bilmek için de evvelâ iş ahlâkını be- nimseyelim. Zira havadan inme kâr- ların rüzgâr gibi gelip geçeceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Son olarak yürürlüğe — giren kâr hadleri kararnamesi tüccarın kendi kendini murakabesini temin etmekte- dir. Vilâyetlerde be heyetleri olarak bakmak hiç de aşırı iyimserlik olmıyacaktır. Bu iyimserlik bize her- keşt önce — tüccarımızdan gelmeli- dir İktisat Hukukun rolü dit tek taraflı mıdır? Bizleı'i da öğretilen umumilik, daimilik, mü- cerretlik gibi vasıfları sadece mektep kitaplarının içinde mi yer alır? Tat- bikatta bunlara rastlanmaz mı? Rastla- nır elbette. Fakat son bir kaç ay zar- fında iki tane kararın kısa ömürlüğü herhalde — dikkatinizden kaçmamıştır. Bunlardan — birinci eçimlere takad- isi seçimleri m eden günlerde tatbikattan kaldı— rılan kâr hadleri kararnamesi, ikincisi ise, dövizden tasarruf temin etmek i- çin dışarıya çıkacaklardan istenen Ma- liye Vekâleti döviz lisansı ile, dışar- da ikamet edecekleri yerden istenen barınacak yer beyannamesidir. Bu hu- susta kararname ilân edilir, eski du- rum sona erer. Olması lâzım gelen budur. Bir de bakarsınız alınan karar yarı ünde meriyetten kalkar, sonra tekrar yürürlüğe girer. Bugün herkesçe teshm edilir ki ka- mna hareket etmek demektir. Böyle ket edilirse bu — müesseselere vatandaşın kalbine saygı, itaat ve onun için yapılan işler müsbet ne- tice verir. Aksi halde hükümet bir eliyle karar alır, diğer eliyle bozarsa işler çığırından çıkar ve başını kur- taran kaptan, işini gördüren kahra- man, olur. Bu yukarıda zikrettiğimiz iki hâdisede hükümeti haklı çıkaracak yönler bulunabilir. Fakat hükümet et- mek ' ılerıyı görmek" demektir ve bu- nun için de kararlar iyice düşünüp ta- şınıldıktan alınmalıdır. Yoksa b iktisadi düzenimiz de- imiz de bozulur Bu- ir. Zira cemiyetin da oynamağa hiç elverişli bir bünye değildir. AKİS, 14 AĞUSTOS 1954 Amerika Foster — Dulles Yardım musluğunu — kısacak — mı? Amerika Asyaya yardım arttırılıyor merika Dışişleri Bakanı John Fos- ter Dulles Senatonun Dış Münase- betler Komitesine yazdığı bir mek- tupta Hindicini mütarekesinin bu böl- ge taleplerini azaltmaktan ziyade ço- ğalttığını bildirmiştir. Komite Başka- nı Alexander Wiley mektubu Asyaya yapılacak — yardımın ikinci müzakere gününde Senatoda okumuş ve bu se- ne askeri, iktisadi ve teknik yardım- dan maada 3.100.000.000 dolarlık — bir yardıma mezuniyet verilmesini istemiş tir. Bunun 712.000.000 dolları Hindici- i için Fransaya yardıma tahsis edil- mektedir. İdari talepler kısmında ta- sarı Güney Asyada sarfedilecek pa- ralar için de bir maddeyi ihtiva et- mektedir mektubunda şöyle söyle- zannediyorum ki Hindicini- kis harcanabilecek fonların miktarını müdafaa tesislerini yeniden kurmak ve bu bölgedeki hür milletlerin mu- kavemetlermı kuvvetlendirmek için artırmıştır." ulles "komünistlerini Hindi- cinide elde ettikleri kazançlar bu böl- ge insanları için olduğu kadar bizim İKTİSADİ VE MALİ SAHADA için de bir ihtar olmalı ye hürriyetle- rimizi için gayretlerimizi havalarda ye fakat dört kıtada, cereyan etti. Birinci cihan harbine Amerika Birleşik Devletleri "ortak bir devlet" olarak girmiş, .itilâf devletlerinin dâ- valarını kazanmalarım bir yıllık — sa- Ikıncı ci- tek başına sona erdirmiştir. na erince yeni dünya eski dünyanın çeşitli dâvalarını ele almış, bir yandan hür âlemin komünist olmasını önleme- i anda u l]et— miş Milletlerin Andlaşmasının ettiği esaslar tahtında eski müstemle- kelerine gereken elastikiyeti vereme- miş ve bu yüzden de Kuzey Afrikada Fas ve Tunus meseleleri, Hindicimde de mahut meseleyle karşılaşmıştır. Dünya bloklara ayrılma — bakımın- dan iki kısımda toplanmışa benziyor: Komünist bloku ve demokrasiler blo- ku. Fakat bu blokun dışında üçüncü bir blok daha var ki orada milletler tâ Fransız inkılâbının yaymış olduğu bir alevle, milliyetçilik ateşiyle yanıp tu- tuşmaktadırlar. oku kazanmak, onların harp gücünden istifade etmek her şeyden önce bunların istiklâl ar- sularının yerine getirilmesine bağlıdır. İşte —Amerika Birleşik — Devletlerinin liderliğini yaptığı demokrasiler şartlarına gücüyle çalışmaktadır. deki — gayretleri İngiltere ve Fransanın demode zihniyetiyle bundan çok müteessir olmaktadır. Ba- tılı dur maları ve artık anlamış olmaları gere- ken bir yön varsa o da artık todlarla yenı fikirlerin dir. Bunu bir an önce idraklerinin iki faydası bedihidir: kadderat beraberliği. na intibaktan hayir, eski tarzda diren- mekten ancak şer doğacaktır Fransa France'ın meseleleri Fransa son bir asır zarfında., dört büyük harbe girmiştir. Bunlardan birincisi —İtalyan birliği esnasındadır ve üstü kanalı bir tarzda Fransanın Mendes 17