YURTTA OLUP BİTENLER ler olmamıştır. Sıtkı Yırcalı ve Fethi Çelıkbaş gibi aynı merdivenin bir ba- şekilde tebrikçiler akınına maruz kalmışlardır. Vekiller, bir gün içinde, kendilerini çok seven dostlarının adedinde muaz- zam bir artış müşahede etmişlerdir. Bütün gayretlerimize ve geçen bun- ca yıla rağmen şarka mahsus kötü âdet ve ananelerin bir kısmından henüz kur tulamamış bulunduğumuz, esefle anla- şılıyor. Hususi kalem odalarında mey dana gelen kuyruklar, ekseriyetle ve- killere işleri düşeceğinden emin kimse- ek diyordu. u ar, hususi teşebbüs sahipleri ile yeni ve eski mebuslardan bir kısmı hemen her vekâlette birbirleriyle karşılaşıyor, a- ralarında âdeta bir aşinalık kuruyor- lardı. Bilhassa beklerken, insanlar ça- buk dost olurlar. Hafta sonundan haber Başvekilin Amerika Seyahati B aşvekıl Adnan Menderes yarın (30 yıs 1954) dört günlük resmi bir zıyaretle bulunmak üzere Amerikaya hareket etmektedir. Davet Amerika Birleşik Devlet- leri Hükümetinden gelmiş Washing- ton'da Menderesin Eisenhower ile gö- rüşmesi programa alınmıştır Görüşülecek meselelerin başında ıktısadı Ve mali hususlar vardır. Ni- tekim Amerika Hariciye Vekili John Foster Dulles, yaptığı bir basın top- lantısında bu hakikati şikâyetler çoğalmakta ve perdesini yükseltmektedir. unların tabit olduğunu ve Türki- ede cereyan eden hâdisenin ikti- sat kitaplarında yer alan klâsik hâ- diseden ibaret bulunduğunu dışar- de herkes teslim etmektedir. Hızla kalkınan, büyük istihsal — faaliyetine girişen, bunun için de bol miktar- da ve çeşitli sahalarda ithalât yap- ması gereken bir memleket, o iİs- tihsal faaliyeti tam meyvalarını ver- meye ve envestısmanları tamam- lanıncaya ar mecburen — döviz sıkıntısı çekecektır Yarınki, par- l milletçe temenni edilen günlere, bugünkü müşkül durum- dan geçmeden varmak kabil değil- dir. Yabancı memleketlerde — vaziyet, her türlü hissi tesirlerden uzak bir şekilde, — objektif olarak — mütalea edildiğinden sermayedarlar Türki- yede iş yapmak —hussuunda hiçbir tereddüt göstermemektedirler. Fa- kat Türkiye ile iş yapmak bahsin- Dörü zaman, daha ihtiyatkâr davra- nılmak lüzumu ortaya çıkmaktadır. 10 B lelebet devam edemezdi ve envestısmanlar ımızın — finansmanı İ- A o < Z. B n Z H © Başvekil Adnan Maenderes, Fransız Hükümetinin daveti üzerine Parisi ziyaret ettiğinde, İktisadi iş- birliği Teşkilâtının i satını kaçırmamıştı Reisicumhur Celâl Bayarın Amerika seyahatinde de bir "zemin yoklaması" ndan çok daha ılerı Bi dılmış, mesele etrafh şe- Ce B veya yarı lariyle de "gayri resmi müzakereler" de bulunmuş, memleketimize, dış te- diye sıkıntılarımızı izah edecek bir kredinin sağlanması hususunda gay- ret sarfetmiştir. olmazsa varıl- Daha o zamanlar, hiç prensiplerde, bir mutabakata mıştır Fakat Türkiye, seçimlerin arefe- Meclisten Notlar (Sayın — Hikmet — Bayur'a) Atasözü «Söz Gümüşse, süküt altındır» sinde bulunuyordu. O esnada yapıla- cak külliyetli