etti mi, bavulunu o yapıyor ve yola re- van oluyordu. Bütün şark memleketle- rinde dostlar, ahbaplar edinmişti. Su- dandan Suudi Arabistana Lübnan dan 'a pek çok yer dolaşmış, Mısır'ın politikasını — izah etmiş, mukabılınde Arap merkezlerinin görüşünü ogrenmış— Son derece dinamikti ve nüfuzlu ol- dugu aşikârdı. Gittiği yerlerde salâhi- yetle konuşuyor ve sözleri Mısır'ın ih- tilââ hükümetini ilzam ediyordu. İsmi gittikçe daha fazla duyulmaktaydı. İşte bu sırada, Kahirede yeni bir bomba patladı : Binbaşı Selâh Salem, vazifelerinden affedilmişti. Herkes hay- ret ve şaşkınlık içinde kaldı. Yine Mısır lıderlerı arasında neler olup bitiyordu? a kedi mi geçmişti? Hiç kımse bir şey anlayamıyordu. Muhak- kak olan Cemal Abdülnasır 1le muavini arasında vahim bir ihtilâfın patlak ver- diği idi. Başvekil bu kuvvet deneme- sinde de muvaffak olmuş, iktidara hâ- kim bulunduğunu göstererek kabinesi- nin kendinden sonraki en nüfuzlu aza- sını atıvermişti. Fakat Mısırdaydık Yâni, acele ka- rar vermemek icap ediyordu. Bu ihti- yatın ne derece doğru olduğu bir gün sonra Ortaya çıktı. Binbaşı Selâh Sa- m, bütün vazifelerine iade edilmişti. Artık iş çocuk oyuncağına dönmüştü. Liderler arasında bir anlaşmazlık çıktı mı en kuvvetlisi, rakibini derhal butun Vazıfelerınden affedy felerind ve Abdülnasır, yardımcısını tekrar ya- nma aldı. Tabit şark işi dostluk teza- hürleri bu defa de eksik olmadı, sarılış- malar, göz yaşları ortaya çıktı. Arada fikir birliğinin mevcudiyetinden bahse- dildi. Herkes memnun, işlere yeni baş- tan sarılındı. Bu arada sesi hiç duyul- mayan, bir zamanların başlıca kahra- manı Hacı Nagib'di. İhtimal ki şehrin dışındaki evinde ibadetle — meşguldü. Başvekili kendisine, yapacak başka şey bırakmıyordu. * E ğer Mısır, gözlerin üzerine çevrili bulunduğu bir memleket olmasaydı, bu hâdiseler o kadar büyük bir ehem- miyet almıyabilirdi. Ama, komşu top- raklar hâlen çok mühim bir mevkidi dirler ve Orta Şarktaki polıtıka bılhassa onun üzerinde dönmektedir. Mısır liderleri, İngiltereyle — olan Süveyş ihtilafmı hallettıklerınden beri batılılara daha ir tavır takınmış- lardır. Ancak bunun sadece bir tavır- dan ibaret bulunduğu ve sözle ifade olunduğu da hakikattir. Meselâ Başve- kil Abdülnasır Başvekilimiz — Adnan Menderese müteaddit dostluk telgraf- ları göndermiş, fakat fiiliyatta bir geliş- me olmamıştır. Aynı şekilde İngiliz ve Amerikalılarla münasebetlerde de kâğıt üÜzerine intikal etmiş bir şey yoktur. Hattâ, bilâkis... tekim, Süveyş ile ilgili bir top- lantı 16 Eyluld yapılamamış ve daha geriye bırakılmıştır Hattâ bu hususta bir de tebliğ yayınlanmıştır. — Tebliğ dörtlü bir toplantının sonunda basma verilmiştir. Dörtlü toplantıda hazır bu- lunanlar şunlardır : İngiltere Büyükel- çili Mr. Stevenson, Başvekil Cemal Ab. dülnasır Hariciye Vekili Mahmut Fev- .. ve