1 Kasım 1986 Tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 20

1 Kasım 1986 tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ergonomi Nedir? Bugünlerde, bu sayfalarda “ergonomi” terimini genellikle bilgisayarlarla ilişkili olarak okuyoruz. Oysa ergonomi çok daha geniş bir disiplininin adı, daha da doğrusu, bir bilgiler bütünün, bir sürecin ve bir mesleğin adı. Bu yazıda kısaca ergonominin kapsamı hakkında bir fikir vermeye çalışacağız. Bir bilgiler bütünü olarak ergonomi, çeşitli makineler, işler ve iş ortamla- rıyla ilgili olarak insaların yetenek ve sınırlılıkları hakkında bildiğimiz veri ve ilkeleri içerir. Bir süreç olarak er- gonomi ise, makinelerin, makine sis- temlerinin, çalışma yöntem ve ortam- larının çalışanların güvenliği, üretken- liği ve rahatı hesaba katılarak tasar- lanması sürecine işaret eder. Bir mes- lek olarak ergonomi ise, iş başında in- sanı inceleyen ve farklı disiplinlerde yetişmiş bilim adamları ve mühendis- lerden oluşur. Kapsamının genişliğin- den ötürü programı, anatomi, uygu- lamalı fizyoloji, psikoloji, sosyoloji, toksikoloji, mühendislik, endüstri ta- sarımı ve işlem araştırmaları (opera- tions research) gibi çok geniş bir di- siplinler ailesinden yararlanır. Ergo- nomi içerisinde uzmanlaşmış alt-dal- lara da rastlanır: Bu alt-dallar bilgi iş- lem ergonomisi, biyo-dinamik, biyo- mühendislik, insanlı sistemler tekno- lojisi vb. gibi adlarla adlandırılır. Bu adların her biri belli bir vurgu ve yak- laşımı ön plana çıkarır. İnsan-Makine Modeli Ergonomi, insanı bir sistemin un- suru olarak tasarlar ve bu insan sis- tem ilişkisini, bir insan-makine modeli şeklinde temsil eder. Eh basit insan- makine modeli, tek bir makine tek bir kullanıcının işlettiği durumdur. Herhangi bir insan-makine siste- minde ön şart, makineyi işleten insa- nın makine göstergesi diye adlandırı- lan şeyi algılayabilmesidir. Makine göstergesinden kasıt, makinenin için- de bulunduğu durumu belirten her- hangi bir işarettir (bir saatin kolu, ya- nıp sönen bir ışık, sayısal bir bilgisa- ya çıktısı, bir uyarı sinyali ya da ho- parlörden işitilen bir buyuru). Makine göstergesini algılayan kul- lanıcının onu yorumlaması, belki bir- takım hesaplamalar yapması ve bir karara varması gerekir. Bu sırada söz- konusu kişi bir dizi insanı yetenekten yararlanacaktır: Hatırlama, algıla- makta olduğunu geçmiş yaşantıları ile karşılaştırma, geçmişte edindiği stra- tejilerle koordine etme ve algı ve geç- miş yaşantılarından hareketle yeni so- runlara çözümler bulma. Bu insani ye- tenekler toplamına psikologlar yüksek zihin fonksiyonları, ergonomistler ise kısaca bilgi-işlem diyorlar. Bir karara ulaştıktan sonra, normal olarak makineyi kullanan kişinin bir şey yapması gerekir. Bu genellikle bir kontrol unsuru, örneğin bir manive- la ya da bir düğme üzerinde bir etki yaratmak biçimini alır. Bu etki maki- nenin durumunu ve çıktılarını, bun- lara bağlı olarak da makine gösterge- sini değiştirir ve çevrim böylece yeni- den başlamış olur. Bir insan-makine sistemi hiçbir za- man tek başına varolamaz, daima bel- li, somut bir ortamın içinde yeralır. Bu ortamın özellikleri ve doğası, insanın verimini ve başarısını etkileyeceğine göre, ergonomistlerin, insan-makine sisteminin yanısıra, nem, 1sı, gürültü, ışık vs. gibi çevresel unsurlarla da il- gilenmeleri gerekmektedir. Karmaşık Sistemler Karmaşık sistemlere örnek olarak, bilgi-işleme geçmiş bir posta merke- zi, bir fabrika, nükleer bir denizaltı ve bir uzay roketi gibi ilk bakışta birbi- rine hiç benzemeyen bir dizi şey saya- biliriz. Bu sistemlerde ergonistler, yu- karda saydıklarımıza ek olarak, per- sonel vasıfları, eğitimi ve işlem yön- temleri konularıyla ilgilenirler. Karmaşık sistemler genellikle belli türden, belli vasıflara haiz kullanıcı- lar için tasarlanırlar. Örneğin bir fü- ze, astronotlar için tasarlanırlar. Di- ğer yandan otomobiller ve kişisel bil- gisayarlar gibi aletlerse çok daha ge- niş bir kesim için tasarlanmak zorun- dadır. Karmaşık sistemlerde gerekli personel vasıflarının belirlenmesi, sis- tem tasarımının ayrılmaz bir parçası- dır. Sözkonusu personelin sadece belli vasıflara haiz olması yetmez, sistemi kullanmasını mümkün kılacak bilgi- leri edinecek şekilde eğitilmeleri de ge- rekir. Bu eğitim için gerekli teknik ve programların da sistem tasarımının bir parçası olarak düşünülmeleri gerekir. Ergonomi İhtiyacının Doğuşu Aslında ergonomi disiplininin teme- li -aletlerin, iş yöntem ve ortamlarının tasarlanmasında insani unsurların he- saba katılması- hep varoldu. Bunun belki de en iyi kanıtlarından biri ge- leneksel tırpanlardır. Sapın ve bıçağın ideal kıvrıklığı, büyük bir olasılıkla yüzyıllar sürmüş olan ürünüdür. Bu şekliyle tırpan insanoğlunun yarattı- Bi en eski ve en verimli araçlardan bi- ridir. Modern dünyanın karmaşıklaşma- sı ile beraber, en basit aletlerin tasa- rım ve üretim sürecinde bile böylesi bir tecrübe birikimden yararlanmak, ar- tık mümkün olmamaya başladı. Bu- nu tırpanı kar küreği ile karşılaştıra- rak çarpıcı bir biçimde görebiliriz. Kar küreklerinin, genellikle mümkün en kötü biçimlerde tasarlanmış oldukla- rını söylemek pek de bir abartı olmaz. Bu aletler yalnızca insan sırtı üzerine gereksiz bir yük bindirerek çeşitli ağ- rılara yol açmakla kalmaz; kış vakti geçirilen kalp krizlerinin çoğundan da onlar sorumludur. Tabii kar küreği olabildiğine basit bir alet.Son on yıllarda hayatımıza gi-

Bu sayıdan diğer sayfalar: