AKİS hailesine bağlı Kefeliköyde, Hazi- neye ait bir arsa, 1955-56 yılları a- vi yaşlı dir kadın adına -bu kadının kimliği meçhuldür- Bean “zily ed'lik ni sonunda nin elinden alınmıştır. Anadan cok geçmeden, -gene hikmeti belli ol" mıyan bir şekilde-, bu yaşlı kadın, bütün araziyi üç kişiye o bırakmış- tır. Bunlar, malüm otel işleticile- rinden Rıfat Keleşoğlu, bara İsmail Hakkı Akhüküm ile Fatma Sabiha Ülgen adlı bir Enç kadındır. İN ciye yüzde 70, Barcıya yüzde 4 genç kadına da yüzde 10 hisse düş. mektedir. Kimsenin haberdar olmadığı bu ilk arsa vurgunu, aradan yıllar geç- tikten sonra para edecek bir duru» ma getirilmiştir. Vilâyet orman sa- hası içine kurnazca bir şekilde so- kulan 89 pafta, 520 ada, 71 parsel numaralı 102 milyon 54 bin 50 met- rekarelik bu arazinin etrafı, 1960 yı- lından sonra telle çevrilmiştir. Vi- lâyetin haberi olmadan vilâyet or- man sahasına sokuluşu, etrafının telle çevrilip, "Burası Vilâyet Or- man Sahasıdır" tabelâsının asılma- sından sonra anlaşılmıştır. Ne var ki, dikenli teli çekenlerle levhayı a- sanların tamamen bilinmezlik per- desi arkasına saklandığı bu basit o- lay, çok geçmeden, olumlu meyva- sını vermekte kusur etmemiştir. Ilu araziyle yakından ilgilendiği bilmen bra hükümlüsü Avukat Necla endisi, AP Genel Başkan Yardımcısı “İsmadı Hakkı Tekinelle evlidir-, istimlâk için Vilâyet Daimi Encümeni ile 1965 yılında temasa başlamıştır. Bir söylentiye göre, HER ÇEŞİT ESKİ ve YENİ KİTAP ALINIR — SATILIR KİTAP İHTİYAÇLARINIZ İÇİN BİR TELEFON KAFİDİR. 123841 ADRES: BÜTÜNDÜNYA KİT SARAYI Selanik Caddesi No: 6/2 (AKİS: 374) 23 Eylül 1967 Yassıadada perişan olduğunu ileri sürerek, o Vilâyet Daimi Encümen üyesi ve AP Beyoğlu İlçe Başkanı Rauf Güreri de bu arazinin istim- lâki için ikna etmiştir. Nihayet bir yıl dört ay onbeş gün önce, Vilâyet Daimi Encümeni, Ke- feliköydeki bu arazinin 585 bin lira karşılığında sahiplerinden alınması- na karar vermiştir. Ne var ki, bu kararın daha mü" zakeresi yapılırken, bazı AP'li üye- lerin arsa sahipleri ile temasa geç- tiği ve "Biz fiyatı oyükseltebiliriz, gelin anlaşalım" diyerek çıkar sağ- lamağa kalkıştıkları da hemen du- yulmuştur. öz yumulan bu özel temaslar sonucu, 585 bin liralık ara- zi, ansızın 819 bin liraya yükseltil- miştir. Sarıyer İlçesi istimlâk misyonunca konulan 819 bin liralık takdir sonucu, 234 bin lira bir çırpı- da Necla Hanımın müvekkillerinin cebine girmek üzereyken. Daimi Encümence seçilen bir heyet, buna engel, olmuştur. Ancak bu heyetin verdiği 612 bin liralık fiyat da uy- gun görülmeyince, AP'liler arasında çatışma çıkmış ve yolsuzluk haberi de bomba gibi patlamıştır. Mülkiye müfettişleri bir yandan bu olayların soruşturmasını yaparlarken, gazete- lere aksettiği için örtbas edilemiyen bu durumun Parti yönünden tahkiki için de Necla Hanımın eşi İsmail Hakkı Tekinel, Sadık Perinçek, Ay- dın Yalçın ve Mustafa Gülcügilden kurulu bir heyet İstanbula damla mıştır. Ancak, AP içindeki "yağma- dan nasiplenemiyenler" in homurtu- larını bastırmak için, göstermelik olarak bazı ifâdeler alan bu dört ki- şilik heyet, tek olumlu harekette bu- lunmadan Ankaraya dönmüştür. Bal yalayan parmaklar Aslında, bu iki çiftlik hikâyesi de, pek yalanda bir "yılan hikâyesi" olma istidadındadır. İktidarın, AP olarak tesirliliği arttıkça, kısacası, "her iş partide biter" düşüncesi va- tandaşın kafasına yerleştikçe, nüfuz ticareti, rüşvet ve yolsuzluk olayla- rının daha da artması tabiidir. Atı alan Üsküdarı çoktan geçti- ği için Süleyman Demirelin gücü, gündengüne kabaran rüşvet, yolsuz- luk, nüfuz ticareti dosyalarını te- mize havale etmeğe yetmiyecektir. Danıştay yıkılmasına karar verdiği halde bir türlü yıktırılamıyan Ye- nikapıdaki ünlü gazino, ruhsatsız ça- lışan sahil gazinoları, istimlâk edi- YURTTA OLUP BİTENLER len yeşil sahalar, Çarşıkapıdaki bir işhanının yıktırılmaması için sahi- binden alman binlerce lira, ayrıca Sirkecideki eski Osmaniye Çarşı- sının m önlemek için gene sahibinden alınan 500 bin lira, söylenen kirli olaylardan bazıları- dır. Bütün bu olayların arkasındaki tek sorumlu ise, şüphesiz, AP İkti- darıdır. Köprünün altından suların nasıl bir hızla aktığının henüz farkına varmıyacak kadar gaflet uykusuna dalmış bulunanlar, bütün yurttan değil, sadece İstanbuldan bazı ör- nekleri verilen bu kanunsuz olayla- rın altında kalacaklarım, geç de ol- sa, anlıyacaklardır. Zira, zama- nında yapılan yağmadan -ocak ve bucak teşkilâtı bulunduğu için- ta- bandaki partizanlar da derece dere- ce yararlanırlardı. Şimdi ise yağ- ma, çok sınırlı bir zümrenin teke- line geçmiş durumdadır ve AP'nin tabanında sarsıntılar başlamıştır.