SPOR Gündüz Kılıç Sert antrenör muvaffakiyetin — sırrına ermiş nadir bir Şahsiyettir. Çocuklarımızın her türlü meziyet ve kusurlarını belki de kendi- lerinden daha iyi bilen Baba Gündüz bu şeretlı Vazıfeyı kabul ederken tabiidir elâ kendisine emanet edilen fut- bolculara güvenmiştir. Zamanında bir ecnebi antrenörden çok daha fazla oto- riter olan Gündüz, zamanında da onlar- seviyelerine in- M lik havası içinde daima istenilenin en iyisini vermektedir. Beşiktaşın İsrail Seyahati ost ve komşu İsrail devletinin şam- piyon takımı Hapoelin davetlisi ola- rak İsraile gitmiş bulunan Siyah - Be- yazlı İstanbul profesyonel lig şampıyo— nu Beşiktaş takımımız mecmuamızın in- tişar ettiği tarihte, üç karşılaşmadan iki- sini yapmış olacaktır. Galatasaraydan sonra ziyaret eden üçüncü Türk takımı Beşiktaşlıla- rın futbolumuzu bu dost topraklarda muvaffakiyetle temsil edeceklerine ina- NIyı de yabancımız olmıyan İsrail Futbolu en son imtihanını Mak- kabi takımının yurt dışı yaptığı temas- larla vermiştir. Fransanın iki i aldığı beraberliklerle kuvvetini gösteren İsrail futbolu gününde olduğu zamanlar mağlüp edilmesi zor olan bir kuvvettir. Takımlarımızın İsrailde aldık- ları neticeler ve bilhassa Telavivde ya- pılan Milli maçta aldığımız neticeler ve nihayet İstanbuldaki revanş — maçının zorluğu hatırımızda olduğuna göre Si- yah - Beyazlıların omuzlarına yüklenen vazifenin ağırlığı kendiliğinden — ortaya çıkar. Sezon başında olunmasına rağ- men Beşiktaşlılar — kendilerine güven- mektedirler. 32 Bir de zecri tedbir deneniyor... ençlerbirliğini senelerce şampiyon yapmış bir teknik ustası, Beşikta- şın sembolü olmuş mert bir futbol- an ş 16 se e mıllı kadro— da kalmayı bilmiş ve her renktekı meraklısı tarafından bir ağabey, — futbol ıdarecıhgmde kariyer yapmış eski bir futbolcu. Hepsi de milli: Seleksiyon komite- sinden Hasan lat a Yeten, Fikret Arıcan, Antrenör — Gündüz Kılıç, Federasyon reisi Ulvi Yenal.. Bunlar 50 yıllık mazisi olan futbo- lumuzun en kıymetli simaları. Bun- ların seçtikleri hakikaten noksansız bir de milli namzetler kadrosu mev- cut. Milli maçtan tam 40 gün evvel de bu namzetler iş başına çagırıldı. a r idmanda ancak on altı, di- ğerinde sadece on futbolcu bulun- du. Se Senelerden beri sürüp gelen lışkğınlıkta dogan bir lâüba- lılık disiplin: sızhk her şeyi olu- a bırakma illet a tekrar ümitleri kuran Ti ak, buna rağmen yine de lâkay- disi gozuk enleri kadrodan çıkarmak e boykot cezaları da vermek ha- tırdan geçmektedir. M olarak pek yerinde edbirler yine yalnız ken— dı menfaatlerını düşünen baz reler tarafından 1t1razlar1a karşılan— Kulüplere göre federasyon 23 oyuncuyu bir araya toplayacak otoriteyi gosteremedıgınden kendile- rini büyük zarara sokacak zecri ted- birler lm ıştır. utbolcuların kampa alınmaları ve kulüp maçla- rında — oynamalarına musaade edil- memesi ve liglerin tehiri çok büyük Boks Dünya Boks Şampiyonluğu B ir kaç sayı evvel, Boks tarihinin en mühim karşılaşmalarından birisinin arifesinde olduğumuzu bildirmiş ve Marciano adlı bir beyazın uzun zaman- danberi zencilerin elinde bulunan dün- ya ağır siklet boks — şampiyonluğunu üçüncü defa müdafaa edeceğine temas etmiştik. Geçen hafta sonunda 55 000 kişilik ee — stadyomunda pılan dünya ağır sıklet boks şampıyonlugunu hâlen bu ünvanın sahibi bulunan Mar- Tevfik ÜNSİ masraflara girmiş bulunan, mali yü- kü ağır kulüpleri muşkul vazıyete sokacaktır Federasyon bu yola sap- l idi. Diğer taraftan Federasyona hak verenler — demektedirler ki Milli dâvalarda elbirliği ile — ve feragatle Millt menfaatler Federasyonun zecri tedbirler kullan- ması bir zaruretten doğmuştur. Ku— lüpler oyuncularını idmanlar için F derasyon emrine amade kılmamışlar— dır. Bazı idareciler sözlerinde dur- mamışlardır. ısım - futbolcular mevsim başında ve hususi maçlarda sakatlanmışlardır, bir kısmı da zecri tedbire hak gö sterecek şekilde ıd— manları yan çizmektedirler. Kul ler kendi rTızaları ıle mali kulfetlere atılmaktadırlar, bazan idari hatalar, hesapsız masraflar ve transfer onla— rın yükünü arttırmaktadır. Her vesi- le ile kulüplerin mali yuklerının art- mış olduğunu ileri sür mek nede ancak iki üç defa lan mıl]ı maçlar için, milli menfaatlerın bahis mevzuu olduğu bir sırada bunda 1s- rar etmek doğru mudur? Kaldı ki, liğler ancak bir hafta tehire uğra- mış, kamp da 16 futbolcu ile açıla- caktır. Kulüpler de oyuncuları ile beraber milli takım dâvasına daha candan — müzahir olmuş olsalardı, böyle tedbirler de alınmazdı. İşte iki tarafın fikri. — Hakikat nerededır”' Ekseriya olduğu gibi yi- tadadır, iki taraf da bir çok noktalarda haklıd ır. Fakat muhakkak olan bir şey varsa o da milli dâva- larda son derecede hassas bulunmak lüzumudur. Milli takım çalışma ve hazırlıklarında futbolcul"ar linli, kulüpler hassas, bir mitti kadroya oldugu kot veren Yunan federasyonu kadar icabında merhametsiz olmalıdır. Za- ten bunlardan biri olursa, öteki ken- diliğinden olmaz. Ortada halli icap eden bir dâ- va var, karşılıklı hüsnüniyet, anla- yış ve feragat bekleniyor. ciano zenci rakibi E. Charles karşısın— da koru ş ve maçın 8 inci ravun direklerle sarstığı rakibine ındırdıgı bır sağ kroşe ile maçı nakavt- la kazanmı tır. n başından son 8 inci ravun- da kadar bırbırlerını öldürücü yumruk- larla ksörler daima düşü- peşinde — koşmuşlardır. Bundan evvel ayni rakibe karşı 3 defa daha dünya şampiyonluğunu müdafaa etmek mecburiyetınde kalan Marciano bu son galibiyetinden sonra rakibini dünya — şampiyonluğundan am ekarte etmiştir. — Bilindiği üzere boks AKİS. 25 EYLÜL 1954