SOSYAL HAYAT ve meselâ İsviçre'de -çok sıkıştığımız zaman bu memleketi mısal alırız- best bırakılmıştır bu esasa doğru yön almışlardır, bizim tahdit esasım kabul eden bir kanuna doğru gitmemiz doğru olmıyacaktır. Ki- ralar serbest bırakılsın demekle, tama- men kontrolden ve haksızı, haklıyı ayı- racak esaslardan uzak kalın masın.. Ki- racı ve mâl sahibi arasında bir fiyat an- laşmazlığı olduğu takdirde, meselenin mahkemeye intikâli mümkün görülsün. Meselâ, mâl sahibi kira cısından esas İi- yatın bır mislinden fazla isterse, kıracı derhal «tenkis» talebınde buluns Mahkeme bu talebi tetkik etsin, haklı veya haksız tarafı ayırd etsin meseleyi halletsin eğer mal sahibi — meselenin veya meskenden gayri yerin tahliyesi- ne girmişse, bu hareket böylece dur- durulsun... Hükümet böyle söylüyordu ve bu esası kabul ettirmeğe çalışıyordu. Fakat, milletvekilleri arasında da kira ile otu- k kimse vardı. Biliyorlardı kiraya bir misli zam hakkı p çıkacaktır. Bu hal karşısında, mahke- meye gidilse, hâkim nun mevcut hükümlerı ıçınde karar vereceği için, ev sahibini, mal sahibini haldi çıkaracak, hattâ mahkeme — masraflarını davacıya ödetmek sureti ile zararın fazlalaşma- sına yol açılacaktır. İşte hükümet böyle düşünür, bu şekil düşüncenin mahsulü bir kanun ta- sarısını Meclis'e sevkederken, milletve- killeri de — tekliflerini hazırl amışlar, miş oldu. Hükü tasarısının komisyonlardan, Meclis'tı «kolaylıkla» ve «çok çabuk» geçeceğini zannetmiş, fakat yanılmıştı. Milletvekil- leri israr ediyor, kira nizamının serbest hale getirilmesinin — şiddetle aleyhinde bulunuyorlardı. Anlaşıldı ki, — kira işlerini tanzim edecek olan kanun tekliflerinin müzake- resi bir kaç güne sığdırılmayacaktır. Yıl- başını geçecek hattâ aylarca sürecek- tir. Milletvekilleri daha çabuk davran- dı ve Hükümetten önce bir kanun ta- Meclıse verdiler, yacak «serbestiyi» geriye kat tedbire ihtiva eden teklifi kanun- laştırdılar. Milletvekillerinin — istedikleri bu şekilde hazırlık yap- tığı ve bu fikrini Meclis'e bildirdiği bir sırada, kira nizamı üzerinde bir kaç mühim kanun teklifi, milletvekilleri ta- rafından komisyona getirilmişti. Prensip itibariyle bir noktada birleşiyorlardı: Ki- ralar her hâl-ü kârda serbest bırakılma- malı idi. 16 Belediyenin dükkânları Ele verir talkını Birinci kanun teklifi eski C. H. P li, şimdi bağımsız olan Server Somun- du oğlu tarafından getirilmişti, şu esasa dayanıyordu: Kiralar — serbest — bırakılmayacağı gibi, miktarları — üzerinde de kayıtlar koymak, spekülasyonun önüne geçmek fahiş fiyat taleplerine gitmemek şarttır. Bunu temin edebilmek için «binalara kıymet koymalı, takdir etmeli» bu nok- tadan işe girişilmelidir.. Her binanın kıymeti tespit edildikten sonra, mikta- rını tapuya işlemeli, yazmalı. Her müâl sahibi kiracılarından senede bina kıy- metinin yüzde yedisinden fazla kira al- mamalıdır. Bu esas adaleti temin ed - cek, mâl sahibini ve kiracıyı ezmıyecek— tir. Maliyet esasına dayanan bu tekli- fin de mahzurları vardı. Şöyle ki, bina- lara fahiş kıymetler konulabilirdi, bun- lar tapuya işlenebilirdi, bu takdirde is- tenilen gayeye varılmaz, bilâkis inhiraf Belki de, bu hareket tamamen vatandaşların aleyhıne bir yön alırdı. Korkulu bir teklifti Talat Vasfi Öz' de kıraların serbest bırakılmamasını istiyordu, takdirin bir ehli vukuf tarafından yapılmasını, aksi hallerde mahkemeye — gidilmesini, mâl sahiplerinin muayyen nispetlerde olma- sa bile «insaf dairesinde» zam talebin- de bulunmalarını istiyordu. Bunların arasında en fazla gürültüye sebep olan Emrullah Nutku'ya ait olan kanun teklifi idi. Bu milletvekili mese- leyi daha geniş tutmuş, hattâ binaları sınıflandırmıştı. O kadar sınıflandırmış- tı ki, kira nizamı şehrine göre değişe- cekti. Evvelâ, üzerinde en fazla söz edi- len binaları ele almıştı, 1947 ile 1952 arasında inşa edilmiş olanların teklifin- de sınıflandırmıştı. Bu sınıflandırmaya gore lüks binadan başka, birinci, ikinci ve üçüncü sınıf binalar, daha dogrusu meskenler vardır. Birinci sınıf bir mes- en, yüz metre kareyi ihtiva eder, yağ- lıboyahdır mesken için takdir edilecek “miktar aza- mi 275 liradır. Kiracı ile mâl sahibi bu limit üzerinden pazarlık yaparlar, rak- bir diğer münakaşa kendisini gösterir.. kinci sınıf bir mesken, birincinin ihtiva ettiği konforu daha eksik şartlar- la taşır. Bunun azami limiti 180 - 185 lira kiradır. maz.. Üçüncü sınıf meskenler, hemen herkesin oturduğu, meskenlerdir, azami haddi 120 liradır Kanun teklıfınde daha çok ve tali esaslar da yer almıştır. Şehrin merke- zindeki evlerle, dış mahallerlerde bulu- nan meskenler arasında fiyat farkları ol- duğu gıbı eskilik ve yenilik bakımın- an da -inşa tarihleri- kıralar üzerinde değişiklik yapılabilir. Bu arada bir çok esbabı mucibe ileri sürülmektedir ve meselâ «yeni ya- pılan bir binanın —Türkiye hariç- kendi- sini iki senede amorti ettiği görülmüş degıldır» denılmektedır Halbuki bızde yeni binaların yüksek kiralar sayesinde iki senede amortı edildiği görülmüştür, görülmektedir. Avrupa'da binalar kira ile 13-14 senede amorti edilebilmekte- dir. Hâl yolu bulunmalıdır u suretle Meclis'te — Hükümet ile milletvekilleri arasında, kiralar üze- rinde, derin farklar gosteren 1kı goruş belırmış bulunmaktadır. ser- bestiyi istemekte ve bunun iki tarafın iradesi, aksi halde mahkeme yolu ile halline taraftar görünmektedir. yanda milletvekilleri, men aleyhinde kalmakta, miktarlarının — meskenine göre tahdidi AKİS, 1 OCAK 1955