M ,ÜD ba Beiİ Bestekârlar Stravinski 75'inde ödern sanat deyince, arasıra konser salonlarmm ve getiren “Sokaktaki Adaamn”ın zihniın- de iki isim belirir: Picasso ve Stra- vinski. Çağımızın sanatını anlamıya, tanımaya çalışmadan seven - yahut sevdiğini sanan- veya aym davranış- dir. Klee ya da Sch lir; belki de hiç hanrlanmaz. bilin- mez. Bu iki adamı, çoğunluklar naza- hda, Yirminci Asır sanatının başlı- ca temsilcileri haline getiren şey ne- dir? Picasso ile Stravinski arasında ne gibi yakınlıklar vardır? İkisinin de, kitleler Üzerine şok tesiri yapmış, skandal yaratmış sanatkArlar olma!'a- m isimlerinin yayılmasını sağlanıış- tır. Şüphesiz, Picasso ve Stravinski, Yırminci Asrın yegâne skandal sanat- kârları değildir. -Fakat isimlerinin bayraklaşmasına yol acan hâdiselerin Paris gibi dünyanın gözünlü çekmiş bir şehirde vukua geldiğini unutmamak lâzım. Sonra gerek Stra- vinski, gerek Picasso, k şahsi- yet sahibi insanlardır. Yirminci Asır sanatına artık silinemiyecek bir dam- ga bıraktıkları münakaşa edilemez. akat çağımızın sanatına bastıkları damga en az onlarınki kadar kuvvetli başka yaratıcıların 'bulunduğu da ın- kâr edilmemelidir. Picasso ile Stravinski'nin meslek hayatlarının yürüyüştüil Aarasında da benzerlikler vardır. İkisi de şöhrete çabuk ulaşmışlar ve hiçbir zaman ka- zandıkları itibarı kaybetmemişlerdir. İkisinde de mesleklerinin tekniğe ve malzemeye — müteallik — cephelerine karşı doymak bilmeyen bir alaka dar. Maamafih, eserlerinin kalitesi k de- 8travinski'nin meslek hayatı iki safhaya ayrılır. Birincisinde genç bestekâr, her ne kadar kökünü Rus halk musikisinden ve Rimski-Korsa- kof'tan almaktaysa da, ileriye bakan, &âtılgan, cüretli, musikiye ritm, armo- ni, biçim, orkestralama bakımların- dan birçok yenilik getirmiş bir yara- tıcıdır. Üç bale partisyonu. bunl rın &rasında bilhassı - Yirminci Asrın en mühim dört beş esermden biri sa- yılan- * Ayini” bu safhayı tgmsil eder. Stravinski'ye büyük şoh ve itibar kazandıran hu dev 19l4 17 yılları arasında best.e)enımş ” n” adlı eserle sona erer ve bes- tekâr birden bire başka bir yola gi- rer. Reddedilmesi pek güç olan bir görlüşe göre Stravinski, — uslübunu artı büyük devrimci Uenye değil, geriye AKİBS, 18 TEMMUZ 1957 bakan bir hoqtekâ.r kcrhk' yeni romant iyle bu ıkmcı safhayı denler vardır. Fakat bu terimlerin tatbik edıleblleceği bir musiki yazan birçok çağdaş stekârın aks Stravinski, eski usıalaım u ıllmım, duyuşlarını ve uslüplarını icapları içinde canlandırma yuluna gitme eskiyi bir düşünüş ve davranış olarak almamış, ön klâsik, klasık ve romantik bestekâarları tak- lit yoluna sapmıştır. Bu eserinde Bach, bir başkasında Mozart, bir di- ğerinde Rossini veya Çaykoveki, cid- di mi, yoksa alaycı mi olduğuna ka- rar verilmesi güç taklitler dinleyicinin karşısına çıkar. Beş yıf kadar önce ilk defa oynanan olmuştur. “Yeni klik” te- F d Igor Stravinski rif ediyor: "Musiki icrası, gayet açığ bir iradenin emrettiğinden daha öte- sini iltizanmı ettirmiyecek şekilde, bu iradenin gerçekleştirilmesidir”. Yani Stravinski, notaya yüzde yüz sadaka- ti sağlık vermekte, satırların arkası- nı okumaya calışmayı takbih etmek- tedır. Ama, bu görüşüyle tezat teşkil e- den bir başka görüşü de vardır: “Bir musiki parçası ne derece titizlikle notaya alınmış olursa olsun, gene d anlatılmaa um.sız gizli unsurlar taşımaktadır; Ü kelimeler, musi- kiyi tamam olarak anlatamaz”. Bir- biriyle çatışan bu iki görüş Stravins- ki'yi kendi eserlerinin idarecisi olma- ya sevketmiştir. Ama acaba orketra şefi Stravinski, bestekâr Stravina- ki'nin en iyi tefsircisi midir? Tenkıt- çi Fred Goöldbeck'e bakılırsa, kendi eserlerini tefsir eden bir bestekâr, ancak başka tefsircilerden bir tane- Sıcak beste, soğuk icra Rake's Progrees” operası, Stravins- kı'nin ikinci safhasının uslüp maska- ralığını hülâsa eden bir eser sayıla- bilir. 75'inci doğum yıldönümü mü- nasebetiyle Stravinski'nin sanat ha- yatı hikâyesinin tekrarlandığı ve mu- sikisinin estetik değenm — hakkındaki görüşlerin tazelendiği bugünlerde, bes tekârın son yıllarda, meslek hayatın- da belki de Üçüncü bir safhayı temsil edecek bir yolda gitmekte olduğu be- lirtilmelidir. Stravinski, — dizisel gis- temde esşerler vermiye başlamıştır: Maamafih netice, Schönberg ekolü- nün mahsullerinden azçok farklıdır. İcracı bestekâr B ir icracı olarak da Stravinski'nin durumu nazara alınmaya değer. "Musıkımn Şiiri” adlı kitabında bes- tekâr, musiki icrasını şu sözlerle ta- sidir. Stravinkski'nin verdiği — canlı örnek, bu görüşü doğrnlamakt&dır Stravinaki, i aliyet şumulü ve sürekliliği bakımın— dan, profesyonel bir orkestra şefi de- gildir. Maamafih, kendi ifadesinden de anlaşıldığı gibi, titiz bir adam ol- itinayla çalışması, tekniğini gellşur- miştir. Gene Stravinski ile raber, bizzat idare ettiği eserlerin plâklanm * hele bunlar notayla birlikte dinlen- diğinde- Stravinski musikisinin tera- sı hakkında dokünman değeri taşıyan şeyler olduğunu kabul edebiliriz. St- ravinski idaresindeki ıcralar bu e- serlerin tempo, ritm, cümleme gibi hususlar bakımından en kesın ıcrılı— rı sayılabilir. vyg