verilmesinin aleyhindeydiler. Buna rağmen, bir uyuşma sonu netice bunun aksi çıktı." Amerikalılar Batı Anadoludaki yunanlıların Osman- lı hakimiyeti altında kalmalarını hiç bir zaman ileri sür- memişler. Ama bunların Yunanistana katılmalarını da istememişlerdir. Amerikalı mütehassısların (Konferansın Yüksek Konseye sunulan Yunan Meseleleri Komisyonu- nun raporunda belirtilen teklifleri şu olmuştur: "Ame- rikan delegasyonu bu bölgelerin (Türkiyeden koparılıp alınmasına muhaliftir. Amerikan delegasyonu müstakbel türk devletinin bir manda devlerinin vesayeti altına Ko- nulabileceği tezini savunmuştur." Fakat Başkan Wilson bu görüşü kaale almamış ve Dörtler Konseyinin 13 Mayıstaki toplantısında yunanlı- ların 15 Mayısta İzmire çıkmasını kolayca kabul ettikten başka şunları da söylemiştir: "— İtalyaya Güney Anadoluda bir manda veririz. Yunanistan İzmir ile mütehassıslarımızın - aslında, sade- ce ingiliz ve fransız mütehassısların- üzerinde mutabık oldukları topraklarla Oniki Adayı alır. Aydın vilayetinin geri kalan kısmı için de bir Cemiyeti Akvam mandasının teşkilini ve. bu mandanın Yunanistana MERRENNİ teklif ediyorum." Bir teklif İngiliz ve fransız mütehassısların kabul et- tiğinden de ileridir. Zira Venizelosun tamamını istediği Aydın vilâyetinin sadece oObir parçasını yunanlılara ver- meyi ingiliz ve fransız mütehassısları kabul etmişlerdir. Clemenceau'nun yunanlıların büyük bir idare kudretine sahip olmadıkları yolundaki itirazını ise Başkan Wilson şöyle cevaplandırmıştır: "— Yunanlılar henüz modem bir millet muamelesi görmemişlerdir. Kendilerine güven göstermekle onları iyi yolda teşvik etmiş oluruz." Görülüyor ki İzmirin yunanlılara verilmesi hadise- sinde Başkan wilson şahsen karar almış ve kendi heye- tinin mütaleasını kulak arkası etmiştir. Böylece, aslında Türkiyeden toprak alınmasına muhalif oOolan Amerika Türkiyenin bir büyük parçasının Yunanistana gitmesinin alemdarlığını yapmıştır. Wilson'un bu davranışı, Veni- zelosun Başkan üzerindeki inanılmaz nüfuzunun netice- sidir İtalyanlar İzmirin Yunanistana verilmesinin aleyhin- de, amerikanlar Wilson'un ısrarıyla buna, taraftar.. Ya öteki iki Büyüğün, İngiltere ile Fransanın tutumu nedir? Bu tutumu en iyi gözler önüne seren vesika, Dörtler Kon- seyinin 21 Mayıs 1919'da yaptığı toplantının zabıtlarıdır. O toplantıya Lloyd George Anadolu hakkında bir plânla gelmiştir. O plân ve onun üzerindeki müzakerelerin hikâyesi önümüzdeki haftanın yazısının konusudur. Dört Büyükler: AKİS 20/28 Lyod George, Orlando, Clemenceau ve Wilson