YURTTA OLUP BİTENLER kât Hilâl Yalçın evlenmiş, parti iş- leriyle (o ilgilenemez hale gelmişti. Fethiye Eşrefoğlu öteden beri süre gelmekte olan anlaşmazlık yüzün- den zaten, hiç.iş göremiyordu. Ba- yan Aysan da faaliyeti aksatanlar arasında idi. İlk elde bu üç üyenin yerine yenilerinin seçilmesi mesele- si vardı. oGüley, yaptığı temaslar sonunda Kadın Kolları Merkez Yö- netim Kurulunu dinamik bir çalış- ma zeminine sokmağa muktedir o- lan şu kadroyu tesbit etti ve hafta- nın ortasında göreve çağırdı." Avu- kat Melahat Akan, Nevvare Gövsa, Avukat Jale Tulga, o Zarife Koçak, Leyla Çambel, Jale Candan, Namı- ka Çalıkoğlu, Saadet Sümer,Muzaf- fer Antebelli ve Firuze Cimilli. Parti tüzüğünün 12. maddesine gö- cak üç ay iş başında bulunabilecek- tir. Bu süre içinde de il ve ilçe kong- releri yapılacak ye Ekimin en ç ortasına kadar Kadın Kolları Büyük Kongresi toplanmış olacaktır. Kadın Kolları oOMerkez Yönetim Kuruluna seçilen yeni ' üyeler haf- tanın ortasında (Çarşamba günü Ge- nel Merkezde toplandılar. İlk top- lantının başkanlığını Ferda Güley yaptı. Yönetim Kurulunun üç ay- lık çalışma faaliyeti için bir takını prensipler tesbit edildi. Kongreler için üyeler kolları sıvayıp işe girişe- ceklerdi. Şimdilik ilk merhale Ku- rultayı toplayıp, yeni ve asıl Merkez Yönetim Kurulunu teşkil etmekti. O gün, toplantının devamı sırasında görev taksimi de yapıldı. e Başkanlı- ga Melahat Akan, Muhasipliğe Jale Tulga, Sekreterliğe de Nevvare Göv- sa getirildiler. Kurultaya giderken.. Kadın Kollarının faaliyete geçme- si Genel Merkez sakinlerinin hiç olmazsa (o biraz kımıldanmalarına yol açtı. Ancak yaz tatili siyasi ku- lisi (o başkentten dışarıya aktardığı için Genel Merkez günün hemen he- men bütün saatlerini boş geçirmek- tedir. Herkes seçim bölgesine oda- gılmış bulunmaktadır. Son yapılan Parti Meclisi toplantısında tesbit e- dilmiş bulunan bir prensibe göre de Kongreler ve dolayısıyla Büyük Ku- rultay için yapılacak o çalışmalara şimdiden başlanmış bulunulmakta- dır. Geçen yıl yapılan 15. Büyük Kurultayda bir hayli sıkıntısı çeki- len, delegeler arasındaki anlaşmaz- lığın yenilmesi ve oKurultaya tam bir anlaşma halinde gelinebilmesi için en büyük iş Genel Merkeze düş- mektedir. Seçim bölgelerine dağıl- Kemali Beyâzıt Eski ağıza yeni taam mı? mış bulunan partililer, Kurultay için kulislerine başlamış bulunmaktadır- lar. Partinin üst kademesini teşkil eden Merkez İdare Kurulu ve Parti Meclisi üyeleri de başkentteki siyasi durgunluktan istifade ederek yur- dun çeşitli bölgelerine dağılacak, Ku- rultay hazırlıklarına başlıyacaklar- dır. Genel Merkezde kalan iki C.H. P li de faaliyetleri organize ile meşgul olmaktadır. Bunlar, iki Genel Sek- reter Yardımcısı Kemali Beyazıt ile Kemal Satırdır. Yunus Nadi roman yarışmasında CELAL HAFİFBİLEK'in Hadise olan eseri , SESSİZLER SOKAĞI ÇIKTI Fiatı : 4 lira İsteme adresi : Rüzgârlı Sokak No. 15 ANKARA AKİS — 421 Önümüzdeki haftanın ilk günü, Ge- nel Sekreter Yardımcısı Kemal Sa- tır, Ferda Güleyle birlikte dört vi- lâyeti içine alan bir geziye çıkacak- tr. Gezinin mahiyeti tamamen Kongre ve Kurultayla ilgili hazırlık- lardır. Temmuzun 30 uncu günü An- hareket edecek olan iki Genel Merkezli politikacı önce Si- vasa gidecekler, sonra sırasıyla Kay- seri, Nevşehir ve Kırşehiri ziyaret edeceklerdir. - Bu dörtlü ziyaretin bir sebebini de Kemal Satırın İl Başkanları (o toplantısında verdiği sözler teşkil etmektedir. Haftanın sonunda cuma günü de İbrahim Saf- fet Omay, kendi seçim bölgesi olan Çamlıdereye hareket etmiştir. İl Başkanları toplantısının hemen ertesinde, tam bir çalışma ve faali- yet kampanyası beklenirken iş o ge- ne hafife alınırsa ve kıvılcımlar sa- man alevi gibi sönerse Genel Merkez bakımından yaklaşan XVI. Büyük Kurultay için şimdiden kaybedilecek pek çok puana sebep olacağı gözden kaçmıyacak bir gerçektir. İstanbul "Bu şehr-i Stanbul ki.." Ewvelki (o haftanın başında salı gü- nü, kızgın bir güneşin şehirde oturanları yakıp kavurduğu sıralar- da İstanbul ciddi bir durumla kar- şılaştı. - Şehrin büyük bir kısmının suyunu sağlayan oTerkos gölünden su getiren ana boru orta yerden pat- lamıştı. o Boru onarılıncaya okadar bilhassa İstanbul ve Beyoğlu cihet- lerinin suyunu kesmek Oo mecburiye- ti hasıl oldu. Halk yüzünü yıkaya- cak, traş olacak su bile bulamadı, en mühim ihtiyaçları için şişelerle alınan memba sularını kullanmak zorunda kaldı. Aslında İstanbul gibi (2 milyona yakın insanın yaşadığı, (ekonomik, sosyal önemi bulunan, büyük bir endüstrinin toplandığı, turistlerin bilhassa yazın akın ettikleri millet- lerarası çaptaki bir şehirde en ha- yati belediye hizmetinin böylece ak- saması oOçok önemli bir olay teşkil ederse de, İstanbulun sâkinleri bu- nu pek o kadar yadırgamadılar. Çün- kü su problemi İstanbulun asırlar- danberi hâlledilmemiş emektar dert- lerinden biridir. Ertesi gün olayı bütün tafsilatıy- la anlatan gazetelerden biri, karga- ların birbirleriyle cilveleşirken şehrin susuz kalmasına sebep olduklarım bile yazdı. Olay aslında böyle ka- rikatürize oedilen sebeplerden ileri AKİS,30 TEMMUZ 1962