bir yardım, Türk seç- menleri üzerinde bir nevi tesir ic- rası için yapıldığı — Amerikanın Ankar a bir Demokrat hükümeti, bir Halkçı hükümete tercih ettiği si şekilde bir çok defa itiraf olun- muştur — şüphesini uyandırabilir- i ihtiyatlı davranıl- mış, beklemek tercti edilmiştir. atta, hiç bir haberin sızmamasına azami gayret — sarfedilmiş, bunda muvaffak da olunmuştur. — Başvekil Adnan Menderes, kabıne ındekı ar- kadaşlarına bile meseleyi "ayak üs- tü" açmış, Amerika hukumetı tara- fından Washington'a resmi bir ziya- ret yapmaya davet edildiğini bildir- miş, fakat "bunca iş" arasında aman — gideceğini — kestiremediğini soy]emıştı eyet, Devlet Vekili ve Başvekil Yardımcısı Fatin Rüştü Zorlu, Milli Müdafaa Vekili Ethem —Menderes, Hariciye Vekâleti Müsteşarı Muhar- rem Nuri Birgi, Kara Kuvvetlerı Ku- Müdürü Muzaffer Ersü'den teşekkül etmektedir. Harici politikamızla alâkası bu derece aşikar olan bir seyahate Ha- riciye Vekilimizin — Prof. Fuad Köprülü — iştira ettirilmemesi gözden kaçmayacak bir hâdisedir. Milli Müdafaa Vekili ve Kara Kuv- vetleri Kumandanının — Başvekil ile beraber Amerikaya gidişleri, ya- pılacak görüşmelerde askeri mesele- lerin de ele alınacağına delildir. Bundan başka Üçlü Balkan Paktı- nın asker andlaşmaya inkılâbı hususunda evvelâ Ankarada Tito ve n'da geniş bir alakayla ta- kıp edıldıgı bilinmektedir Kanunların tefsire ıhtıyacı T ürkiye mahkemelerinin birinde Üüç ay hapis ile cezalandırılan bir suç, bir başka Türk mahkemesinde iki sene ceza yemişti u bir Vakıad ve “reaksiyon" u iyi yapılmayan bazı kanunlar yüzün- den hem hâkimlerin tefsir yoluna sap- mak mecburiyetinde — kaldıkları, hem de vatandaşların, doğrusu istenilirse, suç işledikleri takdirde bunun neye mal olacağını kati şekilde tâyin imkâ- ndan — ve hakkından — mahrum bırakı]dıklarıdır imdi Türkiye Büyük Millet Mec- lisi bu gibi kanunları yeniden ele al- mak ve tefsire de, suitefsire de müsait olmayan bir hale getirmek kararında- dır Buyuk Meclisin bu kararını, Baş- vekil Adnan Menderes okuduğu hü- kümet programında Meclisin sayın âza- larına ifade etmişti Yeniden ele alınacak daha doğru- su yeniden kaleme alınacak kanun- ların hangileri olduğu henüz açıklan- mamıştır. Bunda bir sıra takibinden i icaplarına uyulacağı anlaşılmaktadır. Mamafih kanun, he- yeti umumiyesiyle ceza kanunları 0- lacaktır. B rada, geçen devrede Basın ile ılgılı olarak çıkarılan ve hem dev- hem de atandaşın şeref ve hay korumak gayesini güden ka- unun muğlâk sayılıp sayılmayacagı bilinmemektedir Hâkim nunu nasıl tefsir ettikleri hususunda herhangi "Sansasyonel" bir haber işi- tilmiş olmamakla beraber Adalet me- kanizmamımızın başında bulunan Os- man Şevki Çiçekdağın, hem de Bü- yük Millet Meclisinin kürsüsünden: l denk değildir demek, devletin mali itibarına elbette ki ha- lel getirmektir" şeklindeki İfadesiyle zuu kanunun ne yapılacağı — öğrenil- miş değildir AKİS, 29 Mayıs 1954