ve Küçük Küçük hizmette bulunamamaktan duyduğum büyük teessürü de saklıyamam. AKİS — Vay, demek vatan size de minnettar! Sağolun Kılıçlıoğlu, varolun! Ama, sizin şu satırlarınızı okurken Adnan Menderesin yanında bulunmak için dünyanın bütün altınlarmı seve seve verirdik ya.. 4 u müddet zarfında hiçbir gazete aleyhine hiçbir telkınde bulunmadım. Ne bir gazetenin kâğıdı- esilmesi, ne de ilânının kesilmesi tavsiyesinde bu- lundum. Bılakıs Vatan ve Hürriyet gazetelerinin sıra ile kağıtları eksiltildiği zaman; buna itiraz edenlerin ba- şında idim. Vatan gazetesine tam ihtiyacı karşılığı kâğıt verilmesi 1ç1n sendikadan Hükümete müteaddit yazılar yazdık. rriyet Gazetesi için de sendika emrine veri- len kâğıt dovızlerınden hasıl olan fiyat — farklarından bir kısmının Hürriyet gazetesine bırakılmasını da, ar- kadaşlarla birlikte kararlaştırdık. Dostluğum esnasında memlekette muesseseleşmış, şahsi menfaatleri dışında âmme hizmeti gören gaze lerin, daima lehinde çalışmışımdır. Hiçbir gazetenin ne ilanının kesilmesini tavsiye ettim, ne de böyle bir ha- reketi tasvip ettim Bugün için bu hareketlerime gösterebileceğim ve hiçbir mevki ve koltuğun muhafazası veya temini için yalan söylemesi mümkün olmayan sayın Emin Ka- lafatı işhad ederim. O zamanlar, pek menfur olan Hürriyet ve Cumhu- rıyet gazetelerı için ne derece şiddetli münakaşalar yap- tığımı, bu münakaşaların birine, Park Otelin başvekile ait hususı salonunda hazır bulunan Sayın Atıf Bender- lioğlu ile sayın Abdullah Gedikoğlunu da işhada mec- burum Basın hakkında alınacak sert tedbirlere daima mu- arız olduğumun birçok şahidi olmakla beraber, bunların bugün hakikatleri ne derece ifade edeceklerini bileme- diğimden, bu şahitlerin içinden aksi iddiada bulunma- yacaklarını tahmin ettiğim sayın Sıtkı Yırcalı ile sa- yın Fatin Rüştüyü de işhâd edebilirim. Binaenaleyh bana isnad ettiğiniz arkadaşlarıma kötülük yapmak ve selahiyetlere fena telkinde bulunma bilgi ve ka- naatiniz tamamen hayalhanenizin bir arzusundan iba- rettir. AKİS — Cüretinizin hayranıyız. Bunları, soğukkanlı, soğukkanlı, hem de bize, AKİS'e söyliyebiliyorsunuz! Aşkolsun! Ve siz bunları söylerken Yusuf Ziya Adem- han, iki ideal arkadaşınızla, Adnan Menderes ve Nihat Erimle birlikte açtırdıgınız bir basın davasırıın kurbanı olarak Kemaliye ile aşkolsun Kılıçlıoglu/ Pes.. z hernedense Nihat Erimden, Kasım Gülek- ten ve benden hoşlanmıyorsunuz. Olabılır fakat haki- ki kusurlarımız varsa onları yazmaktansa, bir takım hayali hareketler ve fiilleri bizlere isnad etmeniz ne gençliğinize, ne de mensubiyetinize yakışmayan hare- ketlerdir. AKİS — Çok doğru! Saydıklarınız, bizimkisi gibi De- mokrasi devirlerinin yarattığı bir sınıf insan.. Karak- terleri tıpatıp aynı, kafaları tıpatıp aynı, hareketleri tı- patıp aynı, düşünceleri tıpatıp aynı, mülâhazaları tıpa- tıp aynı, telâkkileri tıpatıp aynı.. Bunlara, bir kişiyi daha eklemeniz pekâlâ kabildi. Unutmuşsunuz — Ewve. AKİS, 27 OCAK 1960 Notlar biz bu sınıftan hoşlanmıyoruz. Bunların şahıslarının zer- rece ehemmiyeti yok. Meselâ sizinle iki kelime konuşma- mışızdır. Nihat Erimi iki kereden fazla görmemişizdir. Başka biriyle, seneler var ki yolumuz bile karşılaşma- mıştır. Zaten aranızda kurup bozduğunuz -ve insana ilk nazarda inanılmaz gibi gelen- ittifaklarınız bizi bu yüz- den alâkasız bırakıyor. Siz o sınıfın adamı kaldıkça, siz- den hoşlanmamakta devam edeceğiz. Zira bizim uğraş- tığımız ne sizsiniz, ne filan, ne falan.. Bizim uğraştığı- mız, şu cemiyetin, Allah rızası için bu sınıfa prim ver- mekten vaz geçmesi, gözünü açması! Hepsi o kadar. Mesele berraklığa kavuştu mu, Kılıçlıoğlu? 6 — Floryadaki inşaatımız için hudutsuz döviz is- rafı yaptığımıza dair. Havadisin makalesine, ertesi gü- üÜ aynı sütunda çıkan cevabımızı neden okumadıgmızı doğrusu merak ediyorum. Ben hiçbir inşaatım için dışardan döviz mukabilin- de, hiçbir malzeme getirmiş değilim. İhtiyacımı daima yurt içinde bulunan yerli veya ithal mallarından temin ederim. Bu güne kadar Hükümetten bir inşaat malze- mesi İisansı ne talep ettim, ne de getirttim. 7 — İlâncılık şirketi sahipleri, başta Kemâl Salih olmak üzere hepsi dostumdur ve bu dostluğumuz 11 se- nedenberi hiçbir arızaya uğramadan devam etmektedir. 0 senedenberi, dürüst bir şekilde faaliyette bulunan bu müessesenin imhasını mutazammin ilân kararnamesinin çıktığını gazetelerde okuyunca, ilk itiraz ve isyan fer- yadını ben kopardım. Eğer bu müessese bugünkü haliyle yaşıyorsa, bu imkânların bu kadarcık olsun istihsalinde sayın Menderesle o zamanki dostluğumun rolü büyük- tür. Kendilerine tamamen kötü maksatlarla ve hakikat hilâfına izah ve telkin yapılan bu reklâm işinin içyüzü- nü ve hakikatini kısmeı'ı olsun anlatabilmiş olmaktan bahtiyarlık duymaktayı İlâncılık şirketi ıle aramızın açık olduğunu ve ilân kararnamesinin bu müesseseyi izrar maksadı ile tel- kinim neticesinde çıkarıldığı yalanını kimin uydurdu- ğunu ve niçin uydurduğunu doğrusu bilemiyorum. ynı mütalâayı iki sene evvelki AKİS sutunlarında da örmek mümkündür. Anlıyorum ki işin, aslını izah etmedıkçe bu mevzudaki tamamen hakikat hilâ- fına olan istihbarınızı tekrar edip duracaksınız. Ben yaradılış itibariyle tevazuu gurura tercih eden bir insanım. Temeddühü bir küçüklük addederim. İşte bu yüzdendir ki bu güne kadar, bana yakıştırdığınız ni- yet ve hareketleri doğrulamak yoluna gitmedim. Zira bir takım hakikatleri gazete ve mecmua sütunlarına in- tikal ettirmek istemiyordum. Fakat çok mecbur kaldı- ğımdan hizmet ve faaliyetimin günü gününe — mazbut seyri hakkında bu kadarcık izahat vermek zorunda kal- Umıd ederim ki bu hususlara artık yanlış mütalâa- larla avdet etmezsiniz. aygılar... AKİS — Teşekkür ederiz. Kılıçlıoğlu. teşekkür ederiz. İzahlarınızı artık, muteber gazetenizde neşrettirdiğiniz "Bir Veled" gibi son derece asil yazılarla değil, böyle mektuplarla vermeniz bile büyük terakki! Devam edi- niz Kılıçlıoğlu, devam ediniz. Bahis mevzuu sınıftan çıkabilirseniz. o zaman daha etraflı görüşürüz. Mukabil saygılar...