YURTTA OLUP BİTENLER sa Makarios, andlaşmaların bugün de- ğiştirmek istediği hükümlerine o Za- man hiçbir önemli itiraz yapmamış- tır. Kıbrıs rumlarının bu temelsiz id- dia ve istekleri (oOGüvenlik Meclisinde dinleyecek kulak bulamazken, Türki- yenin söyledikleri temsilcilerin çoğun- luğu tarafından anlayışla ( karşılandı. O kadar ki, son günlerde batılı iki bü- yük dostuyla ayrı davranışlarda bu- lunmayı kendine bir dış politika, ilkesi yapan Fransa bile bu konuda İngilte- Garanti andlaşmasının temel olduğu- nu söyledi ve Meclisin milletlerarası andlaşmaları ne değiştirmek, ne de yorumlamak o yetkisi olduğunu hatır- lattı. İşte Güvenlik Meclisinin beş geçi- ci üyesi - Brezilya, Bolivya, Fas, Fildi- şi Kıyısı ve Norveç - tartışmaların bu çıkmaza girdiği bir sırada işe karıştı- lar ve uzlaştırıcı bir karar tasarısı ha- zırlamaya karar verdiler. Bu hafta- nın başında ana çizgileri (açıklanan bu tasarının önsözünde, o Birleşmi Milletler (oOAndlaşmasının milletlerin bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygıyı gerektirdiği, o anlaşmazlıkların çözülmesinde kuvvete (o başvurulmasını önlediği kaydedildikten sonra ,Zürih ve Londra anlaşmalarıyla 1960 Garan- ti Andlaşmasına atıf yapılıyordu. Bun- dan sonra sıralanan maddeler U Thant plânının hemen hemen tıpkısı sayıla- bilirdi. Adaya bir milletlerarası kuvvet gönderilecek, İngiliz Devletler Toplu- luğu ve bazı tarafsız devletler askerle- rinden kurulacak bu Adada larla türkleri devamlı bir statü etra- fında anlaştırmaya çalışacaktı. Sirkatini söyleyenler B“ geçici üyenin tasarısı ilgililere a- çıklandığı zaman ilk önce olumlu tepkiler yarattı. Nitekim haftanın ortasında Çarşamba günü Beşli karar Güvenlik Konseyine geldi ve görüşül- meğe başlandı. Teklif, 4. bendi hariç, ittifakla kabul edildi. 4. bentte, Ada- da sükünu ve barışı temin edecek as- Birleşmiş, Milletler askeri ol- verilmesi istenmekteydi. Rusya, Çekos lovakya ve Fransa bu bende çekimser ey kullandılar. Karar çıkınca U' Thant o Kıbrısa gönderilecek kuvvetin temini için te- maslara başladı. AKİS/8 İsmet İnönü Adım doğru atılınca... karar piskopos türkleri | yıl- Birleşmiş alınırken, Makarios da dırmak için giriştiği anayasaya ay- kırı davranışlara bir yenisini da- ha ekliyordu. Makarios, geride bırak- tığımız hafta içinde, bütün dünyayı önce şaşkınlığa, sonra kızgınlığa odü- şüren bir açıklama yaparak, Adadaki Milletlerde bu iğe yandan Adada Papandreu Blöf rum polislerin sayısını iki binden ye- di bine çıkarmaya karar verdiğini bil- dirdi. Başka bir deyişle, Adada beş bin rum silâhlandırılacak ve türklerin pe- şine salınacaktı. Aslında bu, zaten var olan bir durumun açıkça tanınmasın- dan, şimdiye kadar başıbozuk silâhlı rumların şimdiden sonra polis ünifor- ması altında türklere karşı yönetil- mesinden başka birşey o sayılamazdı. Ancak bu, hem siyasi, hem de hukuki bakımdan çok talihsiz bir adım oldu. Makariosun bu kararı dünya kamu o- başka batılı basında hemen Makariosu eleştiren yazılar yayınlandı. Fakat sa- kallı politikacı, kös sesi dinlemişti. Bü- yük bir inatla, kendi sonunu hazırla- yan yolda yürüyordu. Akıl yaşta değildir jr bu durumdayken e Kıbrıs ramları üzerinde (o bü; bir nüfuz sahibi olduğu şüphe götürmeyen Yu- n hükümetinin Makariosu bir tara- fa çekerek ona doğru yolu göstermesi- ni isterdi. Sağduyu, Makariosa, Kıb- Rıs türklerinin basit bir azınlık duru- muna düşürülemeyecek nitelikte oldu- gunun, Türkiyenin şimdiye kadar bü- yük bir sabırla bu gerçeğin anlaşılma- sını beklediğinin, Türk hükümetini milletlerarası andlaşmaların kendine tanıdığı müdahale hakkını kullanma- lunduğunun anlatılmasını gerektirir- di. Oysa Yunan hükümeti, haftanın başında yaptığı bir dizi talihsiz davra- nışla, akıl ve sağduyudan çok duygu- ların etkisi altında olduğunu göster- miştir. Atmadan alınan haberlere bakılır- sa, Yunan Başbakanı Papandreu Ba- tlı bir memleketin diplomatik temsil- cisiyle yaptığı bir görüşmede, Türkiye- nin Kıbrısa yapacağı herhangi bir müdahaleye misillemede bulunacağım belirtmiş ye Türkiyeyi desteklediği için Amerikayı da protesto etmiştir. Yunan Dışişleri Bakanı Kostopulos da ,aynı gün Türkiyenin Atinadaki Büyükel- çisi Nedim Veysel İlkini kabul ederek, Türkiye Kıbrısa müdahale ederse Yu- nanistanın buna seyirci kalmak şöy- le dursun, bizzat karşı müdahalede bu- lunacağını bildirmiştir. Bundan baş- ka Yunan hükümeti bütün askeri bir- likleri alarm durumuna da getirmiş Türkiye ,İngiltere ve Birleşik Amerika aleyhine yapılan öğ- renci gösterilerinin sayısı, sayılamaya- cak kadar çoğalmıştır.