22 Ocak 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14

22 Ocak 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

15-18 yaşlarında, uzun boylu, zayıf bün yede bir gençsiniz. — Hassas ve iyi ruh- Tasanur, Başkalarının hakkına riayet «i zin için bir ihtiyaçtır. İyi bir terbiye al maşsınız ve almaktasınız. Allece asil kalbli olacaksınız. Ana ve babanızın size düşkün Tükleri, size itinaları farla olacaklır. On- ları ümitlerinde ve sizden beklediklerinde bayal inkisarına uğratmıyacağımızı tah min ediyorum. Yalnız arkadaşlarınızı in- Uhabta çok titiz olmanızı tavsiye ederim. Aksi halde fena tesirlere kapılmanız muh- temeldir. Naşkalarına kolaylıkla samimiyet ve illmat berlemek temayülünde olduğu nuza göre bu tavsiyem, çok büyük bir &- hemmivetl halzdir, —H Şişli - Sen. 57; En büyük kusurunuz, dedikoduyu farla sevmenizdir. Gençsiniz. Zekisiniz. — Faali» yelinizi daha müsbet ve verimli sahada kullanmanız pekâlâ mümkündür. Muhiti- nizde temayöz etmek sizi çok memmun e deceğine göre size uyar bir fanliyet şubesı Özerinde çalışmanız çok yerinde olur. Bi İşlerine kabiliyetiniz de çok iyidir. Resim veya müsikide pekâlâ muvaffak olahilirsi. niz. Yaşınız 20 etrafındadır. Evli - değilsi »İz, R —302— Kadıköy. Er. Be: * Gönderdiğiniz yazının sahibi: Genç bir bayandır. Yaşı 18-22 olacaktir. Boyu uzün- dür, Saçı sarıdır. (Çünkü size gönderdiği mektuba İlişmiş saç vardır..) — İastçıdır. Lüks hayatlan ve konfordan bilhassa hoş Tanır, İşi yaşamadı, İyi germeği, rabnt ve tantanalı bir ömür sürmeği — ideal bilir Zekidir. Ixi kalnlidir. muntarnndır. Ken disite yakından meşxul olurssnız, istediği mniz bale getlrebilirsiniz, —323— Ankara 135 — Mebl; Size de 108 ve 327 ÂvmaralarIn veriti8im gevahın evvelti Hcenı Ha tekrar edecetim, | Bı,'l'UN tafsilâtile karakterinizi; meziyet ve kusurlarınızı; sizi hayrete düşürecek kadar vazıh ve sa-: rih olarak hususiyetlerinizi; tuttuğu- nuz veya düşündüğünüz işte muvaf- fak olüp olmiyacağınızı; nihayet beş farkla —yaşınızı size söyliyebilirim. Bana bir gazeteden, bir kitaptan ve- ya aklınızdan yazacağmız dört satır. Tik yazıyı; son aylardaki imzalarınız- düan ikisini gönderiniz. ——— —— Z Ameli işlere kabiliyetiniz çok iyidir.Hassas ve zekisiniz. Fikirlerinizde, kararlarınız- da ısrar eder görünüyorsunuz. Size tahak- küm edilmesinden hoşlanmazsınız. Genç- siniz, yaşınız da 20 etrafındadır. Belki 20- 25 arasıdır. Tam bir tablil için diğer hüu- susları da göndermenizi rica ederim, —— Beyattl - As, Tez Eğer aldanmıyorsam, — başkolarını Üz- mekten hoşlanan — bir tabiatiniz. vardır. Yaşınız 30-34 arasıdır. İnatçı ve mütehak kim görünmüyorsunuz. Ayni zamanda müs tehzi olduğunuzu da tadla edebilirim. Ken dinize ilimadınız fazladır, ba itimadın ta- mamnen yerinde olduğundan ben 'Duhî et mekleyim. Hayatta daha uysal olmanızı, munlazam mesalden kaçınmanızı, umuml malântalınızı arttırmanızı tavsiye