i kadınlar kavemeti: sebat ve önderdiği liğini söy“ Ja bu şüp. »irgün bir bir tilki almak için demişti. i Üçüncü evher top: bu arabi dan geçer rollara dö a hasekisl: sı hayretle | gursuz i» için! “Re görürsünl, ep, şimdiki za tesadüf tıkları met pe orbalar bayramda da yeni bir soy Z gun yolu buldular, Geniş sokaklara salıncaklar kurdular. Vüzeraya, ulemaya ve ekâbire birer balmumu göndererek salıncak sefasına çağırdılar. Mumların özerinde birer yafta vardı. Yaftalarda (Saçi) ismile gönderilecek hediyeler ya- zılı idi. Ölüm ve yağma korkusuna düşen zemginler ve büyük devlet memurları, bu davete yığın yığın kumaşlar, şeker- ler, gümüşler göndermekle cevap ve- rirlerdi- — Heyyyy, bire ağal Aşağı inip yaya yürül Bu padişab kalesidir. At ile çıkılma: İktiyaz ağa bilâhare bu atlının padi» şah olduğunu anlayınca, Dördüncü Mu- radın ayaklarına yüz sürdü. İlünkörda bundan çok memnun oldu, B 1 46 de Fatih İstanbulda yeni bir sefere çıkmak üzere hazırlanıyordu. Fakat hiç kimse nereye gideceğini, kiminle harp edileceğini bil. miyordu. Ordu merak içinde idi. Mü. tecessisler kadıları öne sürerek seferin gsrarını meydana çıkarmak istediler. Ka- dılardan biri cesaret edip padişaha sor- da. Fatih kaşlarını çatarak sakalını gösterdi: — Eğer şu sakalımın tellerinden biri düşündüklerimi bilmiş olsaydı, hiç te reddüt etmez bu sakalı koparır, yakar dimi dedi. Y eniceriler muvaffakiyetle imha edi- lince İkinci Mahmut kendisine sadık kalan yeniçeri ağası Yusuf paşayı buzuruna çağırttı: — Nasıl, dedi. imha edildi mi? Bütün yeniçeriler Reisülkütlap paşa boynunu büktü, renki kendisi. ni gösterere — Ku kaldı, pü” dişahim! dedi. 1 765 de İstanbul limanında gülünç, fakat pek feci bir yaka oldu. Muvafık rüzgâr önündeki büyük kayıklar- dan birkaçına çarptı, on- ları da tutuşturdu. Sey- sındaki ahudi ateşledi, bu evlerin tutuş" masile yangın büyüdü, Ci- bali çarşısını tamamile isti- lâ etti. Serseri etrafa saçtığı kalyonun dehşet ve « korku ile alargada bulunan küçük kayıklar paniğe uğ- radı, hepsi de darmadağın oldular. Birçoğu ateş aldı, bir da havanın şiddetinden ve hücumundan batt Bu suretle ateş alan kayıklardan biri tersane önünden geçe kısmi dalgaların rken tersane sa» rayını yaktı, saray, etrafa bir hayli deh- şet saldıktan sonra ancak ertesi günü söndürülebildi. nan geminin kaptanı Çungar kap tan, hadisenin başlangıcında gemide bulunmadığı için can baş derdine düştü, Kaptan paşanın da bu hadisede ihmal ve tekâsülü görüldü. Bostancıbaşı pa» dişabın emrile kendisini balıkhaneye habsetti. Kaptanpaşa hayatından ümi- dini kesmişken, saray bu vakayı ka- dere atfetti, Çungar kaptanla Kap” tanpaşa afolundu. 1 62 de Anadolu karmaka- rışıktı. Bazen bir eya- lete sahip olan bir paşa isyan edi- yor, İstanbulun emirlerini dinlemiyor, üzerine ordular gönderilerek hakkın. dan geliniyor! ui. Sene bu yıllarda Alaşehir ve Menemen civarına sabip olan İlyas paşanın tedibi için Küçük Ahmet paşa kumandasında bir ordu gönderil. di. Alaşehir ovasında yapılan harpte İlyas paşa mağlup oldu. Askerleri parça parça ve perişan bir halde ka çmağa başladı. Küçük Ahmet paşa 18 inci asırda Osmanlılar ; Tüccarın isimli tablösundan ise bunlara yo Bolvadin eyaleti paşası Çerkes Ah- met paşa ayni şekilde hareket ediyordu. Bolvadin minaresine adam çıkartıyor, Ressam Hamdinin wSitâh aman vermiyo: ovayı gözletiyor, kaçmakta olan asker görünce ardlarından süvariler gönderip ba kları üdin ge, eliy ordu. Yine b am bir atlının kaçmakta olduğunu haber verdi. Paşanın atlıları derbal yola çıktılar. Atlıya yaklaştılar. Aralarında üç met- relik bir mesafe kalmıştı ki, atlı gelen- lerin iyi bir niyetle gelmediklerini an- ladı, Atının lann eğildi bağıra ba- ğira şu sözleri söyledi: — Üç gündür sırtındayım. (Göreyim ti kır mi e isen beni düşman eline düşü Atın SE ee eği birgün minared eki i ad senin Mahmuzla- rını vurdu ve yıldırım gibi gitmeğe başladı. Bu at o kadar hızlı gidiyordu ki, peşinden koşan Çerkes Ahmet pa- şanın atlıları onun bir anda gözden kaybolduğunu, kır atin tozunun bile or- talıktan silindiğini gördüler ne ayni senede, ayni vaka esna- © G sında İlyas paşa Küçük Ahmet paşa tarafından yakalanıp İstanbula ge- tirildi. İlyas paşa padişahtan af bekli- yordu, Üsküdara gelip te istavroz bah. çesin bulunan Dördüncü Muradın karşısına çıktıkları vakit padişah kaşla» rını Çi 11