19 Şubat 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

YURTTA OLUP BİTENLER Biriktirdiği dovızı ne yapıyor" Eger işin idealini bunu getirip Merkez Bankasına teslım etmesı la- zımdır. Ama, ideale u: ymadı dıye sayın mebuse kabahat bulmak c; gıl Merkez Bankasına, artan d" ge- tirip teslim eden kaç vatandaş vardır ki Dr. Talat Oran'dan bunu isteyelim? parasım orada harcı, Or. in tuhafı şudur ki, bunlar hep kadın ça- maşırıdır ve çoğu naylondandır: nay- Ton kilot, naylon kombinezon, naylon gecelik... ayın mebus bunları ticaret yapmak için mi getiriyor? Elbette o da değil.. Avrupadan evıne eli boş dön- mek istememiştir. kadar ki, kadın çamaşırlarının yanında bir de çocuk bisikleti satin alıyor. Sonra, aynı ko- misyondaki arkadaşlarından İzmir me- busu ecdet İncekara ile beraber Semplona biniyor ve memlekete mü- teveccihen hareket ediyor. Necdet İn- cekara İşe kadm çamaşır ile vakit ge- çirmemiş, bir astragan manto almıştır. Anlaşılan gunde 90 lira karşılıgı döviz ona da çok gelmiştir. (Avrupada iki hafta kalırsa, günde harcırahın yarısı olunsa elde 665 1lira kalır.. Demek ki Avrupa pek ucuz!.) Mebııslaı', hududumuzdan içeri girdiklerinde gümrükçülerle münaka- şaya başlıyorlar. Dogrusu istenilirse trene binen muayene , yolcu- a fena muamele ettıgınden dolayı Istanbuldakı işinden alınmış ve oraya verilmiştir. Hakikaten, ıkı ahbaba da durııst davranıyor. Dürü ama rüst.. Zira, nihayet yaptıgı vazıfesınden ibarettir. Mebu lara, deklare edilecek bir şeyleri olup olmadığını soruyor, tamamıle açıp araştı- rıyor. Dr. Oran ve arkadaşı deklare edılecek eşyaları bulundu- ğunu soylııyorlar ama bavullarının açılması syalarının — araştırılma- sını ıstemıyorlar Sonradan — anlaşı- lacaktır ki sayın Bilecik — mebusu, diplomatik — pasaportla denlerin aranmayacağının san yanılmaktadır Diplomatik pasaport, sadece vize hususunda kolaylık te- min etmektedir. Yoksa, muafiyet değil. sanız, gümrükle hiç bir alış verişi yoktur. Sirkecide mebuslar, bu eşyala- ım Ankara'da teslim almayı arzu et- tiklerini iize— bıldıı'ıyorlar, bunun rine esyaları mühürleniyor ve An- kara ğune sevkediliyor. lare ettıklerı kadın çamaşır! astragan manto hakkında zabıt tutuluyor. da bir hadise mevcut — bulunduğundan gazeteler de havadisi — neşrediyorlar. ile bisiklet vesaire Guruba takrir Fakat Dr. Talat Oran, bunu af- fetmiyor ve kendilerini muaye- ne etmek ısteyen memur hakkında evvela ve İnhisarlar veki- line şikayette bulunuyor. — Bununla da kalmıyor - zira Emin — Kalafat için yapacak bir şey yoktur - De- mokrat Parti Meclis — gurubuna 10 Emin Kalafat Grubu idare zor olacak gilmrük memurlarının diplomatik pasaportu —hamil — yolculara — karşı yaptıkları muamele — hakkında — hü- kümetin ne düşündüğünü soran bir sual takriri veriyor. Takriri, Güm - rük ve İnhisarlar vekili Emin Ka- lafat cevaplandırıyor. Bu vesileyle gurupta bazı me- buslar, memurlar aleyhinde yeniden kampanya — açıyorlar. bundan bir kaç ay evvel d de edemeyen, daha doğrusu getirdik- leri otomobili içeri sokamayan bir m mebuslar gurup — kürsüsünden Hazine Umum Müdürüne çok şiddet- H hücumlarda bulunmuşlar, o memu- run kellesini istemişlerdi. Müzakere- Dr. Talat Oran Naylonlu tetkik gezisine paydos! ler Ööylesine kızısmıştı ki, bizza Adnan Menderes müdahale mecbu- övmüştü. perdesi gurupta oynanıyordu. Zira dışarı sık sık çıkan diğer bazı mebuslar da güm- rükte muayene olmaktan hoşlanma- maktadırlar. Hakikat şudur ki dıplomatık pasaportu hamil ulunmak mebus sıfatını taşımak lara nizamları hiçe saymak vermez. Bahis mevzuu mebuslar Av- rupaya tetkik maksadile — gitmişler- dir ve kendilerine pasaport ile döviz e bunun için verılmıştır Bu döviz- le bol bol alış veriş yapabıldıklerıne göore, bir nokta ortaya yor: veri- len harcırah çoktur. Bunu, azaltmak icap eder. Memleketin parasına yazık değil mi? Hem de, dö vızsızlıkten bır tek vidanın gelmediği devirde. halde Maliye vekaleti " yedıklerını ye- sinler, yemedikleri ile naylon don a- hrlar" diye bir mütalaa ile harcırah miktarını tesbit etmemıştır Bunu tek- rar gözden geçirmesi - guruba ikide bir böyle takrirler — verildiğine — gö- re - zaruret haline gelmiştir. Maliye vekilini, harekete geçmeye davet edi- yoruz. vatandaş- hakkını dan başka mebuslaruız, ö- teki vatandaşlardan başka muamele görmek sevdasından vaz geçmelidir- ler. Vazifelerini ifa ederken — sadece memurlardan değil, herkesten yar- dım ve kolaylık isteyebilirler. Bu on- lann en tabii hakkıdır. Böyle bir yar- dımı yapmayan, aksine güçlük çıka- ran memurları en şiddetli şekilde ce- zalandırmanın yerinde olacağına da kani — bulunuyoruz. Ama, gümrüğe naylon kadın eşyası veya — astragan manto deklare etmenin seyahattan sonra bavulların muayene olmasının mebusluk vazifesi ile ılgısını anlamak hakikaten pek güçtü! atta — sayın mebuslarımızın, - turi: tik seyahatleri hancmdekı seyahatlerinden — dönüşt! r takım eşyayla avdet buyurmaları suretı katiyede yasak edılmelıdır Seyahatten boş dönülemeyeceği ileri sürülebilir ve mebuslara da böyle bir hak tanınması istenilip anım. insan Avrupaya gı er de ailesine ıkı şey getırmez mi?» diye —düşünülebi- lir. Unutulmamalı ki bizim kastettiği- miz seyahat vazıfeten yapılan seya- hattir. Böyle seyahatlerden hiç kim- senin bir şey beklemeye hakkı ola- maz. Bu, "tetkik seyahati" namı al- tında yapılan ve son zamanlarda sayı- ları pek artan seyahatlerin de haki- ki mahiyetleri üzerind ası lü- sa, galiba ithal edilen kadın çamaşı- rı mik hayli azalacak. Vekil Emin Kalafat ne yaptı, ne şekilde hareket etti? Kalafat, mebus- lara karşı bu şekilde hareket eden memurların işine son verdi, fakat bu işe son veriş ile mebusların yakın- larının - kudret gösterisi olarak - yaptıkları tefsir arasında — dağlarla fark vardır. AKİS, 19 ŞUBAT 1955