ripsedi. Oynanan oyun —"Sezuan'ın iyi İnsanı"— doğru- sunu söylemek gerekirse seyircinin ilgisini, çekmiş bir "iş piyesi" değildi. Salon, oyun geceleri pek pek yarıya kadar ancak doluyordu. Gişe açıldı ve bekleşen kalabalık kuyruk yapıp bilet almaya başladı. Alan gidiyor ve kapı önünde biletleri peynir ekmek gibi önüne çıkana dağıtıyordu. Bu, gişe memurunun da gözünden kaçmadı. Parayla bilet alıp be- davasına dağıtanların elbet bir bildikleri vardı ki böyle yapıyorlardı. Nitekim o günün gecesinde bol keseden bi- let dağıtanlarla bedavaya konanların bildikleri (o ortaya çıktı. Alman şair ve tiyatro yazan Bertold Brecht'in yazıp, genç rejisör Beklan Alganın sahneye koyduğu «Sezuan'ın iyi İnsanı» nın temsili başladığında salonda çıt çıkmıyor- du. Fakat oyunun onuncu dakikasında sahneye üç çin tanrısı iyi insanı aramak için çıktıklarında sağda solda kıpırdanmalar, daha,sonra da mırıltılar ve yüksek sesle a onama başladı. Konuya göre, yeryüzüne inen üç tan- bütün aramalarına rağmen iyi insanı bir türlü bula- miyorlardı. Yollarını Sezuan şehrine düşürüyorlar, gece- yi geçirmek için bir dam altı arıyorlar, kimse kendilerine yüz vermiyordu. Tanrılar bayağı zor duruma düşüyolar, sonunda hileci saka yol göstericilik ediyor ve onları Shen Te'e götürüyordu. Birinci perde kapandığında fuayeye çıkanlar, yüksek sesle konuşup oyunu tartışanların işi daha da ileri gö- türdüklerini ve bir takım saklı niyetlerin suyun yüzüne fırlamaya hazırlandığını gördüler. Tartışma üç tanrının olmayacağı, tanrıların yeryüzüne inmeyecekleri üzeriney- Burada bir komünist kokusu ve parmağı vardı. Zaten Şe- hir Tiyatrolarının başına getirilen de Moskova eğitimli bir tiyatro kişisiydi. Milleti zehirlemek için ne yapıyor ediyor, kendisine benziyen yazarları ve aynalarını, bu- luyor, elindeki güce dayanarak bunların millet kesesinden ödenen vergilerle kurulu tiyatrolarda oynattırıyordu. ' Tam o sırada' telefon edilerek çağırtılmış üç em- niyet memuru fuayede güründüler. Topluluk, eski ve çok denenmiş bir taktiğe başvurdu ve başardı da. Polisler as- lında şikayet üzerine oyuna, oynatana ve (oynayanlara saldıran elebaşıyı almaya gelmişlerdi. Ama fırsatını bu- lamadılar. Topluluk hemen polislerin üzerine yürüdü ve asya ya ya. şa şa şa. türk polisi çok yaşa diye bağıra- rak gelenleri omuzlara aldılar. Bir grup polislere karşı bu oyalama taktiğini kullanırken bir başka grup da sa- londan içeri dalmış ve sahneye çıkardıkları arkadaşların- dan birine yeni bir salvo ateşe başlatmışlardı. Tiyatronun içi bir ana baba gününe dönmüştü Sahne ye çıkanlar durmadan konuşuyorlar, ellerinde tuttukları «Sezuan'ın İyi İnsanı» nın kitap haline getirilmişini se- yircilere göstererek «Bu yazar Moskovanın uşağıdır, Sta- lin armağanı kazanmıştır, bu oyun nasıl olur da Türkiyede sahneye konur ve oynatılır?» diye soruyorlardı. Polis, tam olarak duruma vaziyet ettiğinde iş işten çoktan geçmiş ve tiyatro oyunun ikinci perdesini oynaya- mamış, taşkın topluluk tiyatro dışında afişleri (o yırtmış, vitrinleri