AKiSİN YAZI SERİSİ: 4 Yunanlılar istemesini biliyorlardı Birinci Dünya Harbinden sonra yunanlılara İzmirin ve Batı Anadolunun büyük bir parçasının verilmesi Ve- nizelosun kurduğu propaganda mekanizmasının gayret- leri neticesidir, o Yoksa, Müttefiklerden bir çoğu buna tamamile aleyhtar olduğu gibi bir diğer kısmı da aklın- dan başka formüller geçirmekteydi. Venizelos iğneyle kuyu kazar gibi çalışarak böyle bir neticeye vardığın- dan İzmire çıkan yunanlıların yaptıktan mezalimin bü- tün dünyada sert tepkiler uyandırması kumaş giritliyi can evinden vurulmuşa döndürmüştür. Hadisenin mâ- nasını ve mahiyetini, Venizelos için ifade ettiği önemi anlamak için önce tamirin ve Batı Anadolunun yunan- lılara nasıl verildiğinin hikâyesini, bilmek, lâzımdır. Gerçi 1915 yılının Şubat ayı sonunda Paristeki yu- nan maslahatgüzarı Sisilyanos Atinadaki Dışişleri Ba- kanlığına şöyle bir telgraf çekmiştir: "Clemenceau'nun bana bizzat ifade ettiğine göre kendisi, fransız hüküme- tini yunanlıların İstanbula yerleştirilmesi yolunda bir sa- rar almaya teşvik etmektedir." Ama tarih Çanakkaleye bir sefer yapılması tarihidir ve İttifak devletleri Yuna- nistanı da bu sefere dahil etmek için her şeyi bol kese- den vaad edecek haldedirler. Üstelik Kral Konstantinde o sıalarda, Venizelosun bütün ısrarlarına rağmen harbe Müttefiklerin yanında girmeyi reddetmiştir ve batı mem- leketlerinden büyük bir kısmının umumi efkarını Yuna- nistanın aleyhine çevirmiştir. O bakımdan 1918'de hava men tamamile değişiktir. Harbin sonunda yunanlıların İzmire ve Batı Anado luya yerleşmelerinin aleyhinde olan bir müttefik vardır: İtalya Fransa böyle bir ihtimali iyi gözle görmemektedir. Amerika Türkiyenin bölünmesini değil, manda altına so- kulmasını istemektedir. Venizelosun tezine yakınlık gös- teren tek müttefik İngiltere ye onun Başbakanı Lloyd George'dur. İsteyenin bir yüzü... pg rağmen Venizelos 30 Aralık 1918'de Paristeki Ba- rış Konferansına Yunanistanın taleplerini resmen bil- dirdi. Bunların içinde en önemli yeri İzmir ile Batı Ana- dolu tutmaktaydı. Venizelosun bildirdiğine ogöre bütün Küçük Asyada 000 yunanlı vardır. Bunların 1.013.195 tanesi Batı Anadoluda yaşamaktadır. yunanlıların "Batı Anadolu' dan anladıkları bölge şudur: Marmara denizi üzerinde İzmit, Mudanya, ve Bandırma; Çanakkale Boğazının do- ğu sahili; Egede Ayvalık, İzmir, Efes, Bodrum, Marmaris: içerde ise Bursa, Balıkesir, Edremit, Bergama, Manisa, Aydın, Nazilli, Denizli, Söke ve Sir Bazil Zaharoffun doğ- duğu Muğla. Fakat Venizelos mütevazidir. Bütün bu bölgeyi iste- memektedir. İstediği yerler Bandırma, Balıkesir ve hemen tamamile türk olduğunu kabul ettiği Denizli hariç Aydın vilâyetinin tamamıdır. Venizelosun lisanında İzmir, Ay- dın vilâyetinin bir parçasıdır. Bursa ile Mudanya Türki- yeye lütfedilmektediri Çanakkale ile İzmit ise İstanbulun statüsüne eş bir statüye sahip olacaklardır. ine istedikleri Anadolu parçasının bir Marmara, bir de E; üzerinde sahili bulunacaktır Yunanlıların rakkamlarına göre bu bölgede 818.221 yunanlı, buna mukabil 1.017.398 türk vardır. Yani türk- ler yunanlılardan gene de bir miktar fazladırlar. Yunan- lılara 80 bin yahudi ve yabancı ile 23.500 ermeni ve ikibin bulgar eklendiğinde de türkler azınlıkta kalmamaktadır- lar. Kurnaz giritli bu açıklamasına şu şerhi koymakta- dır : "Ancak Rodos ve Oniki Ada bu bölgenin coğrafya ve ekonomi bakımından bir parçasını teşkil etmektedir. 