TARİH miyorum efendim", "Hiç haberim yoktu efendim", "Düşünmemiştim e- fendim" tarzında bir korkak savunma hattı takip etmeme kararı verdi. Hâ- kimin önünde ayağa kalkacak ve "E- vet, niyetimiz buydu. Devleti yok et- mek istiyorduk" diyecekti. Nitekim, dedi de Duruşması başladığında "Bütün sorumluluk sadece bana aittir. Ama, ben bir suçlu değilim. Eğer bugün bu- rada bir ihtilalci olarak bulunuyor- sam bu, ihtilâle karşı bir ihtilaldir. 1918'in hainlerine karşı hiyanet diye bir şey bahis konusu olamaz" dedi. Sonra, sadi yi itham eden Lossow, Ka e Seisser'in de, tıpkı kendisi gibi mi > karşı bu- lunduklarım bildirdi. Dedi ki: "— Cumhuriyeti devirmek iste- mek bir suçsa, bu üçünün de aynı suç- tan yargılanmaları lâzımdır. Zira bü- tün bu haftalar boyunca, aramızda başka hiç bir şey konuşmadık." Bu ithama karşı, Kahr ve Seisser pek kendilerini savunabilecek kuvvet- te kimseler deği Ama Lossow mertçe kalktı ve "Ben bir komiteci değilim" dedi. "Ben, devlette yüksek , doğru endişeleri istismar ettiğini söyledi. Hitler, bu sözlere şiddetle hücum etti. Hiç bir şahsi ihtirası bulunmadı- ğını, sadece vatanı için tehlikeli gör- düğü cereyanların karşısında çarpıştı- ğını belirtti. Hayranı olduğu Wag- ner'den misaller verdi. Mahkeme sa- lonunu kısa zamanda bir propaganda kürsünü haline getirdi. Karar ve sonrası emi müstakbel (diktatörü, bütün mizansen sırasında bir noktaya çok dikkat etti. Kendisini he- zimete uğratmış, meşru hükümetin yanında yer almış olan Ordunun aley- hinde tek söz söylemedi. Zira, Alman- yada Orduya rağmen iktidarın alına- mayacağını baştan beri biliyor, Or- duyla beraber olup iktidarı almayı, n sonra i ği tasarlıyordu. Nitekim, 1933'te böy- le yapmağa muvaffak olmuştur. Or- duyla, alâkalı olarak hissi bir tirad yaptı: " Bir gün gelecek ki, bugün gamalı haçın altında bulunan kütle- ler ile onlara ateş açanlar birleşecek- lerdir. Ateş edenin Ordu değil de, po- lis olduğunu öğrendiğim zaman me- sut oldum. Ordu, eskisi gibi, kirlenme- miş durmaktadır. Günü geldiğinde Ordu, subayı ve eratıyla bizim yanı- mızda yer alacaktır." İktidara oturur oturmaz bütün şerefini ayaklar altına aldığı Orduya bu selâmı salladıktan sonra Hitler "alçak politikacılara yüklendi, onla- rın memleketi batıracaklarını eN Demokrasiye var gücüyle saldır. Nihayet, hâkimlerin verecekleri ka. rarla hiç ilgilenmediğini, zira asıl ka- rarın verilmiş ve kendisinin tarih ö- nünde beraat etmiş bulunduğunu ifa- de etti Tesir altında bulunan hakimler, Ludendorffu beraat ettirdiler. Hitler ve diğerleri ise suçlu görüldüler. Ka- nun, hükümet darbesine teşebbüs su- çunu müebbet hapisle ocezalandırır- ken Hitler eski Landsberg kalesinde beş yıla mahküm oldu. Polisin, avus- turya tebası bu maceracıyı hudut dı- şı etme gayretleri boşa çıktı. Üste- lik mahkeme, altı ay sonra sanığın, iyi hali görülürse serbest bırakılabile- ceğini bildirdi. e din vi beş sene yerine sadece hapis yattı. I Nisan İSA iri Lands- berg'ten 20 Aralıkta çıktı. Kalede a- deta misafir muamelesi gördü. Cum- huriyetin oturmamış olduğu o yıllar- da iki aşırı uç kendisini a. yap- tı. Gerçekten de adı büt manya- da, hatta dışarda duyuldu. Bir milli kahraman haline geldi. Hitler, hediyeler getiren misafir- lerini rahatça kabul ettiği, nefis bir manzaraya sahip odasında 1924 ya- zında, Avusturyadan dönmüş ve ceza- sını alıp liderinin yanına gönderilmiş Rudolf Hess'e hayatının kitabını "Me- in Kampf — Kavgam"ı dikte etti. Hitler bu kitabında, yapmak ni- yetinde olduğu her şeyi açık açık ve teker teker söyledi. (Gelecek yazı: "Kitap - Hitlerin bütün fikirleri ve YASVEALİMPI ) Galip Ebert ve Generaller İlk raundu kazandılar