her fırsatta işaret ettiler. Gerçi bu ko- nuşmalardan bütün siyasi partilerin Planı aynı açıdan gördükleri ve aynı şekilde anladıkları mânası çıkarılamaz ama, bir yıllık bir icraattan sonra kal- kınmanın plansız tahakkuk edemiyece- ği gerçeği artık bütün politikacıların kafalarına yerleşmiş (bulunmaktadır. Siyasi parti sözcülerinin bu sözleri doğ- rudan doğruya halkın kanaatinin bir ifadesidir. 1961 seçimlerinden bu yana ekonomik sahada hissedilen ilerleme, kredi ve iş hacmindeki gelişme, planın özel sektörü yokedeceği propaganda- sını tesirsiz bir silâh haline getirmiş ve bundan bir kaç ay öncesine kadar bu görüşün şampiyonluğunu yapan partiler tam bir tornistanla selâmeti hiç değilse zahiren plandan yana gö- rünmekte bulmuşlardır. Bu başarıda şüphesiz en büyük pay, Devlet Planla- ma Teşkilâtına aittir. Başta Müste- şar Ziya Müezzinoğlu olmak üzere, bü- tün Plancılar hiçbir siyasi tesir altın- da kalmaksızın, teknik adam hüviyet- lerinin gerektirdiği âzami titizlikle me- selelerin üzerine o eğilmişler Ve daha önce hazırlanmış bulunan 5 Yıllık Kal- kınma Planının eksiksiz uygulanması için bütün güçlerini ortaya koymuşlar- dır. Bir yıl kadar süren son derece yo- gun bir çalışma devresinin sonunda 1963 Uygulama (o Programı hazırlan- mış, ilk altı aylık tatbikat sonuçları kesin bir rapor haline getirilmiş, bu sonuçlara dayanılarak 1964 Uygulama Programı tamamlanmış ve bir kopyası Konsorsiyuma sunulmuştur. Böylece, 1964 Bütçesinin programa göre hazır- lanması da- Geçen yıl 1963 programı ancak bütçenin Mecliste kabulünden sonra tamamlanabilmiş ve bu sebep- le tatbikatta hayli güçlüklerle karşıla- şılmıştır - mümkün olabilecektir, Düşman Kardeşler pisi kalkınmanın ikinci adımını teşkil eden 1964 Yılı Programının hazırlanması Plâncılar için hiç de ko- lay olmadı. Ağustos başlarından Eylül ortalarına kadar devam eden Yüksek Plânlama Kurulundaki müzakereler sırasında programın özellikle finans- man meselesi çözümü son derece çetin bir problem teşkil ediyor ve tatbiki için gerekli ek finansmanın miktarı hususunda görüş birliğine varmak bir türlü mümkün olmuyordu Plâncılar programın 1963 yılı ilk altı aylık uy- gulamasından elde ettikleri mi. dayanarak bu miktarın 900 milyon li- rayı bulacağını ileri sürüyorlar, Mali. ye Bakanlığı yetkilileri ise bir “finans- man açığını kabul etmekle beraber, bunun en fazla 300 milyon lira civa- rında olacağını iddia ediyorlardı. Ön- celeri her iki taraf da görüşlerinde görüşmeler ilerledikçe hava kendiliğin- den yumuşadı. Başbakan İsmet İnö- nünün de aracılığıyla her iki tarafın görüşlerini bir noktada birleştirmek mümkün Maliyeciler, Devlet Plânlama Teşkilâtının sürdüğü 940 milyon liralık ek finansman ihti- yacını kabul etmiş, Plâncılar ise bu munzam gelirin kaynakları hakkında- ki görüşlerinden makul ölçüler içinde bir fedakârlığa razı olmuşlardı. Böy- lece bir ay kadar devam eden müzake- YURTTA OLUP BİTENLER pesimist de değiliz. (Biz sadece Besi- mist - Bu son terim Müezzinoğlunun buluşudur ve Plânlama uzmanlarından Besim Üstüneli kaydetmektedir - olabi- liriz" ai ve gülümseyerek sözlerine devam etti " — Müzakerelerin bu kadar uza- mış olması Hükümetin samimiyetini gösterir. Program hiç üzerinde durul- madan iki günde kabul edilseydi Plâ- nın tatbik edileceğinden şüpheye dü- şerdim." Rakamların dili Bi girişten sonra başlıca beş bölü- me ayrılan 1964 programına göre, ö- Plânlama Dairesi Paçalar reler sonunda iki uç görüş bir potada kaynaştırılmış ve meseleye mutedil bir hal çaresi bulunmuş oluyordu. Aslında anlaşmazlık iki teşekkül a- rasında periyodik olarak yılda iki de- fa tekrarlanan bir fikir tartışmasın- dan başka birşey değildir. e Tartışma, gerek Plâncıların, gerekse Maliyecile- rin en iyi yolu bulma çabasından doğ- maktadır. Nitekim haftanın başların- da Salı günü Devlet Plânlama Teşki- lâtı Müsteşarı Ziya Müezzinoğlu, ken- disiyle konuşan bir AKİS temsilcisi- ne : "— Biz birer teknik adam olarak hiç bir zaman optimist olamayız. Ama başkanları bir arada sıvanırken nümüzdeki yıl Plânın tatbikinde da- ha çok geri kalmış bölgelerdeki sağ- lık, eğitim, yol, içme suyu gibi temel hizmetlere öncelik tanınacak ve yatı- rımların ağırlık merkezini tarım, kim- ya, petrol, enerji, turizm ve petro-kim- ya gibi sahaları teşkil edecektir. Programda ana hedefler dört mad- de halinde ifade edilmektedir. Bunlar t a) Ekonomiyi yüzde 7 oranında ge- liştirmek: Bu kalkınma hızı ekonomi- nin genel dengesini, özellikle fiyat is- tikrarını bozmadan gerçekleştirilecek ve gayrisafi milli hasıla 58 milyar 700 milyon liradan 62 milyar 800 milyon liraya çıkarılacaktır. AKİS/11