ederim. —3d5— Stekect » Harbiye 442 Evli olduğunuzu zannetmiyorum. Kuhen valmırlıktan hoşlandığınını ve — kendinizi vatlayacak her şeyden kaçındığınızı zan- nediyorum. Genc bir yaşta böyle bir tema- yül sizi memnun ve tatmin edebilir. Fakal norma! olan vaziyet hu değildir. İçtimal hayat, insanların taliini biribirine hağla- mak icin ve hağlayacak şekilde karır ve- rilmişlir. Riraz fazla hodbin görünüyorsu- nuz. Tetamlu olduğunuz ve tonlanmış pa- vanız da bulundüğü mühat kaktır. Medle #inisden de memnen — delilseniz, tekrar l Cevapları veren Profesör Sanerk Gra:olo'l ve Grafometr. müte assısı çünkü başka bir iş düşünmekte olduğunu- zü zannediyorum. —S3dü— Beşiklaş M. Ertağrat: Tam bir tahlil için sağ el Hle yazılmış dört satır yazıdan başka sol el ile yazıl- mış ayni yazı, parmak izleri, sağ veya sol elin resmi, dirsekten bileğe kadar uzunlu. fun iş'arı icap etmektedir, Halbuki yalnız dört satır yazı göndermişsiniz, diğerlerini de beklemekteylm. Şimdiden şunları söy- liyebilirim: Zeki, kendine güvenir, başka- karını taklit ve kopye etmekten hoşlanmaz bir zatsınız. Haddı zatında tablaten tı- tumla olmağa müstait bulanmanıza rağ- men halen yerinde ve hesaplı tatarruf ya- pamamaktasınız. Önünüzdeki hayata dalr biribirinden farklı ideslleriniz vardır ve bunlardan birihi tercihte mütereddit gö- Tünmektesiniz. —- Ortaköy. T. Erkul: Size de (326) numaraya verdiğim ceva- bin ilk kısmını tekrar edecek ve tam bir tahlil için teap eden diğer şeyleri gönder menizi sizden de rica edeceğim. Siz, bera- berce mektup — gönderdiğiniz (M. Ertuğ- rul)a nazaran, daha uysalsınız. Fakat siz de şahsl teşebbös fikri henüz pek ilerlemiş değildir. Zeki olmakta beraber zekânızı da © kadar kullanmıyor ve hazır — fikirlere fazla illifat ediyorsunur. İntirzam temayü- önüz, dikkat fikriniz iyidir. Yaş itibarile de gencsiniz. —318- Galata - 9.8.7.6: Yaşınızı 90-25 olarak tahmin ediyorum. Fazla bir sıkıntı içinde görünüyorsunuz. Hayatınız için belki mühim bir karar ari- fesindesiniz. Son aylar içinde — bulranlı zamanlar geçirdiğinizi muhakkak saymak. | tayım. Tablaten mütereddit oluşunuz ha- yatımızdaki sıkıntımnıların şiddetini arttır. maktadır. Kendinize, — kararlarınıza (ti- madınız azdır. Seri ve kat'i kararlar İsti- ven İşlerde bucüntü geraltle muvaflak ol manız (htimat! azdır. eee . müraenat edin baska bir tahlil isteviniz, | 244 KARPANMAN RTZ Lâ & Bövron ve Butvil, dana sakin bir vaziyette çıkmış ve fazla acele et- meden atlarına — binmi;'erdi. Fakat, prensin bütün sürat ve aeelesine rağ- men, ondan daha süratli giden birisi vardı ki, bu da Şaleydi.. Şalenin çeh- resinde müthiş bir heyecanm — ifadesi vardı. Bütün kuvevetiyle atmı mah- muzlayor ve mırıldanıyordu. — Madem ki herşey — anlaşılmıştır. Şevrözün ikametgâhı bu anda sarıl- mıştır. Yarebbim! — Bütün istediğim, onu müdafaa ederek gözleri önünde ölmektir!. Flörideki köşkün hademeleri, uşak