23 Eylül 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

ARAŞTIRMA AKİS Bu, bir tablodur ve Lenini, göstermektedir. kadın tarafından tabancayla vurulduğu ânı tasvir etmektedir. örtülü kadın, Lenine kurşun sikan kadındır. Lenin, aldığı bu kurşun yarasının tesiriyle, olaydan altı yıl sonra, 21 Ocak 1924'de ölmüştür. bazı zararlı kafalara vurmak gerek- mektedir. Hem de acımadan vur- mak... Ne berbat, ne çetin bir iş bu!" Namuslu şeflerin, halk liderleri- nin işi, gerçekten, insanüstü bir güç gerektirir. Şefin, bir ölçüde, zalim olmaması mümkün değildir. Gerçekten de, Lenin zamanında öldürülenlerin sayısının, Wattyler, Thomas Münzer veya Garibaldi za- manlarında öldürülenlerden daha fazla olması muhtemeldir. Bunun nedenlerinden biri, hiç şüphe yok lık'ın gelişmesiyle, açık şekilde ucuzladığını da dikkat- ten uzak tutmamak gerekir. Bunun güzel bir örneği, modern Avrupada, insanları öldürme metodlarının ge- liştirilmesine verilen önem ve bu tarz meşgalelerin gündengüne daha çok rağbet bulmasıdır. İnsanlara elbette ki acımamız 28 lâzım. Buna şüphe yok. Ancak, halk düşmanlarına, politika haydutları- na, bu tımarhanelik yaratıklara acı- mamak, bunları savunmamak lâ- zımdır. Avrupada dört yıl süren kanlı mücadeleyle ortadan kaldırılan mil- m. insana acımadıktan baş- ka, bu utanç verici savaşı "tam Za- fer'e ulaştırıncaya kadar her vası- taya başvurarak körükleyip sürdü- ren "ahlâkçıların, Rus İhtilâlinin kandökücülüğünden söz etmeleri, bunların ikiyüzlülüğü hakkında bir fikir verecek niteliktedir. - Bütün uygar milletler bugün, bu yüzden yenilmiş ve tükenmişlerdir. Zaferi kazanan, yeryüzüne (oegemen olan barbarlık ve bu barbarlığın kördü- gümleri, bugün, insanları boğmakta ısrarla devam etmektedir. Dostcanlısı bir insan Hârikulâde bir irade sahibi olan Lenin, bütün öteki özellikleriyle, tam bir rus aydınıydı. Kendi kendi- 30 Ağustos 1918'de Moskovada, Mikelson Fabrikasındaki bir işçi mitinginde Ancak, tablodaki dehşet manzaran gözlerden kaçmamaktadır. Zira resim, Leninin, bir Arka plândaki siyah elbiseli, beyaz baş- ne eziyet etmeye kadar varan öl- çülü yaradılışına, kendini tamamiy- le unutup yok farzedebilme yetene- gine, onu Rahmetovun çivileriyıe Andreyevin kahramanlarından biri- sinin "İnsanlar çok kötü şartlar al- tında yaşıyorlarsa ben de öyle yaşa- malıyım" şeklindeki mantığına ka- dar götüren bütün nitelikleriyle o, tam bir aydın örneğiydi. 1919'daki o müthiş kıtlık ve açlık yılında Lenin, köylerdeki arkadaş- larının, asker veya (o vatandaşların kendisine gönderdikleri yiyecekleri yemekten utanırdı. Hiçbir konforu bulunmayan evine paketler geldiği zaman müthiş bozulur, mahcubiyet içinde, şekeri, yağı, unu, hasta ve gıdasızlıktan zayıf düşmüş o arka- daşlara dağıtmakta büyük bir acele gösterirdi. Birgün beni evine yemeğe davet ederken: "— Sana dumanlanmış balık ik- ram edeceğim. Astrahandan gönder- diler" dedi, Sonra, Sokratınkine benzeyen al- 23 Eylül 1967