YURTTA OLUP BİTENLER halk a aşma 01— duü, çember d&ha da dar u Bu rada, askeri kıta, kitlenin hareketıne tâbi, durmadan yer değiştirmek Zo- runda kalıvordu. 11.30 uçağını M 1e- den _w.(mr arka k&[“nl tı. Men- C ri bir yyı r kAa»aî tak- ıı bir çehre ile tebessüm ediyor yapıyor- sunuz Ucağı kımgmunmz sakatlık olacak” d3 end iyse de, endişesi umn orhard d ki, sık sil aperasyonu fot Erhanl'ın yüzü de vardı. Herhalde ıstıkrar yani ta- sarruf politikası takiv eden Amcalardan yardım istiyen Mr me leketin. para ve ü büyük bir rahatlıl şünüyordu.. Kafile İzmirde b TL Bc!gamqya yer klim l ziyad lardı. la har âığım dü- c durmadan doğ- Şehir içinde yer ler Erhard'dan ını alkışlıyor- i sırasında înönunım Ziy Hacıyatmaz! B utçe müzakereleri sırasında Oğuz Bekata, Hükü- meun Thrk Purasının Kiyine- tini Muruma Kanununa dayana- rak pararaızın diş değerini dü- şürmeye hakkı olmadığımı »öy- leyince, Maliye Bakamnı Hasaıı Polatkan bhışımla kürsüye geli- )ıır ve diyor ki: Bekata, para değeri ile para pari(esl ar—.ısındakl biülyük farkı bilmiyor..... Paranın pari- tesi düşürülmüştür, ama dı—ğerl yükseltilmiştir”” simdi hir dc— Hayrettin Erk- menin 1959 İzmir Fuarını açış nutkundan su cümleyi dinliye- lim: “ MÜlli ınır.ınıııın dış pari sİ, yani fiili H yüzde z.ı nlsbeilndı- arlıııışl Haydi “aklı ınlim" gelsin de şu işin içinden çıksın bakalım: Koordinasyon Heyeti üyesi Po- latkan “parite başka, değer baş- ka” dedikteu sonra ilâve ediyor “parite düşürüldu”... Koordinas- yon Heyetinin diğer üyesi Brk- men parite arttı” diyor. Acabu hangisine inanıp, hangisine kan nınlı... tahrip edilen Demokrat İzmir önün- de bu defa alınan inzibati tedbirler dikkatten kaçmıyordu. Öğle yemeği Bergama Park Ga- zinosunda yenildi. Bilâhare dışarı çı- kan iki devlet adamı on beş dakika kadar efelerin oyunlarını seyrederek kendilerini alkışladılar. Daha sonra TYürk - Alman Dipsiz kile, boğ ambar D müzakereleri Asklepion'a giderek bir saat kadar , tarihi kaleyi gezdikten sonra şifalı sulardan birer bardak iç- tiler. Menderes, pek neşeliydi. Not rını a- a bir vesileyle, Bgazetecilere gülümsiyerek cak çok seyimiz var” ha Erhard, iktisadı bırakmış tam bir arkeolog kesilmişti. Tarihi eserlerin tetkikini bir türlü bitiremiyordu. Ba- his konusu imar sahaları olsa Men- deres de 'belki ona ayak uydurabıllr— di, ama 2 bin küsur yıl evvelki deniyet imarcı Başbakana fazla bîr şey söylemiyordu. Nitekim misafiri, Yunan medeniyetiyle başbaşa bıra- karak akşam üzeri İzmire — döndü. Fuarın açılış merasimi için beklen- diğini unutarak Vali konağında isti- rahate çekildi. Elbise değiştirdikten sonra, Belediye tarafından Ada gazi- nosunda verilen z yafete gitti. Biraz sonra Bergamadan dönen Erhard da Ziyafete katıldı. Misafirleri, gazino kapısında Avrupa güzeli Günseili Tunca (Başar) karşılıyordu. Ziyafetten sonra bir müddet Min- yatür Golf Kulübünde oyun oynayan- ları seyreden Menderes, geç vakıt Vali konağında istirahate çekildı. Prof. Erhard ise, teamül hilâfına bu let adamları için misafirhane olarak kullanılan İkbal Köşkü, Erhard için pek şarkkâri görülmüştü. Ya benim yaptıklarım ? N*[ endereR ve Erhard ertesi sabah ş Efese giderek harabeleri ve Haz- reti Meryemin ikâmetgâhını ziyaret ettiler. Erhard yeni keşfedilen mer- mer yolu çok beğendi. Bir İstanbul gazetesi muhabirinin yazdığına göre, Menderes bu hayranlığı paylaşamadı ve “Ne var bunu yapmaya, biz bü- tün Türkiyenin yollarını yapıyoruz” diyerek, Erhard'ın hayranlığı karşı- sında duyduğu hayreti ifade etti. Ka- file öğleden sonra, askeri ucaklarla İstanbul yolunu tuttu. Hava Yolları- nın İkram Servisi Personeli, geçen sBefer Menderesin “benim ilâcımı koy- dunuz mu” dediğini hatırlıya.rak uca- ğa bir şişe rakı, kavun ve beyaz pey- nir koymayı unutmadılar. Tarahyadaki gece “uma gecesi, Tarabyadaki ** Büyükelçilik binasında 400 kişi- JNik bir dâvet vardı. Beylerbeyi Sara- yındaki Menderesin akşam yemeğine, vazlık Büyükelçiliğinin dâxetlislvdı Tarabyada başta Kasım Gillek ve Cemil Sait Barlasg olmak Üzere Muhalefet de unutulmamıştı. İnönü de dâvetliler arasındaydı. Fa- kat bir telgraf göndererek gelemiye- ceğini bildirdi. İnönü sayfiyedeydi, — Ankaradan smokinini dahi getirmemişti. Bu yüz- den dâvete gitmedi. Alman Başbaka- nı Adenauer, Yunan Başbakanı Ka- ramanlıs, Türkiyeye — geldikleri za- man, İnönüyü evinde ziyarete gelmiş- AZİS 25 AĞVSTOS 1909