3 Eylül 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

3 Eylül 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Batı Almanya Adenauer'in seyahati Cenevre — konferansının toplanması— nın bahis konusu olduğu günler- deydi. Dört büyük devletin dışışlerı bakanları, görüşülecek meseleleri tes- bit etmek ve gündemi hazırlamak i- çin Washington'da buluşmak üzerey- diler. Diğer yandan Alman meclisleri de - Bundestag ve Bundestrat - Al- man ordusunun nüvesini teşkil ede- cek bir "çekirdek ordu" nun kurul- ması ile 1lgılı müzakerelere başlamak üzere, Bonn'da toplanmaya hazırla- nıyorlardı işte böyle hareketli bir zamanda, 7 Haziran günü akşama doğru, Bonn- daki mükellef bir binanın ön cephe- sindeki mütevazi bir odasında, büyük bir çalışma masasının başında otu- ran yaşlı, fakat dinçliğinden hiç bir şey kaybetmemiş enerjik adama ken- disini telefonla acele olarak Patısten aradıklarını bildirdiler. Enerjik adam, normal olarak her gün Paristen ara- nırdı. Bu bakımdan, başlangıçta hiç hayret göstermedi. 'Fakat telefonla konuştukça hayrete düştüğü mem- nunlukla karışık bir hayal kırıklıgına uğradığı anlaşılıyordu. Bu g vadis, her günkülerden farklı olağa- nüstü bir havadisti. İlk davet Telefonla — konuştukça önce hayret- ten hayrete düsen, sonra memnun- lukla karışık bir teessür hisseden yaşlı adam Alman Başbakanı Dr. Conrad Adenauwer'di ve Batı Alman- yanın Paristeki Büyük elçisi Baron Vollrath von Maltzan tarafından a- ranmaktaydı. Büyük elçinin verdiği havadise gelince, bu gerçekten her günkülerden farklı ve önemliydi. Sov- yet Rusya, von Maltzan'a verdiği bir nota ile, Adenauer'i Moskovaya da- vet ediyordu. Davet, Sovyet Rusya- nm Bonn hükümeti nezdmde temsil- cisi olmadığı için Paris Büyükelçisi- Vinogradof vasıtasiyle yapılmıştır. - Sovyet Rusyanın Bonn hükümeti nezdinde temsilcisi yoktu, çünkü Moskova şimdiye kadar Batı Alman- yayı tanımaya yanaşmamıştı. Oysa, şimdi verdiği nota ile artık bu duru- ma bir son vermek istediğini bildiri- yordu. Notada, Sovyet Rusyanın, Rus ve Alman halkının hayırları için ol- duğu kadar dünya sulh ve güvenliği- nin de hayrı içte, Federal Almanya ile olan münasebetlerini normalleştir- meyi arzu ettiği kaydediliyor ve kar- şılıklı bir itimat ve işbirliği havan ıçınde yeniden siyasi, ticari ve kültü- rü bağların kurulması temenni edi- liyor du Adenauer, Moskovaya, bu bağların kurulmasını temin ve bun- lar için gerekli diğer meseleleri gö- rüşmek için çağrılmaktaydı. Bu davet ihtiyar devlet adamını hem memnun etmiş ve hem de hayal kırıklığına uğratmıştı. Memnun et- mişti: çünkü Adenauer kehanetinin doğru çıktığını görüyordu. Başbakan- lık koltuğuna oturduğu günden beri, Almanyanın silahlandırılmasını iste- miş ve bu silâhlanmanın İkinci Cihan savaşı sonrası. Rus siyasetine indiri- lecek en esaslı darbe olacağını söyle- mişti. Rusya silâhlı bir Almanyanın karşısında ayağını denk alacak, te- cavüz politikasından vaz geçmek zo- runda kalacaktı. Eğer Almanya si- lâhlandırılmazsa ne dünya güvenliği emniyet altına alınabilir, ne de Al- man meselesine bir hal tarzı buluna- bilirdi. Tek cümle ile, Rusyanın Batı- lılarla pazarlığa girişmesini temin i- çin bir Alman ordusunun kurulması gerekliydi. Adenaver'in bu iddiaları teker te- ker doğru çıkıyordu. Nitekim, Al- man ve Fransız milli meclislerinin Almanyanın silâhlanmasını derpiş e- den Paris antlaşmalarını tasdik et- meye hazırlandıkları günlerde, Molo- tofun bu antlaşmaların tasdikinin Doğu ile Batı arasında mevcut olan her türlü anlaşma imkânını ortadan kaldıracağını söylemesine rağmen, tasdikten sonra, Rus siyasetinde his- sedilir. bir değişme olmuştu. Rusya, ilk olarak, senelerden beri bir hal tar- zına bağlanamamış Avusturya me- selesinde uzlaşmaya yanaşmış, sonra yıllardır dargın durduğu Mareşal Ti- to ile barışmış ve nihayet en yüksek kademede bir konferansın toplanma- sına razı olmuştu. Şimdi de, Batı Al- manya ile siyasi, ticari ve kültürel münasebetler kurmak istediğini söy- liyerek Alman Başbakanını Mosko- vaya davet ediyordu. Hayal kırıklığına uğratmıştı: çün- kü Rus notasında iki Almanyanın birleştirilmesi bahis konusu edilmi- Adenauer, yapacağı bir Mos- kova seyahatinde, Ruslarla en evvel bu meseleyi görüşmek — istiyordu. Halbuki, notada kaydedildiğine gö- re, iki devlet arasında askıda bulu- nan diğer meseleler - bu arada iki Al- manyanın birleştirilmesi - ancak nor- mal münasebetlerin kurulmasından sonra ele alınabilirdi. Bu kayıt, a- çıkça, Adenauer'in Moskova seyaha- ti sırasında birleştirilme meselesinin ele alınamıyacağını gösteriyordu. yordu. Adenauer'in cevabı Adenauer bu davete cevap vermek cele etmedi ve sadece notayı aldığını bıldırmekle yetindi. Sovyet Rusyayla müzakerelere girişmeden önce Batılı dostlarının fikirlerini öğ- renmek istiyordu. Bunun için de, ön- ce, Washingtondaki Amerikalı mes- lekdaşlarını ziyaret etti. Amerikan İdarecileri, Adenauerle yaptıkları gö- rüşmeler sonunda toplanacak bir dörtler konferansında ilk ele alınma- sı gereken meselenin Almanyanın bırleştırılmesı olduğuna kanaat ge- tirmişleri enaver, bu konferan- sın netıcelerini beklemeyı uygun gör- düğünden, —Ruslara kati bir cevap vermiyecekti. 30 Haziran tarihli notasında, Al- man hükümeti, Rus davetini reddet— miyor, fakat açıkça kabul ettiğini de söylemiyordu. Bu ziyaretin gerçek- leşmesini şu şartlara bağlıyordu: 1. Sovyet Rusya, —Adenauwer'in Moskova seyahati sırasında elinde bulundurduğu Alman harp esirlerini serbest bırakmayı da kabul etmeliy- di, 2. Moskova hükümeti, Bonn hü- kümetini Doğu Almanyadaki komü- Adenauver'in temas edeceği Sovyet liderleri Yeni bir çıkmaza doğru AKİS, 3 EYLÜL 1955

Bu sayıdan diğer sayfalar: