24 Aralık 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

Yugoslavya Balkanlar'dan Orta Doğuya Yugoslav devlet başkanı son yıllar- da leyleği havada görmüş olmalı ki durmadan seyahat ediyor. Mareşal Tito'nun son iki yıl içinde önce Bü- yük Britanya, Yunanistan ve Türki- yeyi, sonra da Hindistan ve Birman- yayı ziyaret ettiği okuyucularımızın mudur. Yugoslav Devlet Başka- 1, şimdi , daha bu seyahatlerin yorgunluğu geçmeden Mısır ve Ha- beşistan yolculuğuna çıkmış bulunu- yor. beş İmparatoru Haile Selasiye- nin 1954 yazında Yugoslavya'"ya yap- tığı ziyaret hatırlardadır. Yugoslav Devlet Başkanı şimdi bu ziyareti iade etmektedir. Coğrafi bakımdan bir niş ve uçsuz bucaksız topraklarla ay- rılmış olan bu iki memleketi birbirine yaklaştıran şey, ötedenberi aynı düş- mana sahip bulunmaları olsa gerek- tir. Gerçekten Mussolini'nin iktidarı ele almasından sonra mütecaviz bir dış politika takip etmeye başlayan İ- talya, İkinci Cihan Savaşına tekad- düm eden yıllarda, Habeşistan'la be- raber Yugoslavyayı da tehdit etmek- teydi. Daha sonra İtalya'nın fiili iş- galine de uğrayan iki memleket ken- dilerini o zamandan bu yana, aynı müstemlekeci zihniyetin acılarını çek- miş kader yoldaşları — addetmişlerdi. Yugoslavya ve Habeşistan, bu acı çağlar geçtikten sonra, yollarını bu sefer de sulh hizmetinde birleştirmek istemişler ve Haile Selasiye'nin Yu- goslavya seyahatinden sonra başlayan bir işbirliği devresine girmişlerdir. Asıl gaye Ancak, Yugoslavya'nın sırf bu pla- tonik sebeplere dayanarak Habeşis tan ile sıkı bir dostluk bağı kurmak istediği söylenemez. Yugoslavya git- tikçe artan istihsaline yeni pazarlar aramak zorundadır. Aynı amaç, bu- gün askeri gayesinin ortadan kalk- mak üzere olduğunu iddia ettiği Bal- kan Paktı vasıtasile Türkiye ve Yuna- nistana yaklaşırken de - Yugoslavların tutumunda rol oynamıyor değ günden bu yana, Yugoslav Yugoslavların yaptıkları rın siyasi veya askeri neticelerinden ziyade, ekonomik sonuçlarına önem verdiklerini göstermektedir. Nitekim, Habeşistan seyahati sırasında da, Mareşal Tito, Haile Selasiye ile da- ha fazla ticari — münasebetler konu- sunda görüşmeler yapacaktır. lavyanın Habeşistan'ı kendisine ikti- saden bağlı bir devlet yapmak istedi- ği anlaşılıyor. Habeşistan daha şim- diden ilk gemisini Yugoslavyaya 18- marlamış bulunuyor. Pulo deniz tez- gâhlarında yapılan bu geminin ismi "Brioni" olacaktır.. Habeşistan'dan sonra Mısır Altı. ile yedi hafta kadar sürecek bu seyahati sırasında, al Tito, Habeşistandan sonra Mısıra da uğ- rıyacaktır. Yugoslav — Devlet Başka— nım Mısırda da en ziyade meşgul e decek konuların ticari meseleler ola— cağına şüphe yoktur. Zaten ötedenbe- ri Mısır ile Yugoslavya arasında ö- nemli bir ticaret münasebeti mevcut bulunmaktaydı. Mareşal Tito, bu mü- nasebetleri daha sağlam temellere da- yamak emelindedir. Ticari bağları nisbeten uzun bir geçmışe sahip olan bu İki devletin si- yasi bağları oldukça yenidir. Mısır ve Yugoslav devlet başkanları arasın- ilk görüşmenin Hindistan ve Birmanya seyahatinden avdet eden Tito'nun Süveyş kanalından geçerken yapılan kısa bir mülakat olduğu o- kuyucularımızın malümudur. Şimdi bu bağların da perçinlenme- sine çalışılacaktır. Gerçekten, takip Bir Telefon Kâfidir!... Evet, her türlü MOBİLYA, PARKE, DÖŞEME ve MARANGOZ işleriniz için tesislerimize bir telefonunuz kafidir. AKİS, 24 ARALIK 1955 AĞAZA : Beyoğlu Asmalı- mescit 89, Tel: 49595 BURO Bankalar C Vefat H. 10 - 11, 41993 Fabrıka: Defterdar Çomlekçı— ler Cad, No. 69 - 7I, Tel: 12512 MODERN MOBİLYA ve tahta İşleri tesisi DÜNYADA OLUP BİTENLER Haile Selasiye - Tito Üçüncü blok ! ettikleri dış sıyasete 'bakılacak olur- sa, iki devletin de birbiriyle aynı o- lan hareket noktaları vardır. Gerek Mısır, gerek — Yugoslavya hiç — bir bl ka girmemekte israr etmekte ve "sulh içinde beraber yaşama" sibine bağlı görünmektedirler. yanın bugünkü durumunda böyle bir prensibe bağlı kalmanın ne derece doğru ve isabetli olduğu tartışma kal- dırırsa da, gerçek olan nokta, Mısır ve Yugoslavya'nın bu yolu seçtikle- ridir. Aynı yolun yolcularının, ise a- ralarında daha sıkı bağlar kurmak is- temesinden tabii bir şey olamaz. Diğer yandan, Fransız gazeteleri- nin yaptıkları yorumlara göre reşal Tito Mısır yahati sırasında 1sIr İsrail ıhtılafına da bir hal tarzı bulmak isteyecektir. Oysa ki böyle bir teşebbüs bugün için büyük guçluklerle karşılaşacak — mahiyette- dir. Tito'nun bu derece Triskli bir işe girişerek, prestijini — ortaya — koyup koymıyacağı — kolayca — kestirilemez. Son yıllarda gerek Batı dünyasında, gerek Doğulu devletler arasında ka- zandığı geniş ve büyük itibarı böyle dikenli bir meselede cömertçe harca- mak iyi bir devlet adamının tercih edecegı yol olmasa gerektir. Tito, bu seferki ziyaretinde, olsa olsa zemini yoklayarak, Mısır ile İsrail arasında mevcut anlaşma imkânlarını gözden geçirebilir. Arabuluculuk teklifi, eğer yapılacaksa ancak bu zemin yok a- den inkiler gıbı kal—_ boşlukta asılı maya mahkümdur. 19