Sokaklarında polis arabaları vızır vızır. dolaşmakta, resmi- binaların etrafında büyük sayıda emniyet kuv- vetleri nöbet beklemektedir. Fransa nın diğer şehirlerinde de durum ay- nıdır. Turistlerin sevgilisi Fransanın, birdenbire işgal altında bir ket haline gelmesi, Cezayirli yetçilerin terör hareketini Fran ya da intikal ettırmelerının netıce* sidir. Hakikaten CÇezayirliler, rine çevirmişlerdir: louse, Narbonne ve Rouenne'de ben- zin depoları yanmaktadır. Son dere- ce sıkı emniyet tedbirlerine rağmen, 10 milyon metre küp. benzin yanıp gitmiştir. Sokaklarda — dolaşan üni- formalı kımselerın hayatı tehlıkede— geçen afta dort polis, ilmü Diğer milliyetçile- olmuştur. Terör hareketi kolay kolay — önlene- ceğe benzememektedir. Zira Fran- sada son derece iyi bir şekilde teş- kilâtlandırılmış, 230 bin Cezayirli vardır. Teröristler Fransayı 5-6 vi- teşkılatlanma şekli, hem sıkı bir di- siplin kurmaya, yakalananla— rın diğer teşkilât üyelerini ele ve memesine imkân sağlamaktadır. Mıllı Kurtuluş Hareketinin, Fransada ça- lışan Cezayirlilerden yılda 4-5 mil- yar franka yakın aidat toplıyabil- mesi, bu iyi teşkilâtlanmanın neti- cesidir. Bu parayla, terör hareketi- ni yürütebilmek için evler, kahve- ler, oteller, otomobiller ve motosik- letler satın alınmıştır Hâlen Fransız polisi, saat gibi işliyen terör hareketini önlemek için, bütün gücünü kullanmaktadır: Ce- zayirlilerin kaldıkları mahalleler kordon altına alınmıştır. Pariste du- rumu pheli görülen 3 bin şahıs po- lis binası ufak geldiği için Kapalı Spor Sarayında toplanmıştır. Ne (var ki, gel— kurmak gerekecektir. Hakikaten yüz binlerce Cezayirliyi toplama kampına göndermeden te- rör hareketinin durdurulabilmesi he- men hemen imkânsızdır. Fransanın anlıyacağı lisan ezayirli Milliyetçiler şimdiye ka- dar Fransada terör hareketınden kaçınmışlardı. leri, hiziplerin kendi saplaşmalarına inhisar ediyordu. nun sebebi. Fransada halk efkârı- nın Cezayirlilerin — istiklâl — dâvasını benimsiyeceği ve 1liberal görüşlü bir hükümetin milliyetçilerin mellerini gerçekleştireceği di. Hakikaten Fransada tıklal dâvasını anlayışla milli is- karşılıyan- Kuvvetli sol evvel, Cezayirli Milliyet- çilerle' müzakerelere girişeceklerini AKİS, 6 EYLÜL 1958 Eisenhower dediniz? Bir. şey mi söylüyordu. Ne var ki bu —vaadlerle iktidara gelen Guy Mollet, selefleri- nin şiddet siyasetine — devam etti. Kendisinden çok şeyler beklenen Ge- neral de Gaulle, daha farklı davra- namadı. Geçen hafta büyük bir Af- rika turuna çıkan tarihi General, Brazzaville ve akar'da Afrıkalıla— ra, "İstiklâl istiyorsanız alın, ralin Adliye "Fransaya arşı zakere edilmez" ulle Hükümeti Cezayirin en güzide evlâtları hakkında ne dü- şündüğünü açıkladı.. Cezayirliler re- ferandum neticesinde hayır deseler bile, -ki referandumun — dürüst bir şekilde edebileceğine pek az insan inanmaktadır- Afrikada Fransanın idaresinde bulunan diğer topraklara verileceği vâadedilen is- tiklâl Cezayire reddedilecektir. Bu durumda, Cezayırlı milliyetçi- lerin Fransadan ümitlerini tamamile kesmelerine şaşmamalıdır. O halde Cezayirli milliyetçiler için, Fransa- ya zorla meram anlatmaktan başka yapacak bir iş kalmamaktadır. İş- te bunun için, Fransız Ordusunu yenmesi imkânsız olan mıllıyetçıler devamlı ve bezginlik verici bir te hareketine başlamışlardır. A. B.D. Siyasi haremağalığı ( :eçen hafta zencilerin, 'beyazların gittiği resmi mekteplere girme- mesi İçin mücadele edenler büyük DÜNYADA OLUP BİTENLER bir zafer kazandıları, Bu zaferi, ci Dünya Harbinin kahram hurbaşkanı i lar. Zira İkin- Cum- geçen reddetti. Vazifesinin asayişi temin etmekten ibaret bu- lunduğunu hatırlattı. Cumhurbaşkanının tatlıya tuzlu- ya karışmaktan kaçınması en hara- retli taraftarlarını tuna uğrattı. Zira her başkanının, i bir dâva uğrun- da, manevi otoritesini kullanmasını, halkı ikna etmeye çalışmasını bekli- yordu. Bir gazeteci “Eisenhower Cumhurbaşkanlığı — vazifesini siyasi haremağalığına evirdi" diyerek du- yulan hayal kırıklığını ifade etmek- tedir. enhower'ın tereddüdü, zencıle- kazanmış işlerin bu yürüyeceğini umma- zencileri — mektebe lideri haline Faubus, bu kolay . Gerçi, istemiyenlerin gelen Arkansas Valisi meselede sonuna kadar gitmeye a- zimlidir. Bunun için Arkansas teşrii meclisinden olağanüstü selâhiyetler almıştır. Eğer — federal makamlar, zencilerin beyaz i hususunda ısrar ederlerse, Vali a- ubus okulları kapayahılecektır Gü- devletin Vali gideceği şüphesizdir. Hâlen en büyük merak mevzuu, zencilerin resmi mekteplerde beyaz- larla birlikte okuyacağım 1964 te al- dığı bir kararla ilân eden Yüksek Mah kemenin ne yapacağıdır. Geçen haf- tanın nunda Yüksek Mahkeme, olağanüstü bir toplantı yaptı. Top- lantı mevzuunu, zencilerin ayrı okul- lara gitmesi hususunda — mahalli bir mahkemenin kararını bozan, fakat kendi kararım iki buçuk yıl tehir e- den Sekizinci İstinaf Mahkemesinin kararının — tetkiki — teşkil — ediyordu. Toplantı pek uzun sürmedi, tarafla- rı dinlemek üzere mahkeme kararı- nı talık etti,. Yuksek Mahkeme 15 başlamadan kanunen okulları kanamak hakkına sahiptir. Ancak Cumhurbaşkanının cesa- Ne çare ki Eise başkanlığı anlayışı hakikaten si harem agalıgı ndan öteye gitme- mektedir 23