— Gelir ve kurumlar vergilerinde yapılması DE tadilat — Su ürünleri kanun tasarısı hak- kında Oda aörüşü, — 624 sayılı yabancı sermaye ka- nunu hakkında tedbirler 1961 - 63 yılları ortalama hadisi nispetleri; — Piyasa raporu, — Ticaret Odasınca alınan ve ri- ayeti mecburi mesleki kararlar, — Oda faaliyetlerine ait rapor. Vergi sistemi ile ilgili ra- por ve Kaldor Raporu — Gümrük Kanunu tasarısı hak- kında muhtıra vardır. 1963 yılında henüz yıl sonu gelme- mesine rağmen, faaliyet daha da geniş olmuş, şimdiye kadar 12 rapor yayınlan mıştır. Hepsi birbirinden önemli ko- nulara temas eden raporlar şunlar- kâr dır: — Bölge lâboratuvarları tesisi ve kalite kontrolü, — Ticaret Bakanına sunulan ve piyasa ihtiyaçlarını belirten muhtıra, elir ve kurumlar vergileri hak- kındaki görüşler, — İstanbulda döküm sanayii araş- tırması, — Sosyal Sigortalar kanun tasarısı üzerinde yapılan çalışmalar. 2490 sayılı arttırma eksiltme, i- hale kini nel vergi reformuna karşı yö- netilen tenkitlere cevaplar, — İnşaat malzemesi piyasası hak- kında rapor, — Nebati da rapor, — al aylık faaliyet raporu, — Marmara ve Trakya Bölgesi bağ- cılık ve şarapçılığı, yağlar piyasası hakkın- — Onuncu Kota çalışmaları... rına aralıksız devam etmekte, hem it- halât, hem ihracat konularını ince- lemektedir. Bu konulardan başka 1963 yılı i- çinde ihraç mallarımızı genel olarak ele alan ve bu malların tanıtımını yapan bir rapor yayınlacaktır. Bundan başka vergi sistemi ile kalkınmanın münasebetleri hakkında enteresan bir etüd de baskıya veril- miş durumdadır. Bu neşriyatın daha da fazlalaşma- ması için hiç bir sebep yoktur. Ancak, yayınların basılması için matbaa bu- lunamamaktadır. Bundan bir müddet önce Ticaret Odası matbaa kurmağa teşebbüs etmiş, fakat Oda Meclisin- deki matbaacıların Ve ile bu iş re- alite edilememişti. Ancak Odanın bir matbaaya sahip olması er geç tahak- kuk edecektir. O zaman bu neşriyatın hiç olmazsa üç misline varacağı mu- hakkaktır. Sınai Mamul İhracatı Fasih İNAL ziranın sonlarına doğru Büyük Millet Meclisinden bir kanun çıktı. Eko- omik mevzuatın Mecliste kabul edilmesi bakımından cidden talihli olan kanun, mamüllerimize ihraç imkânı sağlamak için yapılacak vergi iade- leriyle ilgili olarak Bakanlar Kuruluna yetki vermekteydi. Kanunun 27 Haziranda vim edilmiş olmasına karşılık, mesele, bir hay- li eskiye dayanmaktadır. AKİS'te de evvelce yazıldığı gibi, sınai mamulle- rin ihraç edilerek memlekete döviz sağlanabilmesi için birçok memleketlerde yi gibi, için evvelce bir alınan vergilerin iadesi gerekmektedir. kanun çıkarılmış ve imalât esnasında sağlama İN li vergilerinin iadesi prensibi kabul olunmuştu. Fakat bu vergi- nin iadesi o kadar m muazzam, formalitelere dayanıyordu ki, sanayiciler ihra- cat il . vazgeçmeyi daha kârlı buluyorlardı. zun çalışmalardan sonra - Burada bilhassa tekstilcilerin mm edi ri faaliyeti belirtmek lâzımdır - nihayet 261 sayılı kanun kabul edi unda İhracatın sağlanabilmesi için ihraç fiyatlarındaki vergi, resim, harç ve bei tesisler icra eden sair mükellefiyetlere muaflık veya istisna- lar koymağa veya iade suretiyle gerekli li ihdas urulu değiştirmeler yapmağa kanlar asına etkili bulunmaktaydı. u kon da alınacak kararlar yayınlandıkları e he yürürlüğe girmekle beraber, üç ay içinde yasama organının tasdikine sunulacaktı. Şimdi bu kanundan ne anlıyorsunuz? Bizce, yasama organı aşağı yukarı demek ister ki, "Allah aşkına, sınai mamullerimizin ihracını sağlamak için ne lazımsa yapın. Tek, memlekete döviz gelsin. Yetki mi? Size istediğiniz yetkiyi veriyoruz. Alacağınız karar- ları da kabul etmeği şimdiden taahhüt ediyoruz h, bu kadar geniş yetkiyi verdikten sonra zannederiniz ki eh kısa za- manda gerekli kararlar alınacak ve şakır şakır ihracat bağlıyacak - böyle zanneden ve ilerde risturndan istifade edeceğini umarak ihracat yapan bir- kaç sanayici şimdi dövünüp durmaktadır -. 27 Haziran, 27 Temmuz, 27 Ağus- tos, 27 Eylül, 27 Ekim... Aradan dört ay geçti. Bakanlar Kurulu bu konuyu görüşecek, gerekli tedbirleri alacak, ka lağanak da, cak... memleket döviz sıkıntısından kurtu Ne diyelim bilmem ki?- Tüccar kâtibi okulu u faaliyetlerin yaraşıra, tacire Ti- Baret Odası tarafından yardımcı e- leman yetiştirmek üzere bir meslek o- kulu kurulması için hazırlıklar iler- lemektedir. Ortaokul mezunlarını alacak okul - kurs değil - tek kelime ile ifadesi gerekirse “tilecar kâtibi" yetiştirecek- tir. Piyasada, bunun ne muazzam bir ihtiyaç olduğu her türlü İzahtan uzak- tır. Bankada bir akreditif nasıl açı- ır, gümrükte muamele nasıl takip e- dilir, muhasebe defteri nasıl tutulur? Bunun gibi ufak tefek ve hakikaten "kâtip" denilen adamlar tarafından yürütülen işler için (o şimdiye kadar personel yetiştiren bir müessese yok- tu. Tacire yardımcı eleman yetiştirme- ihracat bağlıyacak re meslek okulu bu ihtiyacı karşılayacak bir mahiyet arzetmektedir. başka ütün bu anlattıklarımız et Odalarının memleketlerde. kilde Lim gözönüne alınacak o- lursa, İstanbul Ticaret Odasının bu çalışma sistemi bayağı önem kazan- maktadır. dalar - yalnız ticaret ve sanayi o» dalan değil, mimar odaları, mühen- dis odaları, esnaf odaları- eğer çalış- malarını bu şekilde fikri rin yö- Messi olurlarsa, hem Hükümetin e- konomik bakımdan faaliyetini kolay- İaŞndglea, hem de iş alemindeki geniş bir boşluğu kapatabileceklerdir. AKİS/15