4 Haziran 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

4 Haziran 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER İnönü istifası kabul edildikten Her sabah yeni taya atılan teklifin bir sabun köpüğü olabileceğini zannettiler ve nitekim Grup Başkan vekillerinden İbrahim Öktem, bunu gazetecilere bile açıkla- dı. Öktem, kahve ocağından gelen kahvesini yudumlarken, bir gazeteci kendisine meseleyi anlattı ve C. H, P grupu içinde kuvvet bulan bir cere- yanın gittikçe geliştiğini izaha çalı- şarak öktemden fikrini sordu. Sa- kin tavırlı Öktem meseleyi pek mü- himsemedi ve: "— Siz bakmayın, her grupta bu kabil heyecanlı arkadaşlar olur. A- ma bu bütün bir grupun fikri olma- sa gerek" diye cevap verdi. o Anlaşı- lan henüz mesele kendilerine pek İn- tikal etmemişti. Ayni kanaattir ki bir kaç dakika sonra olağanüstü grup isteyen C. H. P. li'milletvekillerinin kendi başlarına bir grup toplantısı yapmağa karar vermelerine sebep ol- du. C. H. P. nin sabrı taşan millet- vekilleri meselenin ciddiyetini bu son hareketleriyle ortaya koyunca C.H.P. Grup İdare Kurulu alelacele top- landı ve meseleyi son şartlar muva- cehesinde bir kere daha teşekkür et- ti. İşte bundan sonradır ki Genel Başkanla temas etmek zarureti ha- sıl oldu. o Başbakan İnönü meseleye muttali olur olmaz tek cümle İle me- seleyi özetledi: N ' Benim var. — Pek memnun oldum. de kendilerine söyleyeceklerim Ayrılmasınlar geliyorum." O sırada saat tam 18 di. Haber C. sonra gazetecilerle bir başlangıçtır.. H. P. içinde ve Meclis salonlarında süratle yayıldı. Genel Başkan İsmet İnönünttn C. H. P. grubunun olağan- üstü bir toplantı yapmakta fayda gör- mesi ve grupuna bunu iletmesi, hare- ketin mihrakı olan genç milletvekil- leri için bir moral takviyesi yerine geçti. Birden C. H. P. içinde esen hava değişti. Adana Milletvekili Me- lih Kemal Küçüktepepınar bir arka- daşına bunu şöyle izah etti: . ana öyle geliyor ki Paşa çizmeleri bir kere daha ayağına çe- kiyor. Bundan sonra onu kimse dur- duramaz." Hakikaten öyle oldu. İsmet Paşa kati kararını vermiş, o sabah Cum- hurbaşkanı Gürsel ile (konuşmuş. Cumhurbaşkanına bu koalisyonun bu şartlar altında yürüyemeyeceğini bildirmiş ve grupu ila temas ettik- ten sonra Başbakanlıktan ayrılaca- ğını söylemişti. C. H.P. nin azimli lideri, "Siyasi Af" ile ilgili toplan- tılar, çalışmalar sonunda son sözü- nü söylemiş ve bu noktadan bir adım dahi geriye gidemiyeceğini bildirmiş- ti. Ne var P. nin basiretsiz bir lidere sahip olması, grup içinde belli bir fikrin bulunmaması A. P. gru- pundan çıkan tebliğin, Hükümetin tebliği ile aykırı manzara arz -etme sine sebeb olmuştu. Üstelik İsmet İ- nönü A. P. idarecilerine af ile ilgili son toplantıda alınan kararı grupla- rına götürme' erini ve bir cevap getir- melerini bildirmişti. Başbakanın yılan - hikâyesine dönen Af konusunda iste- Meclise geliyor diği sadece bir cevaptı. Müspet veya menfi bir ceva Fakat A. P. grupundan çıkan, bir başka tebliğ ve tefsir olmuştu. İsmet İnönü tebliği tetkik ettikten, sonra haftanın ortasındaki o çarşamba gü- nü Kabineyi toplantıya çağırdı. Saat 18'de yapılacak Kabine toplantısında kararını A. P. li bakanlara açıklaya- caktı. Toparlak kafalar İşte bunun için o gün gazeteciler Mecliste A. P. 11 Bakanları yakala- dılar. Şüphesiz A.P. li bakanların en talihsizi de Gümrük ve Tekel Bakanı Şevket Bulatoğlu oldu. Hürriyet tem- silcisi Cüneyt Arcayürek ve bir A- KİS'çi Bakana ayni anda aynı sua- li sordular: "— Beyefendi, hükümet bugün is- tifa ediyor mu dersiniz ? Bakan gaze- tecilere şaşkın şaşkın baktı ve cevap ve erdi: — Hükümet niçin istifa etsin. Siz nereden çıkarıyorsunuz bunları?" Bu defa AKİS muhabiri bir sual sormak lüzumunu hissetti: — Beyefendi, saat 18 de yapıla- cak Bakanlar Kurulu toplantısında konuşurken A. P. grup tebliğinden mi yoksa hükümet tebliğinden mi ilham ayaksız — Tabii grup tebliğinden. Zira Hükümet tebliği ile grup tebliği ara- sında bir fark yok ki.. Gazeteciler, Bakani iki tebliğ a- rasındaki farkı izah ettiler ve A. P. liler bu hava içinde kabine toplantı- AKİS, 4 HAZİRAN 1962

Bu sayıdan diğer sayfalar: