındı D P. İk- tidarının mutem adam bu maksatla Adaya ddndü e Çarşamba günü Makari- os 'la birbutuk saat süren bir konuşma yaptı. Konuş- ma tatlı gecti. Nitekim Ma- ka.nos toplantıdan sonfta, Türk Hükümetinin eşitlik hususunda hiçbir zaman 18- rar etmediğini - gazetecilere açıkladı! Ama prensipte Va- rılan bu anlaşma, iş, yetki- lerin tesbitine gelince bo- zuldu. D. P. İktidarının mü- temet adammın tekrar An- karaya gelip, Menderes 've Zorludan yeni emirler âlma- sı “-gerekti. İhtilâfın, Cum- rbaşkanı — yardımcısımın bütün kararları imzalaması mevzuunda ortaya , cıktiği sarılmaktadır,. Rumlar her kürarın Cumhurbaskanı yardımcısı alanmasına itir_ız 1957 se- — haşla çalışan politikacılardan biridir — etmektedirler ve bu uğurda sarfedilen gayretlerin Her tâ vizlere yol tam 7 sene — bir Vatan ve millet Hizmeti olduâuna tığını , gören Tm'k H tmeti, saynimiyetle inanmaktadır fer Atinâa Hükümetinin M&k&ıios ü 13

Bu sayıdan diğer sayfalar: