KİTAPLAR . KAÇAK (Yazan: Sımenon, Çeviren: Tah- sin Yücel. İstanbul, Varlık Yaymetvi, 1959, 102 Sayfa, Fryatı 2 Üra. “Var- lik Yayınları, Sayı: , “Varlık Bü- yük Cep Kı'aplu.rı u S eorges Simenon, cdcbı)atın “hal- ledilmiyen” — meselelerinden biri. 1930 da, her ay bir kitap yazmak 1d- diasıyla ka.lemi eline alan ve bu id- iasını gün ze adar nan Doyle'ün Sherlock — Holmes'i, Ağatha Christle'nin Hercule Poirot'- su kadar meşhur olan komiser Maig- ret'sinin etrafında dönen maceralar veya Maigret'siz eserleriyle bir poııı romanı yazarı; polls romanlannd tekniğini büyük bir ti, kuvvetli bir pslkolojık ta.hlıl ile bırleşurerek meydan, etirdiği € lerle nr pense” ym'yazm müÜddetini dokuz güne kadar indirdi- & alelâde polis romanlarıyla sıradan bir “s&rie noire” yazarı gibi değişik hüviyetlere bürünen Simenon kında verilen hükürtler de o kadar birbirinden farklıdır. Bâzıları, sanat eserinin ne kadar zamanda meydana getirileceği hakkında — kati bir şey söylememekle birlikte, bir ayda ya- nun neticesinde hayatının alt üst ol- ması temuıını vüzlerce roman lchıde işik bir “deha" lşaretı saymışlar, birbiri- YENİ UYANIŞ San'at, Fikir Mecmuanı Yeniliklerle çıktı. Bavilerden isnrarla isteyiniz. Adres: Feride Giürlek. Konya Sokak Gazouzoğlu Han Kat: ? No: 8 AN KM(A JİNEKOLOĞ - OPERATÖR Dr. NİHÂAL SİLİER Kadın Hastalıkları . Doğum Mütehassısı 1 Mnıyenehane : Samanpazarı * Billür Han Kat 2 No: $? Tel : 19081 -» .—__b— ı — > Te e0 A “ — w5 mek İçin teşebbüste bulunurlar patlak verdiği ve “Dr. Jiv * dün, olarak milyonlarca basılrp, damla demek olan bu iİşle vazifelendirdi. Berman. “insanın İnsan tarafından İstismarı kemesine intikal edecek ve Sherlock Holmes'in Mirası AI 1 memieketler araşında yalnız Bitleşik Amerlka iHe Sovyetler Blrllkl. milletlerarası telif haklarını düzenliyen Berne anlaşması- ediler. Nihavet 1955 de Birleşik âmerika bu inadından vazgeçti, fakat Sovyetler Birliği anlaşmanın dışında kalmak- ta devam etti. Bundan dolayı yıllardan beri, yabancı — yazarların irili ufaklı eserleri, karşılığında en ufak bir saade bile İstemeğe lüzüum görülmeden Novyetler Birliğindeki düzüne- lerce dile çevrilip durur. Batılı yazarlar, zaman zaman bunun öniüne geç- ar amma her aeferinde eli hoş dön çi, bu anlaşmaya hatılmadığı için, Batılılar da Sovyetler Birliğlndo neş- redilen herhangi bir eseri çevirmekte serbest faydalanmak pek aHazının nklındnıı ı:vuır Geçen yıl Pasternak hı'ııu,—ıcnl yaptığı vakit, Amerikalı kltdpı,ılard.m biri, “Dr. lhngn"ııun ceo kitabı e edilecek kârın, eserleri Sovyetler Birli- ğinde çevrllmiş yazarlara duğıtılıım—ını teklif etmişti. Fakat denizde bu kâr, yazarlara »biyatın bu “serbest pazarı”na karşı İİk ciödi hareket, hiç bek- lı-ııım—dlk bir yerden geldi. “Sherlock Holmes”in yaratıdısı Sir. Arthur Conan Poyle'ün oğlu Adrluıı Conan Doyle, Sovyetler Birliğinde mll; on- larca satılan eserlerden hisse alınak için geçen Kasımda teşebbüs ti. Gerçi Adrian Conan Doyle'ün Ük teşebbüsü bir neticeye ulaşm adı, anın Doyle Jr. İşin peşini bırakmadı. Sovyet hukukunda mütehassın olan profesörlerinden Harold Bc*rm Berne anlaş dar denenmiş diğer yolların bu işte gw:medlğlnl bildiğinden işe banıba.