29 Mayıs 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 30

SANAT DÜNYASINDA Glenn Ford Amerikada — Hasılat — Rekoru şarka ait filmler çevirmeye — sevkeden şey, harem sahnelerinin büyük alâka göstermesidir!... Yakın bir gelecekte Hollywood filmlerinde de bizim film- lerimizdekilere taş çıkartacak — göbek sahnelerine rastlıyacak olursa, pek şaş mamak icap edecektir. Çünkü beyaz perdede başlamış olan çıplaklık moda- sı bu yola doğru gitmektedir. Bizim fi- limlerin kabahati, Avrupa ve Amerika filmcilerinin yaptıkları gibi seyirciyi tedricen çıplaklığa alıştıracakları yer- de, işe sondan başlamış olmalarıdır. İnşaallah Hollywood üstatları beyaz perdeye yenilik getireceğini söyledik- leri bu eserde Ömer Hayyamı, Errol Fiynn vari bir Don juan yapıp kar- şımıza çıkartmazlar. Olup bitenler A Gardner ile Frank Sinatra arasındaki o bitip tükenmek bil- meyen anlaşmazlı âlâ devam et- mektedir. Geçenlerde gazetecilerle — bir konuşma an a bi mevzudaki duşuncelermı şöyle ifade etmiştir: avgaya tutuştuğumuz 'man Frank'tan nefret ediyor ve onu — terke- divorum. Onu tekrar <A ise kalbim yeniden aşkla — doluyor... teinbeck'in "Gazap Üzümleri"n- de sanatını bir kere daha takdir etmiş olduğumuz Henry Fonda yeni- den beyaz perdeye dönmek kararını vermiştir. Bir kaç yıldır faalıyetını ta- sunda "Mister Roberts" adlı filmi çe- virmiye başlıyacaktır. Bu filmdeki baş rol daha evvel Warner idarecileri tarafından Marlon Brando'ya teklif edilmiş, fakat Bran- do'nun istediği ücreti vermek imkânı- nı bulamıyan Warnerciler Henry Fon- da'yı bu rolü oynamaya iknayı daha ehven bulmuşlardır. 30 Bırmcı sınıf bir karakter artisti ol he bulunmıyan Fonda'n önmesi sine- ma severleri şüphesiz sevindirecektir. he Banditss — — Haydutlar" adlı Jilmde baş rolü oynamak üzere Edward G. Robinson ve Glenn Ford? un seçildikleri haber — verilmektedir. Dünyadan Haberler Hollandada büyük festival â — 15 haziranda başlayıp 15 temmuzda bitecek olan yedinci büyük festival dolayısiyle Hollândanın Ams- terdam, Lâhey, Haarlem, —Utrecht, Alkmaar gibi büyük şehilerinde muh— telif opera ve orkestra konserleri ter- tip edilmiştir. Festival Hollânda Kra- lıçesı Jualına ve Prens Bernhard'ın yapılmaktadır. Lâhey'de de opatra" piye- Festivale dışarıdan orkestrası idaresinde Milâ- si ile başlıyacaktır. Londra B. B. C. senfoni Karl Münchingerin Stuttgart tiyatrosu ve balesi iştirak - edeceklerdir. Tanınmış piyanist Arthur Rubinstein ile İngiliz piyanisti Clifford Curzon da festival- de çalacaklardır. Jean Marais Hamburg'da Hamburg — Tanınmış Fransız sah- ne ve film yıldızı Jean Marais kendi tiyatro trupu ile birlikte buraya gel- miştir. Jean Marais Hamburgda dostu şair Jean Cocteau'nun, Kral Ödipus motifi üzerine yazmış olduğu "Cehen- nem Makinesi" isimli piyesini temsil edeCERliR Bestekâr Karl Satow 70 yaşında in — Berlinde ikamet etmekte olan bestekâr Karl Satow 70 inci yasını kutlamıştır. Kendisi iki operadan baş- ka bir hayli enstrümental müziğe ait bestelemiştir. Satow orkestra şefi olarak Bremen, Rostock ve Trier- de pek çok operalar idare etmiş, bir aralık Walter Kollo ile birlikte çakış- mış ve Robert Winterberg'in on iki operasının enstrümentasyonlarını yap- mistir Furtwaengler Parise geldi Paris Wilhelm — Furtwaengler, Berlin filarmoni orkestrası ile birlikte Paris operasında verdiği konserde bü- yük — bir muvaffakiyet — kazanmıştır. "France.soir" gazetesinin müzik mü- nekkidi yazmış olduğu bir makalede "Furtwaengler' in her mankinden daha genç, daha kuvvetlı ve sanatkâr nın Sanat Merkezi" sıfatını hak etme. sine çalışmışlardır. Bir Aktörün Hâtıraları "Moliere telif hakkını istiyor,, H enüz Devlet Tiyatrosu kurulma- mıştı Devlet konservatuvarına olarak — konservatuvar - mezunları Turkocagında "Tatbikat ltında — temsiller veril- bağlı tarafından, Sahnesi" — adı mekteydi. Günlerden bir gün, sil edılıyardu Telefonu — açtım. Alo. urası — tatbikat sahibi istiyor, cundakı "Cimri" tem- sahnesi: Molere dedim “mek- şu — ceva- oynadıgımız eserin gelmiş, hakkı - telifini Telefonun öbür tepler muhasebesi müdürü" bı — verdi: — İyi ya, bordrosunu — hazırlayalım da, — muamelesini l tamamlanınca — para- r. undan sonra telefonda şu mu- cereyan etti: — 'nız haftaya Marsilya — vapu- e iyisi iki şahit bulup Er- İ notere gitsinler, çıkarsınlar; biz Er- beye öderiz, o da kendisine 'erir. — Hepsini verseniz çok iyi ola- çak, diyor, yeni evlendiği için paraya çok ihtiyacı — varmış — Ona imkân yok ha sonra habe-. Fi olsun, yüzde 7.5 vereceğiz: yüzde minval Üüzere neti- L muhasebecimiz . y bi telefonla beni ça- konservatuvara gittim — Mü- odasına yaklaştıgım sırada muavinlerinden biri (Dil Tarih — ve Cografya — fakültesi mezımu) eni durdurttu. üdürün ok — kizgin — ol- bagırıp çağırdığını — söyledik- söyle. — Mo- yoksa sen — Allahaşkma dogru liere Ankaraya mı geldi. i di Ti püskürüyordu:hak- kımda dava açtıracağını bildirdi - Ben sükünetle: Dâva — açtırmanız. benim — isime gelır zira aktörlükte temin edemedi- gim şöhrete bu yolldan belki kavuşu- rum, dedim. Şeref Gürsoy AKİS, 29 Mayıs 1954