1 Mart 1940 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 7

1 Mart 1940 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

vi si EŞ Ne senedi » üzgün; ı. Sonu © saçma fon ke iş bittik- nemiz de an geçti. ı hakla" 'apyalnız Gene di. Göz- n kendi: ini okşadı: ni yüzü” ina, Açı ahidenin' er halde, indi ken- lığın en «endisini | ekmeği en güzel linin, yaz * gibi kı- lar veri bir dizi bari» bıliileriri m yaldızlı — Birden başım döndü del — Kalabalığın tesiri ile olsa gerek. — Her halde. Genç kızın uzun duvağını taşıyarak © O masadan masaya arkasından sürükleni- b sordu. Gönülleri hoş edilecek ahbaplar, it şakalarına katlanılacak dostlar, arkadaş- Jar vardı. Behin bir kuş gibi tasasız, ay ışığı altında esiri vücutlarını sularda ie grce perileri gibi güzel ve ilahi di. Yüzüne, vücuduna takılan bakışlar, ula; kolay bu tatlı ökseden kurtula- mıyorlardı. Gençler, bu çocuk gelinle birkere olsun dansedebilmek için etra» me” ilem 1 | n bu düğün kalabalığı, bu ışık, Wi bu adr bu içki ve koku dünyası © içinde o ve idi? Kimdi o? Hangi role © çıkmıştı? Ne yapıyordu? Burada ne işi © vardı onun? Flenüz onsekizini bulma “mış çok güzel bir kızın çektiği tarafa gidiyor. onun hoşuna gidecek şekilde konuşuyor, gülmeğe çalışıyordu. Sonra durmadan ve üstüste içiyordu. Bu gece © Behin'in en güzel gecesi idi. Hayatının en mühim dönümünden geçiyordu. Çok © nası İâzem gelmez mı? diye içinden dü. Bütün bu gördüğü şeşler veni idi. Tamamile yabancısı olduğu “bir âleme dalıyordu. Omuz başında parıl pırıl, küçük, şuh bir gelin vardı. İİ Ondan başka birşey düşünmek, herhangi Ü bir mazi hatırasına el uzatmak niçindı? Veni karısı ile dansetmek için önün“ “de eğilenlere, kendisinden izin istiyen- “lere hep boş “gözlerle bakıyor, abdal bir gülüşle: “Buyurun. Hay hay!. diye “ karşılıklar veriyordu. Genç kız, yanın- “dan çapkın bir dalga gibi süzülüp gi İ dince içinde hiçbir rahatsızlık duymu- “yor, bakışları arkasından sürüklenip © gitmiyordu. Behini kıskanmıyordu. Şu ” halde onu sevginin tam manasile sev" miyormu idi? Fakat hayır, bu bissini ” bu şekilde tefsir etmek sakattı, Pekâlâ | onu seviyordu. Güzelliği karşısında © gözleri kamaşıyor si N kesin hayran bolar bakakaldığı bu l "küçük kız hakkında içinde tatlı 5 çar» pıntı, benliğinde bir gurur bile duydu: i ğu oluyordu. Onu kıskanmayışının se bebebi, artık makul bir adam olduğun” dan ileri gelmez mi idi? Behin tarafın- dan kuvvetle sevildiğine inanıyordu. Böyle olmasaydı evlenme arzusunu şüp- besiz izhar etmiyecekti. Demek ki, genç kızın başkasında gözü yoktu. Seven bir kadın ne olursa olsun sevdiğine hiyanet sdemez diye düşünüyordu. Şu halde?) Fakat ötekini kıskanırdı. Hem de deli gibi, Birinin yüzüne dikkatle ba acak, bir başkası ile biraz uzunca ko: nuşacak, hele bir başka kucakta dans *decek diye ödü kopardı. Ama o 2x man çok toy bir gençti. Hisleri, mantıkı olgunlaşmamıştı. Her dakika meçhul ei kuşatıldığını vehmeder, bir onu elinden çekip Mame gibi Yüreğinde bir huzursuzluk d tün bu dikkatine, le kıskanç itinalarına rağmen genede çikıp gitmiş: ti. Ve o, zavallı budala, arkasından bir Yi yapâmamıştı. ii Sermet, bu tangoyu sana Mez istiyorum Silkinerek Sielalen kalktı. Behinmi onu idare ediyo EE, r, yoksaomu genç kızı sürüklivordu. “Güzel gelin nihayet: — Nafile