Milli İstikamet Vekili Bin- başı Selah Salem. Toplantı Selâh Sa- lem'in azledıhp makamına tekrar iade- sinden Uç gün sonra yapılıyordu. Gerçi açıklandığına göre tehiri talep eden İngiliz Büyükelçisiydi. — Mısırlılar mali hususatla 1lgılı bir takım yenı talepler ileri sürmüşle n da bun lara karşı M?. Stevi hukumetıyle ıstışarede bu— Mısır bahriyelileri Karada arslan AKİS. 25 EYLÜL 1954 DÜNYADA OLUP BİTENLER lunması gerektiğini haber vermiştir. İngiltere Elçılıgının sözcüleri, te- hirin normal olduğunu ileri surmekte— dirler. Halbuki işten anlayanlar, vazi- yeti başka türlü görmektedirler. Anlaş- mazlıklar prensip anlaşmazlığı olursa, güç halledilir. Formaliteden ibaret bu- lununca kolay yola gırer Bahis mev- prensib nlaşmasın tek taraflı olarak feshettıgı zaman İn- giltere bunu tanımamıştı. Hâlâ da ta- nımamaktadır. Şimdi Mısırlılar İngiliz- lere verilmiş olan bazı hakları kaldır- mak isteyince, tek taraflı hareket eder gorunmektedırler Churchill hükümeti- nin yaptığı anlaşma İngilterede o dere- ce sert şekilde tenkid edilmiştir ki, Lon- dra'nın daha fazla taviz vermesi müşkül görünmektedir. O halde, ne olacaktır? — Mısır'da kati bir ıstıkrar yer bulmadıkça her tür- lü anlaşma t olmaktan ileri gi- dermyecektır Zıra anlaşma imza ede cek Z iki g a bütün vazife- lerınden affedılmıyecegıne itimat edem Mısır'ın adamı olarak “bilinen General Nagib iktidarının en sağlam devrinde «bütün vazifelerinden af> edilmiştir. ralı adam Binbaşı Selâh Salem de aynı akıbete uğramıştır. Şimdilik, sadece 2 numaralı Abdülnasır bunu tadmamnıştır. Nitekim, komşu memleketin hakiki <<kuvvetlı adam» 1 olarak da o bilin- mektedir. Ama, ır bul Hikâyenin so- nuna gelınınce bıle hakıkaten bitip bit- mediği anlaşılamıyor ki.. Erkânıharbiye Reisi Amerika'da Memleketin içinde bütün bu işler o- lup biterken Mısır'ın Erkânıharbiye Reisi General Muammed İbraim Eylü- lün ortasından beri Bırleşık Amerika'da bulunmaktadır. Ziyareti üç hafta sürecek ve General, Amerikalı askeri şeflerle görüşecektir. Davet Amerikalılardan — gelmekte- dir. Fakat, Mısırlıların gösterdikleri ar- Zu üÜzerine yapıldığı bilinmektedir. Mı- ır şimdiye kadar Batılılardan mütead- dıt defalar silâh talep etmiş, fakat bu taleplerinin is'afı yoluna pek gidilme- miştir. Bilhassa Amerika Mısıra iki se- bepten silâh vermek istememiştir. Ev- velâ Yahudilerin menfi tesiri ile, diğer taraftan Kahire hükümeti Batıya karşı hareketlerden vazgeçmedi- dütleri zail olmuşa benzemektedir ve İsrailin devam eden itirazlarına rağmen Mısıra silâh verilebileceğini ihsas et- miştir. Mısır Erkânıharbiye Reisi General Muhammed İbrahim bir yandan askeri diğer taraftan da Savunma — Vekâletinin ileri gelenleriyle müzakerede — bulun- maktadır. Gayenin Mısıra silâh temini olduğu bilinmektedir. — Bilinmiyen, memleketin içindeki ahval karşısında 15