indirmiş ve «Sezuan'ın İyi İnsan» ile ilgili ne bulmuşsa ateşe vermişti. «Sezuan'ın İyi İnsanı» nın başına gelen bu, birinci olay değildir. Türkçeye Adalet Cimcoz eliyle çevrilen oyun, önce iki tap halinde basılmış ve çıktığı günlerde de komü- nizm propagandası yapıyor iddiası ile ihbar edilmiştir. Profesör Naci Şensoyun bilirkişiliğinde hazırlanan rapora göre böyle bir iddiaya oyunda rastlanmamış ve kitabın yayılıp satılması serbest bırakılmıştır. Şimdi ise,. tiyatro ilgilileri oyunun yeniden incelene- ceğini, propaganda var mı yok mu iyiden iyiye aranıp ta- ranacağını söylüyorlardı. Bu yersiz davranış yürürlükte- ki Anayasaya aykırılığı bir yana türk tiyatrosunda ilk olarak başa geliyordu. Tiyatro, sinema değildi ve bir çe- şit seçiciler kurulu durumundaki Edebi Heyet, eseri san- sür etme tiyatro değeri açısından inceliyorlardı. Gelenek buy demi ın İyi İnsanı» ile durum yeniden değişmiştir. Salı günü profesör Sulhi Dönmezer, Cemal Tukin ve doçent Ayhan önderden kurulu üçlü bir bilirkişi Şehir Tiyatrosuna geldiler, Kendilerine oynanan oyunu seyret- rettiler ve kararlarını verdiler: «Sezuan'ın İyi İnsan» bütünüyle komünizm propagandası yapmamakta ve türk ceza kanununun 142. maddesi şümuluna girmemektedir. Ni tekim karar bu olduğu için Sıkı Yönetim eserin tekrar oynanmasına izin verdli. "Sezuan'ın İyi İnsanları" za- feri kazandılar! Lokomotif - Bugünlerde vatandaşlarından en fazla mek tup alan hayır sahibi zenginimiz Vehbi Koçtur. Vehbi Koçun bir yuva sahibi olmak isteyen kimselere oyardım elini cömertçe uzattığının bir vesileyle açıklanmış olması Koç Müessesesini vatandaşların nezdinde Emlâk ove Kredi Bankası yanında ikinci bir kredi müessesesi ha- line getirmiştir âdise, garetelikrin "Çöp Meselesi", "Trafik oMese- lesi", "Genelevlerin Nakli Meselesi" ai bitmeyen me- seleleri arasına girmiş bulunan Lokomotif o Meselesiyle ilgili olarak Mecliste yapılan görüşmelerin bir o sonucu- dur. Değişik parti ve gruplardan milletvekili ye Senatör- ler tarafından yerilmiş olup lokomotif ihalesini (o şıpın işi General Electric'in üzerinde bıraktırmaya çalışmakla suçlanan Ulaştırma Bakanı Ferit Alpiskender hakkında Meclis Soruşturması isteyen önerge iki günlük müzake- relerden sonra reddedilmiştir. Ancak müzakerelerin mey dana çıkardığı gerçek Meclisteki bir takım Koçofillerin General Electric temsilciğine minnettar olduklarıdır. Bir apartman katını satın alabilmek için Koçun kefaletini sağlamış bulunan A.P. nin Bursa Senatörü meşhur İhsan Sabri Çağlayangille açıklamalar bu bakımdan san- sasyonel tesir yapmıştır Şimdilik bilinmeyen, Koçtan aynı şekilde "bir kü- çük yardım" isteyen vatandaşlarımızın içinde milletveki- li ve senatör, yahut bu çeşit bir kudret sahibi olmayan- ların "kat kefaleti" ni sağlayıp sağlayamadıklarıdır. Lokomotif Meselesine gelince, o devam etmektedir ve bunca maceradan sonra iki şirketin lokomotifleri a- rasında basının, umumi efkârın ve herkesin gözü önünde inandırıcı bir mukayese yapılmadan daha çok devam edecektir. AKİS/ 5