ş— ka yoldan, doğrudan Coğruya, wat dils Soövyet kanunlarının, bir kimsentn (Ilı.Prlnlıı eme:lnl hlhmaru yer verime- diğini ileri sürerek, Novyet kitapçıları k - 1 hisselerine düşen 100 bin İngiliz lirasının vârislere ödenmesini — İstedi. Moskova mahkemesinin, bu muddenin Soövyet tebaasından olmıyanlara tatbik edlimiyeceğini ileri slülrerek düvayı reddetmesi üzerine Berman meseleyi, Sovyet Federal Yüksek Mahkemesine götürdü. Eğer Yüksek Mahkeme, Prof. Berman'ı haklı görürse, dâva yeniden Moskova mah- Sovyet vatandaşlarının “Nherlock Houlmes” hikâyelerine düşkünlüğü hükümete hayli pahalıya mal olacaktır. Zira, eserleri Sovyetler Birliğinde “yağmıalanmış” binler yazar, bu mah- kemlenin neticesini merakla beklemektedir. “ahk haklı çıkardığı takdirde aynı mahiye küğü gibi birbirini takip edeceğinden kimsenin şüphesi yoktur. Ama sIna hıı wlıı»dı-n. ( onan I)m le ailesini in, Sherloı—k iHolmes'in mirasından kimse ücret ödenmelksizin, hattâ mü- erler. Ger tir, ama bu serbestlikten tin hemen her yerinde “bü, hiç de cazip görünmemişti. Bu sefer Harvard Üniversitestnin an'ı masıllın veya $ e ka- ımh t nin "n»—mi tur”'u olan esasından — girişti. nın da Conan Doyle'ün emeğinden tteki müracaatların blr çorap Sö- tu ne bu kadar zıt hükümler arasında, netice olarak “Simenon meselesi” si- yasi tâbiriyle “askıda” bırakılınıştır. Şüphesiz bu kadar verimli hir ya- zarın eserleri arasında en kötülerle mahkümunun, yıllardan sonra küçük bir tesadülfle hayatının birdenbir« na- sıl alt üst olduğunu Simenon bilyük bir ustalıkla anlatıyor. Yıllarca ilk şahsiyetini silen, kürek cehennemin- deki bütün ıstıraplarını, korkularını unuttuğunu sanan, bir lisede Alman- sca öğretmenlîğı )aparak karısı ve iki nin, günün birinde eski dostuna so- kakta sadece rastlaması, her şeyi alt Üst.etmeğe, bütlüin korkularını, klirek hayatının biltün ıstıraplarını — göz- önünde canlanıdırmaya yetiyor. Bun- dan sonra, ku::ük mânasız bir hâdi- ediyor. Etrafındaki insanların ve hep- sinden önce karısı, oğlu ve çocuğunun kendisine karşı tavırlarındaki deği- giklik, kendisine bir akıl hastası gö—' vas yavaş hakikaten bir akıl hasta- sı haline geliyor. Simenon bu 'basit hâdiseyi, gerek J. P. G.nin gerek et- rafındakilerin davıam—ılarını büyük bir gerçek duygusu, kuvvetli bir psı- kolojik tahlil ile ortaya koyuyor J". ağın koıkunçluğu Tomanın sonuna kadar yavaş yavaş artan tempo ile okuyucuya ustalıkla duy" ruluyor. Böylelikle “Kaçak”, Sim non'un çok sevdiği temayı, dev bir “suspense” havası içinde, yerine milşahedelerle, kuvvetli tahlill taya koyduğt en tıstaca eserleri biri olara,k-karşımıza çıkıyor._- t AKİS,£5 AĞUSTO.