Günlerin getirdiği Yurttan Tiyatro Geride bıraktığımız haftanın başındaki pa zartesi günü İstanbuldaki resmi ve özel tiyatroların kapı larıyla vitrinlerimle irili ufaklı dövizlerde "Bu ülkeyi geri ciler yönetiyor", "Hangi devirdeyiz?", "Burası Faşist İs- panya değil". "İstanbulun kötü insanı Sezuan'ın iyi İn- sanını susturdu" sözlerini okuyanlar pek şaşırmadılar. Olay, bir önceki gece, pazar gecesi Şehir Tiyatrosu Tepebaşı bölümünde oynanan bir oyun sırasında patlak veren karışıklıklarla ilgiliydi. Berthold Brecht'in "Sezu- an'ın iyi insanı" adlı oyununun temsili sırasında sayıla- rı hayli kabarık bir gençler topluluğu, oyunu, birinci perde kapanır kapanmaz önce fuayede, sonra da fırla- yıp çıktıkları sahnede protesto etmişler, oynayanların da, oynatanların da komünist olduklarını bağıra çağıra ilân etmişlerdi. Topluluk bununla da yetinmemişti, «Se- Akisler zuan'ın iyi İnsanı» nın afişlerini buldukları yerde yırt- mışlar, oyuna alt resimlerin asılı olduğu vitrini indirerek afişlerle birlikte ei vermişlerdi. Ertesi günü Milliyet, Cumhuriyet ve Dünya olaya birinci sayfalarının baş kö- şelerinde yer akn Tercüman, Yeni Sabah ve fikir- le uzak yakın herhangi bir ilgisi olmayan Hürriyet kenar köşede göstermeyi daha «hesabi» buldular Gökhan Beğin kendince muteber size Yeni İstan- bul ise, hareketin kişilerini «hassas», hareketi de «hassa- siyet" le mühürleyiverdii. Her şey ılık, yazdan kalma bir güneşli havayı sür- düren pazar gününün öğleden sonrasında başladı. Şehir Oyuncu — Rejisör Beklan (Algan gençlerle "Sezua'ın AKİS/4 iyi İnsanları”