Ya, Basın ve Toplantı Kanunları Ne olacak ? H kümetin, meşhur Milli Korunma Kanununa gömmek için kazma- küreğe sarıldıgı gecen haftanın sonunda Anadolu Ajansı ve radyo- lar vasıtasıyla millete duyuruldu. ay önce,. büyü umıtlerle yururluge konan sert tedbırlerden Vazgeçılmesının sebep 1 olur a olsan, şimdi nisyanla pek fazla, malul olm hafızaları zorlayan bır sual ortaya çıkmış bulunuyor: Toplantı ve Gösteri .Yürüyüşleri Kanunu ile Basın Kanunları tadılatı ne olacak ? Kolaylıkla hatırlanacağı gibi, gerek Milli Korunma, ve Toplantı kanunları, gerek Basın mevzuatındaki tadilât Hükümetçe zaruri görülen bir tedbirler manzumesinin Uç unsuru olarak 1956 Haziranında birbiri- nin peşi sıra Büyük Meclisten çıkarılmışlardır Hattâ Hükümet, o za- manlar en selâhiyetli ağzı ile (Mecliste bu üç tedbirin birbirini tamam- ladığını, biri olmaksızın diğerlerinin noksan kalacağını ifade etmekte fayda görmüştür. Aklı selim, Milli Korunma Kanununun yürürlükten kaldırılmasını Toplantı ve Gosterı Yürüyüşleri Kanunu ile Basın mev- zuatındaki tadilâtın takip etmesini beklemektedir. Aksi halde, 27 Ha- ziran 1956 günü Mecliste, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun müzakeresi sırasında Başb akan Adnan Menderes tarafından söylenen şu sözler, taşıdıkları mânadan daha farklı, yeni mânalar kazanacaktır: “"Ticaret sahasındaki mesuliyetsizlik ise biz getire getire nerelere kadar getirmiş olduğunu cümleniz takdir buyurursunuz. Son ıkardıgı— mız kanunla -Milli Korunma Kanunu- iktisadi hâdiselerin, ticari mua melatın, alışverışm nasıl bir ahlakilik nizamı, içine girmiş olduğunu el— bette butun milletle beraber Büyük Millet Meclisinin siz muhterem azaları da takdir etmektedir. Matbuatın mesuliyetsizlik içinde — çalışması iktidarı ve hükümeti muşkulata maruz bırakması ve ayrıca onu hakaretlere reva gormesı mleketin dört bucağında haksız fiyat terejîulerıne ve sebepsiz yo. luklara vesıle vermişitir, matbuatın inşa etti siper kasında ıhtı— kar gıdalanmıştır. Eğer siz bu Basın Kanununu çıkarmamış olsaydı- nız, o Milli Korunma Kanunundaki hükümleri ne kadar keskin yapar- sanız yapmaz asl İ yetsizlik rejiminin sıperı arkasında muhtekir istediği gibi milleti soy- mak imkânını buldu. Va andaşı ıstıraptan ıstıraba şevketti. Muhalefet ıse bunu en geniş şekilde istismar etmekten geri kalmada. Muhalefet iktisadi düzensizilikten dolayı ran ve ıstırapların vücuda geldiğini, İiyat tereffülerinin, madde yokluğunun Demokrat — Partinin iktisadi plân ve programının yanlış olmasından veyahut plân ve programının mevcut olmamasından ileri geldiğini iddia etti. Muhtekir ortada iken matbuat hiç bir zaman onu görmedi, ihtikârdan bahsetmedi. Bütün ik- tısadı duzensızlıklerm mesulü olarak hükümeti gösterdi. Mesul Hükü- met olduktan sonra da muhtekir elbette mesuliyetsizlik hissi ıçınde ıstedıgı gibi hareket etmek serbesti ve cüretini kendinde buldu imdi muhterem arkadaşlar, hürriyetin ne derecelere kadar suiüisti- mal edildiğini blmıye yoktur Sabahtan akşama yapılan toplantılar vatandaşın sinirlerini son deri germek, onu muhtelif yalan haberler- le kâh üşütüp titretici kâh yakıp kavurucu tesirlere maruz bırakma, suretiyle siyasi bünyemizi an be an tehlikelere maruz bir hale getirdi". * aşbakanın sözlerinin mânası çok açıktır. Milli Korunma, Toplantı Bve Basın kanunları âdeta bir sehpanın ayaklarını teşkil etmektedir. Şimdi sehpanın bir ayağı çekip alınmaktadır ve âlet, işe yaramaz hale getirilmektedir. Ya yeni- bir ayak yaptırılmalı, ya da daha iyisi diğer iki ayak da toplanıp ambara kaldırılmalıdı AKİS, 8 OCAK 1959 Ziya Tansu Her taşın altında "Fikir teknisyeni" eçen haftanın ortasında, 48 34 97 numaralı telefon. İstanbul Se- hirlerarası santralının operatrislerini bır hayh uğraştırdı. Zira bu abone Anka radan ısrarla aranıyor- du ve 1ş1n mühimi Ankara abonesi eldeki listelerde "tercihli" diye ka- yıtlıydı. 48 84 97 İstanbul Radyo Mü- ürlüğünün 'bir telefonuydu ve ba- Server Somun- cuoglu tarafından ihdas edilen Basın -Yay: e Turizm İstanbul Bölge Temsılcısı— -bulunuyordu. Nihayet Ankara - İstanbul irtibatı temin e- dildi. Ankaradan sinirli bir ses -Ser- ver Somuncuoglunun Özel Kalem Müdürü Mehmet Ali Görmüş-, Ad- Adnan Akın Dostluklar da şarap gibidir... 11