22 Ekim 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

OLUP BİTENLER Fevzi Lütfi Karaosmanoğ- Çelilkbaşlar, Ekrem Hayri Demokrat Parti listesinde için , mi seçilmişlerdi; yok- sa oralarda Demokrat Parti listeleri bu ihtiva ediyor diye mi kazan- milletin reyini almış bu- lunan kimseler bir şahsın arzusuyla bu sıfatlarından nasıl olabilirlerdi? Demok- rat Parti Genel Başkanı — kendi siyasi ahlak telakkisine göre bunun bir gas olduğunu — söylemişti. Fethi — Çelikbaş kendisine şu cevabı verdi: YURTTA sela İzmirde lylar, Fethi — Herkesin kendisine göre sıyası ahlak telakkisi vardır. Bence bir parti- den ihraç edilen milletvekilleri, letin revile bu sıfatı kazandıklarına go— . Dünyanın bü tün demokrasilerinde de ayını usul tat- bik edilir. Ama, diyelim ki Adnan Menderes aksini düşünüyor. O (halde 1945 te Cumhuriyet Halk Partisinden ihraç olunduğu zaman niçin milletve- killiğinden ayrılıp bir siyasi ahlak nu- munesını bu mıllete göstermemiştir? Zi- letvekilliğinden istifa Adnan Menderes de Refik Koraltan da Partisinden çıkanldıkları vekilliğinden ayrılmayı getirmemişlerdi. Üstelik sıfatı, kendi ifadeleriyle seçim yoluyla dahi alma- mışlar, düpedüz tayin edilmişlerdi. mhuriyet halde millet- hatırlarına bile dece bu söz düellosu Büyük Mil- let Meclisinde 19 lar ile iktidar arasın- daki mücadelenin nasıl cereyan edece- ği hakkında bir fikir vermektedir. Ma- ziden söz açmak Adnan Menderesin ar- tık en ziyade dikkatle kaçınacağı hare- ket olacaktır. Ama o zaman da ne söy- liyecektir ki.. Rey verilirken İki el bir baş içindir Yeni parti rivayetleri 19 Jların Demokrat Partiden ıhraçla— kimseler bulmuşlardır. safhaya gelmemıştır partinin bir caktır. Halk Partisinden yeni partiye ek nev geçi Cumhuriyetçi Millet Partisinin ise hali hazırda yeni yük bulunan bir çok demokrat eski par tilerinden bazıları yeni partiye geçecek- tir. İspatçılar bunlara, dayanarak parti- lerini hemen bugün de (kurabilirler. An- cak böyle bir parti sağlam temellere dayanmaz ve Cum huriyetçi Millet Par- tisiyle beraber ilk inici sınıf bir partı ha- linde kalır, asıl mücadele gen , P. ile C. H. P. arasında olur. Ispatçılar D. P. nin siyasi hayatım uzdaki yerini almak zorundadırlar. Bunun için ise hiç olmazsa şu teşrii devrede çok çalış- maları lâzımdır. Büyük Kongre göster- miştir ki D. içinden çürümüş bir ağaç manzarası göstermektedir ve bu- danmaya budanmaya artık budanma- nın tesir etmeyeceği bir hal almıştır. Zor ve baskı ile çok partili rejimlerde durmasına imkan tilerinin bu vazifelerini layıkıyla yapa- madığına kani bir «dalgalı kütle—mas- se ff'lottante» / mevcuttur. İspatçılar önü- devrede başarabilecekle- rinden bizim emin olduğumuz siyasi fa- aliyeti gösterebilirlerse, hem demokrat Partinin içinde zorla kalmış kimseleri, hem de batılı ölçülerle yapılacak mü- kemmel ve dinamik bir muhalefete hasret olan kimseleri tatmin edebilirler se kuracakları parti Demokrat Partinin külleri üstünde yükselecek ve onun ye- rini alacaktır bu, şimdiden harekete geçme- meyi kap ettirmez. Bi 1yası partının köprübaşlarını kurmak, larını atmak lâzımdır. lerinin kuruluş tarzı, için mokrat Partinin hatta ne de Cumhuriyetçı Mil- let Partisinin kuruluş tarzını model o- larak almamalıdırlar. Bilakis batılı öl- gülerle davranmalı, o ölçüleri bizim şart- larımıza uydurmalıdırlar. İspatçılar parti- 19 lar irinde bu temayül mevcuttur. prensip ka- selere göre hareket etmektir. parlak bir istikbalin bekle- diğinden pek çoğu haberdardır. Akıbet- leri memleketin akıbetiyle de sıkı sıkı- ya alakalı bulunduğundan hareket tarz- larını bütün bir millet dikkatle ve iyi niyetle takip edecektir. Ekrem Hayri Üstündağ Kurduğu partiden atıldı İçerde Züfer gazetesi cumartesi günü Büyük Kongrenin tam bir tesanüt havası i- cinde açıldığını yazmıştı. Gazetenin sah günü yedi sütun üzerine koyduğu başlık ise şuydus «Kongre tam bir vakarla de- vam ediyor». Dört günden beri Demok- rat Partinin resmi organı her şeyin mü- kemmel şekilde cereyan ettiğini bildiri- yordu. Tesanüt, icraatın alkışlanması tasvip, takdir, olgunluk, k Zafer'in in sütunlarında bu kelımelerden geçıl— miyordu İşte aynı salı günü, öğleye doğru bu «vakar içinde en kongre» ye elli im- zalı bir takrir verildi. Takriri Genel İ- dare Kuruluna taraftarlığı belli delege- ler imzalamışlardı. İstedikleri şuydu: bir partiden ihraç olunan milletvekillerinin milletvekillik hakları da kaldırılsın. Cel- seye Tevfik İleri başkanlık — ediyordu. Takrir kendisine geldiğinde bunu Divan kâtiplerinden birine verdi, kısa boylu gözlüklü genç metni alçak ve anlaşılmaz bir sesle olurdu. Son kelimeyi söylemişti ki başkan Tevfik İleri: «— Takriri reyinize kovuyorum. Tak- riri kabul edenler... Kabul etmeyenler... Takrir kabul edilmiştir! dedi. imse ne olup bittiğini anlayama- mıştı. Daha doğrusu pek az delege tak- ririn mahiyetini kavramıştı. Kavrayan- lar ise reylerim aleyhte kullanmışlardı. O kadar ki başkanın bütün acelesine rağmen - zaten bütün Kongre müddetin- ce Tevfik- İleride son trend kaçınmakta o- an bir yolcu hali vardı - lehte kalkan el sayısıyla alevlideki el sayısı birbirine aşağı yukarı müsaviydi. Başkanın bir yıl- dırım süratile «takrir kabul edilmiştir» sıralarda sanki kıyamet koptu. Delegelerin büyük bir kısmı bağırıyor, ayaklarını vuruyor, sert el hareketleri yapıyordu. Bunların çoğu söz istiyordu. Fakat Tevfik İleri- AKİS, 22 EKİM 1955