Sermetciğim! dedi. Uyu. şamıyacağız. Daha iyisi gel büfeye gidip sarhoş olalım! Dansı bırakt lr B. hin büfenin önün- de bakışları ve yüzü yüreğinden vuran sonsuz bir saadet ışığı içinde pırıl pırıl: — Şampanya! dedi: Sermet yavasca karısının ellerini tuttu. Ondan çok büyük birşey isti- yormuş gibi biraz ürkek ve pek çok arzu ettiğini hissettiren bir is — Vermut içsen olmaz mı? Behin diye sordu. Genç kız tuhaf tuhaf kocasının yü- züne baktı — O da fena değildir! diye cevab verdi. Övle ise vermüt verin | Bardaklarını kaldırdılar. Şimdi orada ilk gecelerini yaşıyan bir gelinle güvey değil, yekdiğerini çok seven, kuvvetle anlaşmış iki arkadaş vardı. Ve zarif hoş sohbet bir erkek sesi, ta kulağının dibinde: ,Zaten karşı karşıya geçince vermut içmeği tercih edersiniz. Sörma- ga bile lüzum yok değil mi?” diye şaka yapıyordu. h bu mazi hatıraları n bu gece çok tuhaf görünü» yorsun Sörinii — Saadet beni şaşırttı Behinl — Aca ba? e mi ediyorsun? Etrafın dikkat ik bir kere. Bütün bl senin güzel başında toplanıyor. İnsan rin aalır, dünyaya karşı *bu benim)? diye çıkar da mesut olmaz, saadet sarhoşlur” N e r. Ne bileyim. Belki aklına bazı seyler elimle olabilir de... — İnsanın aklına bazı şeyler değil her zaman ve pek çok şey gelebilir Behin. Meharet,: kendi kendine gelen bu şeyleri, çabucak sürüp çıkarmaktır. Hem sen rabatına bak yavrum. Pen kalabalıkta daima böyle şaşırır, sıkılır, bunalirim. — Demek ini boşlanmır. yorsun kei m e” ei Se rmet. İnsan etrafında her za- an hareket bulmalı ve daima değişik Könanlar görmeli. a ben eh yalnızlıktan nefret — Buda a bir fikir! az Han, gisi? e Söylediğin şey. — Bu, sade benim fikrim değil ki. B ber medeni insanın aşağı yukarı ii ve aradığı yaşama şekli, — Doğrul eçmekle çok isabetli hare- het ettiğimi anlıyorum Sermet. Hiç En ideal bir kocanın, yaloız evet ve bayır kelimele- rini Geek lk arasında bulun. cağını hikâye Sermet EL iz — İnsan sevdiğini incitmemeğe dik. kat eder kızım! dedi. Sevilenin arzuları, mukaddes emirler gibidir. Onları yerine getirmek gerek. Küçük gelin sevinçle kocasının elle- rine sarıldı. Sevildiğine, büyük bir aşk karşısında bulunduğuna inanıyordu. Her kaprisini bu uysal ve iyi yürekli erkeğe irmek mümkün olacaktı. ermedin rbedeğiz ilan biri: — Yooo azizim bu kadar ye olmaz! diye a il yaklaş elin hanımı büfeye kaçırmak, bei ie hasretmek doğru olmasa gerek! ra görünüşünde binbir saadet ışığı yanan genç gelinin önünde ikea u e sr lâtfeder misiniz bayan Behin? lar bir su ahengi ile uzak- laştıktan sonra Sermet acı acı düşün meğe başladı. Behin ei Kudretli bir aşkın tesiri ile onun her arzusuna boyun eğeceğini, ona olan düşkünlüğü- kavgaya yanaşmıyorsun. kime doğ Çünkü bu gidişin farkında İşinde hiçbir şekilde dolmiyacağını san- dığı bir boşluk ve hiçbir şekilde geçmi: ma esefle hissettiği bir yanma vak dı. ursuz olarak işini bitirip evine dönecekti. Sonra yeni karısı na ister, ne derse onu yapmağa gayret edecekti. Ve onu, böyle bir küçük ve şuh kadının ber arzusuna boyun eğer ila görenler *karısına delice aşık, Gece bütün eme ile ilk Silk “ile ni ne dağıldıktan sonra Behin'in an teyzesi ve yakın akra” baları genç ba otomobillerine yer leştirdiler. Onlara saadetler dileyor, tatlı kısa öğütcükler Yemeğe: a asyali mir

Bu sayıdan diğer sayfalar: