Ss O Ss Y Nüfus Kapıyı çalan korku: Açlık! Üniversiteli Kadınlar Derneği oAn- kara Şubesinin geçen hafta için- de Sosyal Hizmetler Enstitüsünde tertiplediği seminer çok ilginç oldu. Seminere Ankaradaki muhtelif der- neklerle, Sağlık Bakanlığının misafi- ri olarak Ankarada bulunan ve "Ai- le Plânlaması" hakkında ilgililerle muhtelif temaslar yapan amerikan Pathfinder ana çocuk sağlığı teşkilâ- tı temsilcileri Mr. ve Mrs. Zuroski davet edilmişlerdi. e Aile Plânlaması, yâni bizde "Doğumun Kontrolü" de- A L H ğguran ana, sağlığını kaybeder. Tıb- bın ortaya koyduğu en basit gerçek, doğumlar arasında en. az iki yıllık bir fasılanın bulunmasıdır. Bu olmaz- sa, ananın hayatı tehlikeye girer. Yeryüzünde süratle artan nüfus, insanlığı 2000 yılında açlık tehlike- siyle karşıkarşıya bırakacaktır. Bu- gün bile insanların büyük bir kısmı fena gıda almakta veya aç kalmak- tadır. 2000 yılında dünya nüfusu 6 milyara, yâni bugünkü nüfusun iki misline çkınca, mesele, içinden çı- kılmaz bir hal alacaktır. Türkiye de, nüfusu süratle -yüzde 3- artan mem- leketler arasındadır. Bu nüfus artışı Doğum yapan bir kadın Doğurmak kolay, nilen mesele üzerinde otuz yıldır a- raştırmalar yapan ve bu konu ile il- gili olarak bir yıldır dünya gezisine çıkmış bulunan Zuroski'ler, seminere katılan muhtelif dernek temsilcileri- ne Aile Plânlaması hakkında bilgi verdikten sonra, soruları cevaplandır- dılar Ardından, muhtelif derneklerin müşterek hareketini sağlamak amacı ile bir hazırlık komitesi seçildi. Bu komite, Türkiyede Aile Plânlaması- nın gerçek mânasını, anlatacak ove bununla ilgili kanunun çıkmasını sağ- lamak üzere Parlâmentoyu etkisi al- tında tutmaya çalışacaktır. Mr. Zuroski'nin anlattığı gibi, bu gün Türkiyede de, tıbbın ilerlemesi sonucu, ölüm nispeti azalmıştır. An- cak ana sağlığı için henüz ileri bir adım atılmış değildir. Çok çocuk do- AKİS/32 bakmak güç birçok memleketlerde olduğu gibi Türkiyede de kalkınmaya mâni ola- cak güçtedir. Mr. Zuroski, Mısın misal olarak aldı. Anlattığına göre, Assuan Bara- jı 1970 yılında hizmete girecek ve fazladan 2 milyon dönüm toprağın ekilmesini o sağlıyacak, omemleketin kalkınmasına büyük çapta yardımcı olacaktır. Fakat bu hesaplar yapılır- ken, nüfus artışı dikkatte alınmamış- tır. Bugün ise Mısırın nüfusu öyle artmıştır ve artmaktadır ki, Assuan Barajının sağlıyacağı fayda, bu nü- fus artışı yanında sıfıra düşmüştür. Türkiyenin, nüfus artışı karşısın- da bir tarım meselesi, bir de eğitim meselesi vardır. Eğer Aile Plânlama- sı usülü ile- bu şuursuz nüfus artışı AY AT durdurulmazsa, Türkiye, doğan ço- cuklarına yiyecek ve okul, öğretmen bulmakta tarifsiz bir güçlükle karşı- laşacaktır. Aile Plânlaması nedir? AS Plânlamasına Doğumun Kon- trolü ismini vermek büyük bir yanlışlığa yol açmakta ve Aile Plânlamasının anlamını değiştirmek- tedir. Aile Plânlamasından maksat, aileyi isteyerek ve istediği ozaman çocuk sahibi yapmak ve böylece, go- cuğu daha iyi bir şekilde ve topluma daha yararlı olarak yetiştirme *imkâ- nını sağlamaktır. Daha da önemlisi, ananın sağlığını, ailenin mutluluğunu korumak, babayı kaldıramayacağı bir maddi ve mânevi yükten kurtarmak- tr. Aile Plânlamasını uygulayan bir aile şu kadar veya bu kadar çocuk yapmakla tahdit edilmemektedir. Aile gene istediği okadar, gücünün kaldırdığı kadar çocuk yapacak, fa- kat istemediği zaman, zoraki çocuk yapmaktan kurtulacaktır. Aile Plân- laması, anayı kriminel düşüklerden, ana için çok tehlikeli olan kürtajlar- dan da koruyacaktır. Çünkü Aile Plânlaması, kadına ve erkeğe korun- mayı öğretir ve kürtaja karşıdır. Batı Avrupa ve Amerika Birleşik Devletlerinde, orta sınıf denilen en- telektüel sınıf iyice teşekkül (o etmiş olduğu için, bu ülkelerde Aile Plân- laması kendiliğinden, uzun yıllardan beri uygulanmaktadır. Aile, istediği zaman, bütçesinin ve ananın sıhhati- nin kaldıracağı kadar çocuk o yap- maktadır. Bunun için bu memleket- lerdeki nüfus artışı normal seviyeyi hiç aşmamıştır. Halbuki dünyanın di- ger ülkelerinde durum böyle değildir. Buralarda orta sınıf, yâni çocukları için çok şey isteyen, iyi ve sıhhatli yaşamaya önem veren insanlar azdır. Bunlar alabildiğine çocuk yaparlar. Bunun içindir ki bu ülkelerde devlet- ler Aile Plânlamasını kalkınma programlarının vazgeçilmez bir par- çası olarak ele almışlardır. Ana ve çocuk sağlığı merkezlerinde analara Aile Plânlamasını öğretmektedirler. Aydınların bu meseleyi ele almaları, Aile Plânlamasını halka gerçek mâ- nası ile anlatmaları şarttır. Yalnız, Aile Plânlamasının büyük kitlelere mal edilmesi de gerekmektedir. Yok- sa, çocuk kaldıracak aileler az ço- cuk sahibi olur, geniş kitleler alabil- diğine doğurur ve bu hal, arzu edi- lenin tam tersini meydana getirir. İki yıl önce, henüz Aile Plânla- ması Plâna girmeden önce, bu konu- da bir panel konferans tertipleyen