lTarı, kahyaları ve teşr'fat memaurları hayretler içinde kalmışlardı. Kardina- * lin son dört davetlisi de atlarına bini- yor ve onlar da uzaklaşıyorlardı. Tran kavel onlarla beraberdi. Gayet sakin halleri vardı. Uzakta kayboldukları za- man, yolun Üüzerinde, gök gürültüsü şiddetinde nal sesleri duyuldu. Bunlar, gilâhşörlerdi.. Trankavelle dört Anje- H, öradan bir fersah ötede durdular, Düellb üstadı sakin bir sesle sordu: — Mösyöler, benden ne istiyorsu- nuz? Dördü birden, bir ağırdan korkunç bir sesle cevap verdiler: — Sizi öldürmek istiyoruz. Trankavel hep ayni sakin haliyle atından indi ve büyük bir itinayla at nr bir ağaca bağladı. Biran havvanın yelesini okşadı, sonra geriye dönünce dört asilzadenin de, atlarını zğaca bağ Tadıklarını gördü. Trankavel bir kahka- ha attı. — Demek ki dedi. Kardinalin dave- tinde yemek yiyemediğiniz için, beni yemek istiyorsunuz öyle mi? Bugün muhakkak birisini öldürmeniz — lâzım- dır. demek! Fakat giz pekilâ bilirsiniz İ beni öldürmek — kolay bir iş değil, yanımda kıherm var, kamam var. Mös yöler, beni, tamamiyle silâhsız buldu- ğunuz gece, yani size lüyik olduğunuz tamil tacuğım gece öldürmeniz lâzim- dı... .O geceyi hatırlarsınız, değil mi? Fontray, korkunç bir soğukkanlılık la cevap verdi: , — Evet, hatırlıyoruz, bize alçak ve bayağı vasıflarını taktınız. Şimdi size şunu söyliyeyim, mösyö, siri orta. dan kaldırmak için, her alçaklığı, her âdiliği göze aldık. Sizi öldürmek icin dördümüz birden üzerinize atılacağız. Eğer ayni hisleri on kişi besleseydik, size on kişi hücum ederdik. Anlryor musunuz?. — Tabil anlıyorum. Buna rağmen size bir söz söyliyeyim. Bir tek söz, Alçaklığa Gişmeği göze alacak kadar bana niçin kin besliyorsunuz? Bu cid- den benim to:essüsümü tahrik ediyor, ben size hiç bir fenalık yapmadım ki... — Bunu size söyliyeceğim, çünkü «'z beş dakika icinde öleceksinir. ve hiç kimse bunu bilmiyecektir. Sizi öldüre mek İstiyoruz.. Fontray soluyarak sustu. Trankavel kılıcıyla havada islik ça- larak : — Hadi canım! Dedi ve Fontray boğuk bir sesl» cüm'esini bitirdi: — Çönkü. o sizi seviyor!.. Trankavel başının döndüğünü hiseet t. Biran gözlerini kapadı. İçinde çıl- gın bir sevinç çırpındı. Bu bir saniye sürdü. Dört arkadaş onun üzerine atılryor- lardı, Dört kiliç, güneşte parlıyor”u. Eğer Trankavel geriye doğru sıçrama- saydı, öbür dünyayı boylamış oladak- tr. Trankavel geriye yaptığı seri ham- leyle beraber kılıcını da hizla salladı ve bu darbe, kendisine doğru uzanmış olan dört kılıcı sarstı. — Size söyledim ya, mösyöler, beni #ldürmek fazla kolay b'r iş değil. Ve Trankavel bu sözlerle beraber, bütün şiddetle, ileriye doğru bir hame - FYAHPAYAN le yaptı. Şever, cansız bir yığın halin- de yere yıkıldı. 