Bu ise bildirinin oyayınlanamaması demekti Zira NATO Bakanlar Kon- seyindeki teamüle göre, bildiriler an-; cak bütün üye devletlerin delegeleri tarafından onaylandıktan sonra ya- yınlanabilir. Türk heyetinin yanı sıra Kosto- pulas da boş durmayarak ayni gün Rusk, Martin, Luns ve fransız delege- leriyle görüştü, Yunanistanın beylik iddialarını bir kere daha tekrarladı. Ama, beklediği ilgiyi pek bulamadı. 15 öfkeli adam pazartesi gerek Erkin, gerekse Kos- topulosun temaslardan sonra, Konseye hakim olan hava an- in büyük çoğun- i demeçlerde ve kulis sohbetlerinde, açıktan açığa ol- masa bile, konunun Konseyde görüşül- mesini isteyen türk tezini daha sem- patik bulduklarını o ifade etmişlerdi. Ancak, özellikle bağımsız ve komü- nist blokların NATO için kullandık- ları "trouble maker — hadise çıka- an" tâbirinden çekimliyor ve Kıbrıs Hollanda Parlamentosunun Şövalyeler Salonun- da toplandıklarında Konseye bu hava hakimdi. Toplantının açış, konuşma- sını oOGenel Sekreter Stikker yaptı. Stikker, dünya meselelerini ve bu açı- dan NATO'yu. ittifakın durumunu i- çine alan geniş bir rapor hazırlamış- t. Raporun Türkiye ve Yunanistan olan kısmıydı. konuşmasında bu konuyla ilgili ola- ittifakın Güneydoğu kanadının türk-yunan münasebetlerinin gergin- leşmesi sebebiyle zayıflamak tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğunu ve me- selenin Konseyde müzakere edilmesi gerektiğini belirterek, bu hususta Tür- kiye Dışişleri Bakam Erkinin bir mü- racaatı bulunduğunu söyledi. Stikker'in okonuşmasından sonra gündemdeki maddelere geçildi. Bundan önceki toplantılarda olduğu gibi gün- dem, gene iki ana maddeden müte- şekkildi : 1 — Dünya siyasi konjonktürü, 2 — NATO'nun meseleleri. Önce birinci maddenin müzakeresi- ne başlandı ve delegeler tek tek söz a- larak içlerini döktüler. Dışişleri Bakanı Batı- Doğu münasebetleri, Küba, Rusk, ikti- sadi abluka ve Güneydoğu Asyadaki karışıklıkları içine alan uzun bir ko- nuşma yaptı. İtalya Dışişleri Bakanı Guiseppe Saragat, silahsızlanma ça- lışmalarından, İngiltere Dışişleri Ba- kanı Richard Butler Malezya mesele- sinden, Batı - Doğu münasebetlerin- den bahsettiler, Erkin ise, daha çok Ortadoğu meselelerinden söz etti.. Bu arada dikkati çeken husus, söz alan hemen bütün delegelerin Kıbrıs ko- nusuna değinmeleri oldu. o Bakanlar, çok defa Erkinin sözlerini âdeta tek- rar ederek, ittifakın tesanüdünün, ger- ginleşen türk-yunan Oo münasebetleri sebebiyle bozulma tehlikesi ile kar- şı karşıya olduğunu söylediler. YURTTA OLUP BİTENLER Erkin hayli uzun bir konuşma yapa- rak NATO'nun görevlerinden, itfifa- kın tesanüdünden bahsetti ve: evletin münasebetleri ittifakı paralize edebilecek bir hale gelmiştir. Bunun sebeplerini incele- mek gerekir" dedi. Erkin daha sonra (o Yunanistanın tutumunu, Makarios ile aynı politika- nın benimsenişini, Türkiyenin hukuki yollardan yapmış olduğu teşebbüsleri, konunun ( Birleşmiş a, elişimini ouzun uzun nlattı ve NATO anlaşmasının birin ci maddesi çerçevesinde | İttifak tarafından 1956 bulunan "Üç yılında kabul edilmiş Akil Adam' 'raporunun, 87. madde- Erkin düşünüyor ve KIŞ ÖZ gümüş ise.. Akıl için yol birdir Ertesi gün görüşmelere Kraliçe Ju- liana'nın Parlâmentoyu açtığı Ju- liana Kışlasında devam edildi. Gizli olarak yapılan toplantıda üye devlet- ler sadece üç delege ile temsil edili- yorlardı. - NATO'ya üye devletlerin meselelerinin konuşulacağı toplantı- nın e diğer özelliği de, zabıt tutul- ası idi. Böylece, delegelerin daha sre çe konuşabilecekleri düşünül- müştü. Çarşamba günü öğleden sonra baş- lıyarak Perşembe günü saat 14e ka- dar devam eden görüşmelerin ağırlık merkezini Kıbrıs olayları ve buna pa- ralel olarak ii Yunanistan yi nasebetleri teşkil Söz alan Tü kiye Dışişleri Bakanı Feridun Geni sinin bu meselede tatbikini istedi. Erkinin ileri sürdüğü anlaşmanın bi- rinci maddesinde, "Taraflar, dahil o- labileceklert bilumum milletlerarası barışçı yollar ile halletmeyi taahhüd ederler" denilmektedir, o 1956 yılında kabul edilmiş olan ve anlaşmanın bi- rinci maddesinin tatbik suretini göste- ren raporun 67. maddesi ise şöyledir: "ilgililer arasında doğrudan doğruya çözümlenemeyen uyuşmazlıklar -ihti- saslaşmış teşekküllere sunulabilen hu- kuki ve iktisadi uyuşmazlıklar hariç- NATO dahilinde, diğer bir milletler- arası teşekküle başvurulmadan, ara- bulma usulüyle, halledilmelidir. “Genel Sekreter bazı ahvalde., bu uyuşmazlık- AKİS/7