B Gazeteciler Çeyrek asır geriden azı şöyle başlıyordu: "Mübarek, mukaddes bir toprakta geliyo- Beş gün, beş gecelık zamanım devamlı bir vecd ve saadet içinde ge Bu vecde, bu saadete bu yazı serimle sizleri de rt. etmek is- tiyorum. Fakat içimden öyle duygu- lar taşıyor ki bunları kelimeye çevir- mekteki aczimi iptidadan — duy - um". Yazıl altında Ahmet Emin Yalmanın imzası vardı. Böylece cez- be indeki — devle amlarından sonra, cezbe halinde gazetecilere de sahip oluyorduk. Üst bu zbeye nerede tutulmuştu biliyor musunuz? Liby Gazetelerimizin bır çogu hâlâ, rö- portaj bakımından nazaran çeyrek asır eride bulunuyorlardı Rotatifleri son sistemdi, rengârenk baskı yapabiliyorlardı, teletıplere, ta- lefotolara maliktiler. Ama Batılı - nasıyla gazetecilik, henuz kapıların— dan içeri girememi Ahmet Emin Yalm eski bin en tipik temsılcısıydı Gittiği bır tek yer yoktu ki vecd içinde dön sin. Herşey kendisini hayran, bırakı- yordu. Bunun sebebi esk mekti b hadıselere hala çeyre özle bakmasıydı. bır mem leket ziyaret orayı göklere çıkarmak lar. Ahmet Emin Yalman asır evv Zannedılıyordu kı edenler, illa zorundadır- bir defa da Mısıra gitmiş "her Türkün kanında Arap kanı vardır" mealinde parlak n tukların teatı dıldıgı o seyahat d üşünde Tü letine — müjde ver- işti: Artı Mısırla, artık Nasırla kardeştik. Yazıların, mürekkebi ku- rumamıştı ki Mısı diktatör Baş- bakan Mendere ahireyi ziyaret K: etme talebini gerı çeviriyordu. Eski mektebın asır gerıde kal e temsılcılerı çeyrek ini, klerinden kendisini objektif şekilde haberdar kılmasını istiyor u. Ma d ki umumi efkârın memlek işler rinden söz hakkını kabul dıyorduk gazete sütunlarına çıkarken cezbe inden kurtulmuş olmaya — mutlaka dikkat etmeliydik. Fransa Boş sayfalar eçenlerde Ccezayirliler, ellerine ldıkları Express — mecmuasının bazı yerlerinin beyaz olduğ nu gör düler. H ki Expre mecm ı Fransada çıkıyordu ve memlekette sansür yoktu. Allahta cmua, bir not neşrederek vazıyetını ızah etmiş- E xpress Cezayirde sık sık toplattı- rılıyordu. Cezayirde harp hali vardı AKİS, 9 ŞUBAT 1957 A S |I N BU EMRİ DİNLEMEYECEĞİZ nkara — savcılığından bir tebli- mış bulunuyoruz. Karşı- sında donup kaldığımız bu tebliga- tı, evvelâ lütfen okuyunuz: / Akis uası Yazı Işlerı Mü- dürlüğüne Bazı mevkutelerde görüldüğü ü- zere cevap ve tekzip yazılarının Cumhuriyet Müddeiumumiliğinden geçirilmeksizin doğrudan doğruya neşredildiği anlaşılmıştır. Muaddel basın kanununun 19. maddesı hükmü cevap ve tekzip yaz'.larınm alakalı. C. Muddeıumu— miliğine verileceği veya gonderıle— ceğini hamil bulunduğundan zkür sarih hükmüne ri- ayetsizliğin badema kanuni . taki- batı istilzam ettirileceği tebliğ olu- yor. C. Müddeiumumi Muavini Sami Çoşarcan Bay Sami Çoşarcana — bilmesin- de fayda bulunan bir hususu hatır- latalım: Emin olsunlar ki bu emri dinlemeyeceğiz ve doğrudan doğ- ruya bize gonderılecek olan cevap ve tekzip yazılarını neşretmekte, altına da istediğimiz notu koymak- ta devam edece Haklarımızda gayrıkanuni ilâve