Yine “Yıldız Savaşları'nın Bilgisayar Programı üzerine Bu programda hata bulunmadığını kim garanti edebilir? 106 yaşında bir nine, bir gün ilk- okula kaydolması gerektiğini öğreni- yor. Ne mi oldu? Bilgisayar yanıldı. Artık radyoda, televizyonda, basın- da “Bilgisayar yanıldı”” yollu bir ifa- de, geçerli ve neredeyse dokunulmaz- lık taşıyan bir mazeret haline geldi. Ne de olsa, bir ev bilgisayarına sahip olan herkes, bir programın parazitlerinden arındırılmasının ne kadar meşakkatli bir iş olduğunun bilincindedir. Hem zaten, 106 yaşındaki ninenin ilkoku- la çağrılması, kadıncağız için yarattı- ği sorunlar bir yana, eninde sonunda bir hoşluk olarak görülebilir, gülünüp geçilebilir. Ama bir de şunu düşünün: Deniz mili yerine “kadem”' ölçüsü ile prog- ramlandığı için, bir füze savunma sis- temi hedefini şaşırıyor; stratosferde- ki deneme füzesi yerine, İstanbul- Paris seferini yapmakta olan yolcu uçağını lazer bombardımanına tabi tutuyor. Böyle bir kaygı haksız mı? Bilgisa- yar hataları, yeterli özen gösterildiğin- de, daha programlama aşamasında önü alınabilecek parazitlerden ibaret değil midir? Kesinlikle hayır! Tüm programla- ma çalışmalarının Y/070'inden çoğu- nun yeni gelişmelere değil de bakıma ilişkin programlara ayrıldığı, bilinen ve pek çok araştırma ile desteklenmiş bir veridir. Bu bağlamda, hataların gi- derilmesi de “bakım”' sayılmaktadır. Şimdi Yıldız Savaşları projesinin, ya da daha ciddi adıyla ““Stratejik Sa- vunma Sistemi”'nin ne olduğunu ha- tırlayalım. Projenin hedefi, düşman atom füzelerini mümkün olabildiğin- ce erken keşfedip, daha ilk harekete geçiş aşamasında imha etmek. Bunun için de lazer silahlarından yararlanı- lacak. SDI (Stratejik Savunma Girişimi): Geleceğin savaş alanına egemen olacak güç ancak Bilgisayardır Demek ki, geleceğin savaş alanı tümden otomatik bir görünüme kavu- şacak, bilgisayarların denetimine tâ- bi olacak ve insanın etkisinden büyük ölçüde sıyrılacaktır. Birleşik Devlet- ler'in Başkanı bile “Yıldız Savaşları'”- nın başlatılması konusunda karar al- ma gücüne sahip olamayacaktır. Bu durum, şimdiye kadarki tecrübeler ışı- ğında hatalardan arındırılmış bir ya- zılımın geliştirilme şansının ne denli az olduğunun bilinmesiyle gerçekten kaygı uyandırıcı olmaktadır. Bugün için henüz tasarımlanamayacak düzeyde yüksek bir iş kapasitesi Uçuşa geçen düşman füzelerini ya- kalamak ve imha etmek görevi bugün- kü yüksek verimli bilgisayarların ka- pasitesini aşan son derece karmaşık özellikler içermektedir. * Yüksek oranda paralel işlem yapıl- ması ve tüm bilgisayarların el atmak- la yükümlü oldukları verilerin merkezi olmayan bir tarzda depolanması zo- runluğu vardır. * Savunma, dikkatini düşman alana ve özellikle uzun ve kritik bir aşama olan ilk harekete geçiş aşamasına yo- ğBunlaştırmak zorundadır. * İşlem süreçleri epey uzun süren sin- yal akışı zamanlarına rağmen (ağın büyüklüğünden ötürü binde bir sani- yelik birkaç süre), içinde füzenin du- rumunu değiştirdiği hıza ayak uydur- mak zorundadırlar. İşlemlerin gerçek- zamanda (real-time) yapılması gereki- yor. * Sistemden beklenen şeyler büyük öl- çüde bilinmemektedir. (Örneğin düş- man savunma sisteminin özellikleri). Ve bu beklentiler sürekli değişmekte- Ö2 Commodore ———