KİTAPLAR Türkün Ateşle İmtihanı (İstiklal Savaşı Hatıraları) (Halide Pip Adıvarın Katli 1, Çan Yayını, İstanbul, Mabada jJ 962, 312 sayfa 14 0! Tir) Hi Edip Adıvar, Kurtuluş Saya- şımızın önemli kişilerinden biri- dir. Onun cephe gerisinde ve cephe- de yaptıkları, genç kuşaklar için mut- laka bilinmesi gereken şeylerdir. Gencecik bir kadının, milletçe ayak- lanılmış bir savaşta "Edip kızı Hali- de Onbaşı" olarak çalışması, belki şöyle uzaktan bakıldığında pek önem- senmez ama, o günlerin havası için- de, o günlerin Türkiyesinde Halide Edip Onbaşının yaptıklarını e tekrarlayabilecek insan az çık Edebiyatımızın belli bir romancı- sı, üniversitelerimizin gedikli bir pro- fesörü olan Halide Edip Adıvar, anı- larını ilk olarak bundan yirmi küsur yıl önce İngilterede yazmıştı. Halide Edibin anıları o zaman, "Memoirs of Halide Edip" ve "Turkish Ordeal" ad- lı iki ciltle yayınlanmıştı. Aradan yirmi yıl geçtikten sonra Halide Edip, anılarının ikinci cildi olan "Turkish Ordeal"i Çan Yayın- ları arasında yayınlamak üzere Türk- çeye çevirdi. Son derece itinalı bir baskı içinde, metin dışında 12 sayfa tarihi fotoğrafla da süslü olan "Tür- kün Ateşle İmtihanı" bir otobiyogra- fidir. Halide Edip Adıvar, bizzat için- de yaşadığı İstanbulun işgalini, Sul- tan Ahmet mitingini, Anadoluya kaçı- şı, Ziraat Mektebindeki meşhur Mus- tafa Kemal Karargâhım, Anadolu A- an kuruluşunu, Garp Cephesi- Taarruzu ve Büyük Zaferi, İzmire girişi ayrıntılarıyla anlatı- yor. Bütün bunları, Mustafa Kema- lin Garp Cepheleri Komutanı İsmet Paşanın karargahlarında onlarla bir- likte yaşamış bir insanın anıları el- bette ki yabana atılan anılar olamaz. Bir romancı, bir sanatçı olarak Hali- de Edip, o günlere alt anılarını ger- rilmesi gerçekten bir kazançtır. Halide Edip, günümüzün en kali- teli Eu e biri olmasına Va men, armağanlar kazanan "Sinekl Bakkal"ında da olduğu gibi, bir ak sak tarafı ile daima dikkati çekmek- tedir. Adıvarın bu aksaklığı da türk çeyi gayet kötü kullanmasıdır. Yıllar- ca anglo - sakson edebiyatı ve kül- türünün tesirinde kalmış, yıllarca ya- rak Halide Edip, kılçıklı, pürüzlü bir dille yazmaktadır. "Türkün Ateşle İmtihanı" adlı anıları da maalesef bu aksaklıktan kurtulamamıştır. Bu- na rağmen, "Türkün Ateşle İmtiha- nı" dikkatle ve zevkle defalarca oku- nacakbir kitap olmak durumunu kay - betmiyor. L. Feuerbach ve Klâsik Alman Felsefesinin Sonu (Yazan: Friedrich Engels. Sosyal e 2. Fransızcadan çeviren: mettin Burhan, İstanbul, Tan Matbaası 1962, 56 sayfa 3lira) Sosyalizmin iki büyük e le olan Friedrich s -tabii imi sönyaliğmiğ iki amcuzundan bi- ri, yoksa sosyalizmin tarihi çok daha eskilere gider-, "Ludwig Fewerbach si man Felsefesinin Sonu" adlı eseriyle, Diyalektik Materyaliz- min klasiklerinden olan bir eser ver- miştir. Memleketimizde sadece ku- laktan dolma bilgiyle sosyalizm üze- rinde nutuklar atıldığı günlerde bir yayınevi, Engels'in bu ünlü eserini di- limize kazandırarak gerçekten yerin- de bir iş yapmıştır. Dört bölüme ayrılan kitap şa şu ara başlıklarını taşımaktadır "Hegel'den Feuerbach'a”, "İdea izm ve Materyalizm", "Feu erba ch'in din ielselisi ve etikası", “Diyalektik Ma- teryaliz Enge b eserindeki ilk bölümde He- gel'in idealist sistemi ve diyalektik metodu üzerinde durmakta, e bö- ni idealizm ile materyalizm ara- ındaki münasebetleri ince mia GİNE ü bölümde Feuerbach'ın din felse. fesi ve etikası üzerinde enis DE malarda bulunmakta, e dördün cü bölümde ise kendi. görüşünü, diya lektik materyalizmin ana hatların ortaya koymakta Kitabı rannizondar çeviren Niza- mettin Burhan, çevirisinin (o başına mekted ilim ve felsefe eserleri- ni üniversitelerimizde okutulan ders e değil de, ilk kaynakla- ndan, kimsenin aracılığı na lüzum kalmam ölelimenin çok daha doğ- daha verimli olacağını dü- şündüm. İşte bu görüşten hareket ederek Engels'in bu eserini çevirmi im. po bir eseri nın bir gözü peklik hatta bi ba İz “densizlik olduğunu biliyoru Ama eserleri bütün dünya pi tekrar tekrar çevrilmiş, milyonlarca satılmış Engels gibi bir düşünürü, ölü- münden 67 yıl sonra bilmezden gel- mek, tanımamak her şeyden önce bi- lime karşı büyük bir m Açıkça itiraf edeyim ki çev yaparken büyük güçlüklerle karşılaş. tım. Böyle bir eseri çevirene çok şey sorarlar: — Almanca biliyor musun? Hegel felsefesini iyi biliyor musun? Madde- ciliği iyice inceledin mi? ün bu sorulara evet diyebilmeyi çok isterdim. Benimki sadece iyi ni- yetli bir çaba." Dilimize ikinci defa çevrilmiş olan "Ludwing Feuerbach ve Klâsik Al- man Felsefesinin Sonu" adlı kitabın ilk baskısının piyasadan yok olması- nın üzerinden yıllar ve yıllar şında yayımlanışından kimsenin habe- rinin olmadığı bu eserin ikinci defa dilimize kazandırılışı, sosyalizm lâfı- nın çok edilmeye başlandığı günler- de son derece faydalı olmuştur Sosyal Yayınlar kitabevinin ardarda yaptığı yayınlar, bu arada çıkan John Strac- hey'in "Sosyalizm Nedir?", Cachin'in "Sosyalizmin Işığında Bilim ve Din" adlı kitapları da, Engels'den yapılan çeviriyle birlikte, sosyalisin konusun- da kültürünü arttırmak isteyenler için gerçekten son derece kıymetli eserler- dir. AKİS, 3 EYLÜL 1962