kısıntı yaptırtmayacağız. * Kanunları tatbık etmekle mükel- lef olan ra savcılığının Türkiyede Sansurun yasak — oldu- ğundan haberi yok mudur? Savcı- ya şu veya bu yazıyı neşrettirme- mek hakkını rmektedır" Biz bir yazı yazarız, gönderir. Bu mektubu —sütunlarımıza almakta ve husust kanunlar tatbık olunuyor du. Bu yüzden askerı idare, Expre de hoşuna gitm bır azı olunca mecmuaya el koyuyordu Buna karşı bazı sayfalarını beyaz ola- rak neşrettıgı sayısında şu notu koy- muştu Eğer Vaziyet gerektırdığı ıçın bır sansür konulmuşsa Am toplattırma sansü r degıldr Hatır- latma kabilinden bun doğurduğu H zararı ve bu rarın gazete sa- hiplerini teşvi ihtiyatı, çe- k edeceği kingenliği, alçaklığı belirtelim.. Kendi — hesabımıza, toplattırılan her sayıda maruz kaldığım bi- zim için ağır olan zarara katlanarak intihar etmeyi kabul etmiyoruz. Bu, her hafta yapamıyacağımız bir feda- karlıktır Ama hadım edılmış haber yoluna da sapm ğı üzde bu say da Cezayırdekı makamların vesile verebilecek Jean bulunan ve hareketine Daniel'in da, almamakta da henüz tamamiy- le serbest bulunuyoruz. İstersek koyarız, istemezsek koymayız. İs- tersek birinci sayfaya koyarız, is- tersek ıkıncı sayfaya.. Altına ister- sek not ekleriz, ıste mezsek ekle- eyız Savcılık artık gazetelerin tertibine de mi karışacaktır? E- ger neşredılen mektupta basın ka- nu: aykırı bir husus varsa, savcılık takıbata gırışır Tıpkı her hangı bir yazıda suç mütalâa etti- ği zaman yaptığı gibi.. ma, ce- va ahiye tındekı neşrettiğimiz için? nın durmamasına kân yoktur. Hem Bay Sami lütfen söylerler mi: hakkında yapacakları bu neşreden mevkute hakkında mı, yoksa o0 mektubu gonderen zat lıakkında mı? Zira kanu "s cılık kanalıyla gelmeyen cevapla zayı müstelzimdir" di- b add yok. Ceza kanalıyla gelen hakikaten im- Çuşarcan bıze cılık kanalıyla gönderilmesi gere- kecek. Savcılık, her hafta neşret- mekte ldgıııuz okuyucu mek- tuplarını da görmek biter mi aca- ba Takibat! ten müstelzi Ankara savcılıgının kendı İ le - tebli gl gönder sayması, hâdisesi. Ümıt Ğ Adalet Bakanlıgı da sessiz kalm. Zira bu, Ankara savcılıgının boyle ilk hareketi de- ğildir Evet takıbatı hakıka- b ha var: makalesini Cezayire gonderılen sayı- lardan çıkartıyor ve onun yerine boş bir sayfa koyuyoruz". Gazete toplatma hadıselerıne Zu- rihteki Beynelmilel Ba Enstitüsü de el koymuştu. Bu hadıselerın basın lıurrıyetını ağır cezala ta sansurden de fazla zedeledıgı aşı— kârdı. Kanunlar ve ya nenin eaız oldu“unu yorlardı. Toplatma kararları ise, me- selâ Cezayirde bir kişinin iki dudağı arasından çıkacak söze ye bu zatın ta tbık edecegı takdir hakkına bağlı kalıy Bu, hakikaten, gazete sa- hıplerını ihtiyata, çekıngenlıge ve al- çaklığa teşvik ediyo Dünyanı en zengin gazetesının dahı tuplatma- nın tevlid ettiği muazzam zarara ti- zunca bir müddet katlan kân yoktu. Hele to platma kararları- nın üstelik sulsüz olarak alındığı menıleketlerdekı halin fecaati açıktı Basın Enstitüsü bunun — üzerinde durrnakta son derece haklıydı. belırtı-