'Trankavel kükrer gibi: — Varan bir! Diye bağırdı. Üç arkıdaş yılmadan ileriye doğru atıldılar. Bu, zal'm, vah- şi ve korkunç, bir mücadele oldu. Bils- yer kılıcını atarak kamasını çekti. Lb> verdan, geriye sıçrayan tektar ileriye atılan, yere yatıp derhal kalkan, hu- Kisa, emsalsiz, seri manevralar yapan 'Trankaveli öldürmeğe — çalışıyordu. Birdenbire Fontray ony arkadan yaka- larmağa muvaffak oldu ve arkadaşlarına korkunç bir sesle bağırdı: — Öldürün! 'Trankavel fevkalbeşer bir kuvvet sarf- etti ve iki kama darbes' lzerine inerken Fontrayın kolundan yakalayarak, onu gda kendisile beraber yere attı. Kama- Jardan biri böylece Fontrayın Üzer'ne İndi ve betbaht asilzade böylece bir arkadaşının kamasile can verdi. Aynı zemanda Trankavel ayağa fırladı ve üztü başt yırtık ve kanlı olduğu halde vahşi bir sesle bağırdı: — Varan ikil Kaldı iki! Hadi gi- din, sizi affediyorum! Liverdanın bir kılıç darbesi onun omuzuna değdi. Trankavel — kılıcınm tersinden tutarak havaya kaldırdı ve bütün şiddet'le kabzayı indirdi. Büs- yer yere yıkıldı. — Üçt! Size söylemiştim.. — * Fazla söylemedi. Liverdan yeniden Üzsrine atılıyordu. Kılıemı atmış ka- masmr kullanıyordu. Adeta — gözlerini kapayarak Trankavelin boğuzına atıl- dı. Ruhan asil düelle Üstadı, onu, bir Kilıç darbes'le arkadaşlarının yanma gönderebilirdi. Fakat onun kısa kama- sına karşı bu şekilde mukabele etmek istemedi. Ve koluna yaptıştı. Boğuş- mağa başladılar. Trankavel sağ elile onun kolunu tutarken, sol elini de Li- werdanın boynuna geçirmişti. Bu kolu ”COBU KEŞİF O KADAR Ki . BU ADAM iSTERSE KA TI KENDİSİNE SÜRÜKLİYEB ARZI DA UŞURABİLİR, KIZ 238 eöaD —e ağır ağır daha büyük bir şiddetle sıki” yor Liverdan da soluyarak bir söylüyordu. Trankavel bir sevki tabir iyle ve garip bir sesle mırıldandı: — Anladınız mı? Ben de onu sev” yorum!. Liverdanın dudaklarından bir nevi inilti fırladı bu sondu. Trankayel efü bıraktı. Liverdan, kollarını valla; çırpındı, sonra, hareketsiz yerde Bulutsuz semada öğle güneşi şaşasile parlıyordu. Biraz ötede, bİr köylü, yeknasak bir şarkı mütemadiyen tekrarlıyordu. Kızıl b lrcr üzerine dayanmış olan T! bir nevi gurur içinde, bu dört kanli ” sedi seyrediyordu. Birkaç dakika müddetle, galip, lerini, kendini katletmek is'tiye! ayırmadı. Sonra, yavaş yavaş bi kunç çehre tabif bir hale geldi. GÖF saşalar gibi oldu. Göğsünü bir iç ©' şişirdi ve başını kaldırdı. Ve M sert fakat ağır adımlarla, atını bağ olduğu ağrta doğru yürüdü, atını SÖ dü, ağır ağır eğerin üzerine çıktı V€ şını çevirmeden Paris yolunu n İki yüz adrm ötede, 'l'rıııkı"'v."“ lada, fena otları koparan I:IIM gördü, Bu, öğlenin derin Si I”' hüzünlü şarkrsile ihlâl eden ıw Biraz ötede, iki üç evden mütett , bir grup görülüyordu. Trankavtl du, biran tereddüt etti, sonra dı. N — Hey Şarki söyliyen ıaıal,-“’. Köylü doğru Bu, ab'ak ”'— otur yaşlarında genç bir erkekti Ülg | disine hitap edildiğini duyunca b M Sit K — Ben bir şey arz uetmiyorum şurada, ağaçların yanmda.. e Birdenbire sustu. Köylü de 884 k: — ER. dedi

Bu sayıdan diğer sayfalar: