3 Haziran 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 18

Eden gelen B-' günlerde, Toprak Reformu öne- minde bir konu daha Parlâmen- tonun önüne geliyor. Bu vesileyle arkamıza dönüp te şöyle bir baktığı- mızda Türkiyenin temel meseleleriy- le alâkalı bir çok noktada hukuk, kanun ve düzen taşlarının konmuş Olduğunu görmemek imkânı yoktur. Bundan sadece üç yıl önce, gay- ret ve çabalar insan hak ve hürri- yetlerini yolunu şaşırmış bir (o gafil- ler ognıpunun elinden kurtarmak hedefine yöneldiği sırada birer tatlı hayal olan hususlar bu Hükümetin teklifi olarak bu Meclisten geçmiş- tir. Bunlar, Demokrasiye karşı olan tatlısu aydınlarının "Politikacılar bunları asla gerçekleştiremez” de- içinde yapılmıştır. Tarım gelirlerin- den vergi bu sistem içinde alınmaya başlamıştır. Grev ve lokavt, sendika- lar, toplu sözleşme kanunları bu sistem içinde çıkarılmıştır. Plân bu sistem içinde devletin çerçevesi hali- ne getirilmiştir. £ Yarın Toprak Re- formu, gene bu sistem içinde başla- yacaktır. Onu, ihtiyacımız olduğun- da herkesin ittifak ettiği oreformlar mutlaka takip edecektir. Zira gidiş, o gidiştir. Şimdi, yapılanları az veya çok bulmak, bunları ortada veya ortanın sağında, solunda görmek kabildir. Mecliste bir gupun, bu çalışmalara nasıl heyamola ile katıldıkları da gözlerin önündedir. Ama, "Politika- cılar bunları asla (ogerçekleştirmez" tezinin aklı başında kimseler için i- nanılır tarafı kalmadığı artık Oorta- dadır. Zira, Türkiye için üç sene ön- ce hayal sayılanı gerçekleştiren po- litikacının ta kendisi olmuştur. Milletçe Parlâmentoya iyi poli- tikacı gönderebiliyor omuyuz? Mese- lenin bu olduğunu millete artık tın- latmak zamanıdır. çeşit zevat tarafından o bilinmesinde sadece fayda olduğu açıktır. Kabine toplantıları, son hâdise- lerden sonra hep bir "görüş teatisi" ile başladı. Beliren iyi niyet ve sahi- den bir şeyler yapmak, memleketi badirelerin kenarına Oo gelmekten mümkün nisbetinde korumak gay- reti Başbakanın nazarını çekti. Orta- ya atılan bir fikir, Koalisyon Parti- lerinin Meclis Gruplarının müşterek bir toplantı yapması ve bu Gruplar arasında Oo yakınlık Oo yaratılmasıdır. Gerçekten, böyle bir yakınlaşma, he- AKİS/18 le bugünün buhranları içinde ohem mümkündür! hem de lâzımdır ve gö- rüşün Hükümette de, Mecliste de çok taraftarı vardır. Bu iş ile Grup- ların Başkan veya Başkan Vekille- ri uğraşacaklardır. Herhalde, Özar- da Hâdisesinin vahim bir netice teş- kil ettiği hususunda Koalisyon Parti- bu çeşit oylamalarda Koalisyonun sağlam bir dış cephe göstermesi lü- zumunun herkes tarafından kabul e- dildiğidir. Meclisteki hava Şen hâdiseler Mecliste bir panik yar rattı. Çok A.P. ve Y.T.P. millet- vekili 21 Mayıs gecesini korku için- de geçirdiği gibi bu korkusu müte- akip günlerde de zail olmadı. Mese- lâ, A.P. nin unutulmaz milletvekili Ahmet Gürkan, ailesiyle birlikte ka- çıp saklandığı alt kat kiracısı bir yabancı diplomat için Türkiyedeki İsmet Paşa hayranlarının 1 numa- ralısıdır. Zira Ahmet Gürkan, kaçıp saklandığı o evde sabaha kadar rad- yo dinlerken İsmet Paşaya öyle du- alar etmiş, ona öyle methiyeler oku- muştur ki yabani diplomat "Bu ne Sevgi.. aşk.." diye şaşmaktan geri kimi. Diğer bir çok "D. P. sempatizanı" milletvekili ve se- natör de Hanyayı ve Konyayı ayırt edecek hale gelmişlerdir. . Nitekim şimdi, tıpkı memlekette olduğu gibi Mecliste de, ne aftan, ne Bayardan bahseden tek bir kul kalmıştır. Bun- ların suni konular olduğu, memleke- tin meselesinin bunlar olmadığı ger- çeğini "D.P. sempatizanı" temsilci- lerin nihayet anlamaları için felâke- tin eşiğimize gelip çatması gerekmiş Bilinmeyen bu intibah devrinin no kadar süreceği ve bu intibah dev- rinde nelerin yapılabileceğidir. Parlâmento Bir anlaşmazlık.. O ahufbaşkankığı kontenjanından Senatör Sadi Koçaşa arkadaşları neden menfi oy kullandığını sorduk- larında, şöyle cevap verdi: — Ben prensip olarak bu işe muhalifim. Mademki Anayasa Sena- to seçimlerinin her iki yılda bir ye- nilenmesini istiyor ve omademki bu iş görünüş itibariyle bizim yani se- natörlerin oaleyhinedir, oyumu böy- le kullanmayı kendime vazife edin- dim... Her şeyi kendimize, yontuyor görünmemek, bugün için her şeyin