RADYO Ankara Devrimde Radyo gömleklerinin kolları sıvalı, okra- vatları çözülmüş, saçları karışık dört - beş genç adam oradan oraya koşuyor, ertesi günün programla- rından arta Kalanları bitirmek için uğraşıyorlardı. Bunlar Ankara Rad- yosu Müdürü, Program Müdürü, pro- düktör ve teknisyenlerdi. Radyoevi- nin | numaralı en büyük stüdyosun- da ise bütün Türk Müziği sanatçıla- rı toplanmışlar, o akşam banda alı- nacak olan 27 Mayıs özel programı- nın provasını yapıyorlardı. Takvim- ler 2Ş Mayıs 1962'yi gösteriyordu. O sırada "Olaylar ve Yankıları"nı oku- Ankara Radyosunda, Atatürk dev- rimlerine ve 27 Mayıs ruhuna sadık kalınarak bir program yayınlanaca- gım haber verdi. Bu arada Radyo- evine, gayet manidar yorumlara yol fakat aslında 27 Mayıs i almak gayesini güden ziyaretler de yapılı- yordu. Radyo Müdürünün odasında oturmakta olan üç Tabii Senatör gözden kaçmadı. Yarım saat sonra bu ziyareti, başka yorumlara yol a- çabilecek bir başka ziyaret takip et- ti. Bu, bir gün-sonra radyodan yayın- lanacak olan konuşmasını banda al- dırtmak için gelen bir başka Tabii Senatördü. akşam Başkent Radyosundaki hareketi ye canlılığı, saat 16'dan iti- baren Radyoevine tesadüfen sırayla gelen Basın mensuptan da izlediler. Başkent Radyosu, Ankaradaki bü- gazetelerden birer temsilciyi stüdyosuna davet etmişti. Amaç, Türk Basınının, 27 Mayıs Devrimi hakkındaki yankılarını mikrofondan yansıtmaya çalışmaktı. Türkiye Rad- yolarında ilk defa böyle bir ram yapılmaktaydı. prog- Ayrıca, Devrimin ikinci yıldönü- münde Türk folkloru ve edebiyatı ile yurdun her köşesini birbirine bağ- lamaya çalışan Ankara Radyosu, marşlarla milli duygulan ayakta tut- tu, Atatürk Devrimlerini savundu ve 27 Mayıs Devriminin anlamını ve önemini belirtti. Radyonun, bu göre- vi yerine getirirken, birçok eksiklik- leri olduğu ve çeşitli hatalar yaptığı gözden kaçmadı. Ama, bazı baskıla- rın etkisi altında kalarak, 2T Mayıs Devriminin ikinci yıldönümünde sö- nük bir programla işi geçiştirmesi de mümkündü. Halbuki Radyo idaresi hiçbir yerin müsbet veya menfi tesiri altında kalmadan, tamamen kendi planladığı ve hazırladığı prog- ramlan ile 27 Mayıs 1962'de Devrim- ci e yakışır bir yayın yapa- bilmiştir Radyoda Devrim Ankara Radyosunun yalnız 27 Ma- yıs Devriminin yıldönümünde de- gil, yıldönümünü takip eden günler- de de, devrimci bir yolda ilerlemek için hazırlık yaptığı muhakkaktır. Ancak, geride bıraktığımız haftanın başlarında birgün genç bir adamın, radyosunun düğmesini hiddetle baş- ka bir istasyonun' üzerine çevirdiği görüldü. Genç adaman, Ankara Rad- yosunda yapılan bilgi hatasına kız- dığı anlaşılıyordu. Spiker, Mann- heim'lı ünlü besteci Karl Stamitz'in adını çekçe Karel Stamik diye oku- muştu. İşte genç adamı kızdıran o- lay buydu. ee. Sü değiştiği halde, Anka- ra Radyosunda bu bilgi hataları bir- birini koğllamaktadır. Bundan spi- keri sorumlu tutmak elbette ki im- kansızdır. Bir spikerden bu kadar KİTAP MECMUA GAZETE Ve Her Türlü Baskı ve Dizgi İşleriniz için Rüzgarlı Matbaa, Emrinizdedir Adres : Rüzgârlı Sokak No: 15 28 Tel : 10 61 96 ANKARA AKİS 337 “Mahmut Tâli Öngören İyiniyet kâfi mi? Eseri spikere gerek- hiç değilse isim- bilgili (oOolması beklenemez. programa koyanların, li bilgiyi vermeleri, lerin doğru yazılışını (ogöstermeleri şarttır. Dinleyiciyi üzen, yeni yöne- ticilerden beklediğini bulamamış ol- masıdır. Ancak, bir Radyo Müdürü- nün, bir Program Müdürünün değiş- mesiyle işin bitmiyeceği de bir ger- çektir. İl Radyosunun faaliyete geçme3i de, aslında, hata yapan ir ağzı yerini hata yapan iki ağzın almasın- dan başka bir mânâ' ifade etmemek- tedir. Devlet Radyosu hafif müzik programlarında caz çalarken, İl Rad- yosu senfonik müzik programına so- natlar koymaktadır. Bunun sebebi şudur: Ankara Radyosu Müdürlüğü, uzun dalga istasyonunda yapılan ha- taları basın bülteninde ilân ettikten sonra, bu hataları yapan spikerleri uzun dalgadan çekip, geçici bir za- man için İl Radyosuna sürmektedir. İşte hata buradan gelmektedir. Me- selâ (ogeride bıraktığımız o haftanın sonlarında bir gün İl Radyosu spi- keri, Billy Vaughan Orkestrasının plâklarını yayınlarken o bir parçayı iki defa, bir başka parçayı tam defa çaldı. Bir başka gün Ankara Radyosunda Lalo'nun viyolonsel kon- çertosu ile Cesar Franck'ın Senfonik Varyasyonları yapışık kardeşmiş gi- , fakat i serlerinde katledilen parçalar ı leyiciye hiç bildirilmemektedir. İl Radyosunda Beethoven'in 4. Senfoni- AKİS, 4 HAZİRAN 1962