1912'- de orada bulunan 370.138 yunanlı ile 24.652 türk hesaba katıldığı takdirde oOyekün 1.188.359 yunanlıya (karşı 102.050 müslüman olmaktadır." Ece, böyle olunca bu bölgenin A ai verilmesi en basit hakşinaslık icabı haline geliyordu Venizelos talebinde, Yunanistanın ein bölgenin Anadoludan apayrı bir bütün teşkil ettiğini ilâve etmekte ve ora halkının ruhen yunan olduğunu da söylemekteydi Halbuki Venizelosun rakkamları bir taraftan ziyade- siyle mübalâğalıdır, diğer taraftan bunlara temel olan istatistikler 1914'ten önceki istatistiklerdir. Bunu bildiği için kurnaz giritli talebinde şunları söylüyordu : "Birinci Dünya Harbi boyunca türkler 700 bin ermeniyi ve 300 bin yunanlıyı yok etmişlerdir. Şimdi Barış Konferansı bu za- vallı halkın arta kalanım gene bir takım reform vaadle- riyle avutarak osmanlı boyunduruğu altına tekrar nasıl gönderebilir? Sonra unutmamak lâzımdır ki 1914 ile 1916 arasında türk hükümeti 450 bin yunanlıyı hudut harici et- miştir ve bunlar geçici olarak Yunanistanda yaşamakta- dırlar. Başka bir kaç yüzbin yunanlı ise içeriye sürülmüş- ler ve orada çoğu ölümle karşılaşmıştır. Hayatta kalanla- rın yurtlarına iadesi ve ellerinden alınmış topraklarının kendilerine geri verilmesi buralardan osmanlı hakimiye- tinin mutlaka kalkmasını gerektirmektedir." Buna mukabil Venizelos "cömertçe bir teklifte bu- lunmaktadır: Yunanistanda kalacak topraklardaki türk- lerle Türkiyede kalacak İç Anadoludaki yunanlıları mü- badele etmek kaabildir. Bunun Türkiyeye bir de fayda- sı olacaktır: Türkiye halkı sadece müslümanlardan iba- ret olacaktır! kurmaz giritlinin avukatlığını Barış Konferansında hemen itibar görmedi. yaptığı teklif İlk patırdılar V enizelosun taleplerine karşı ilk tepki, beklenileceği gi- bi İtalyanlardan geldi. İttifak devletleri 28 Nisan 1915 Londra ve 19 Nisan 1817 Saint-Jean-de- Maurlenne and- laşmalarıyla Antalyayı ve İzmir bölgesini İtalyaya ver- mişlerdi: Yani Anadolunun bir parçan, iki devlete birden peşkeş çekilmiştii İtalyanlarla yunanlılar arasında bir soğuk harp hemen başladı. Ancak Harbin sonunda hemen hiç bir Müttefik İtalyadan yana değildi. Venizelosun işi- ni büyük nisbette bu kolaylaştırdı. 12 Aralık 1918'de, yani Venizelosun yunan talepleri- ni Barış Konferansına bildirmesinden önsekiz gün önce Corriere d'ltalia tamirdeki muhabirine atfen bir haber verdi. İzm'ire bir ingiliz subayı, Binbaşı Dickson gelmiş- ti, şehir hemen bayraklarla donanmıştı. Bayrakların çoğu yunan bayraklarıydı. Yunanlılar asılan İtalyan bayrakla- rını yırtınışlardı. 13 Aralıkta, bu haberi tefsir eden Tem- AKİS 17/25