-İKTİSADİ VE X[AL] sAHADA qay- fala nzdeakı hklı göre, — milliyetçilikten .« halkın menfaatlerini bütün r'Hş tesirilere karşı korumak- iyetçiliğin müsbetliği de, bilylik Jevlet!ere kaışı heıhangı bir kin veya kompleks ol- masından ileri gelmektedir. Orta Do- ğunun başka memleketlerindeki mil- liyetçiliğin her zaman böyle olmadı- Bini söyleyen Şah. bu sözleriyle Al- bay Nâsır'a taş atmaktan da kendini alamamıştır. Mülâkat sırasında, Şahı kızdıran bir hâdise cereyan etmiştir. Fransız muhabir, İranın Amerikayla gitgide daha Sıkı münasebetler kurması yü- zünden Sovyetler Birliği ile dost ge- çinmek siyasetinin zarar görüp gör- miyeceğini sorunca, hükümdarın kaş- ları çatılmış. sesinin tonu deığışmıstır e tâyin e- diyen Şah Fransa ve İngiltere ile bazı mukayeselere girişmiş, ora- lardaki Amerikan tesirinin İrandakin- . © le az olmadısğını belirtmek n, Batı Ax ş atmak ist üzerine aha belirli p I c y miş ve füze tsıer, mwwîm mısm İranda füize ler urulması için Amerika ile gı?lı anlaşmalaı im- zalandığı hakkında Sovyet iddiaları- nı katiyetle reddeden Şah, “Bu çeşit U,—ılerin zate bır işe varı)acagmı söylemiş, bunla İranda kumlmalarına müsaade ver- med.gğini tekrarlamıştır. — Şehimrşaha göre, Sovyetler, üslerin kurulması- l bazı menileket- lere ses çıkarmayıp, red cevabı veren rana yüklenmekle bu memlekete karşı haksızlık etmektedirler. Bu nok- tada, Fransız gazeteci Moskova radi- yosunun ve Sovyet gazetelerinin Şah aleyhtarı kampanyaâları hakkında bir sual sarmuş, Birleşmiş Milletlere mil- racaattan başka bu mevzuda herhan gi bir tedbir düşünülüp düşünillmedi- mm uğrenmek istemiştir. Şah, diplo- münasebetl leyhte neşriyatta bulunan gaıetelere karşı dâva açılması gibi tedbirlerden hiç pahsetmemiş, “başka tedbire lü- zum yoktur, çünkü bu neşriyatı kimse ciddiye almamaktadır” demekle ikti- a etmiştir. h ŞA 4BİS, 4 AĞUSTOS 1958 - - AZ GELİŞMİŞ MEMLEKETLERDE DIŞ PGLİTİKA — İşte plânımız: Siyasi huzursuzluk içinde bulunduğumuzu dünya- ya bi'diririz. Ruslar heveslenir; Batılılar kuşkulanır. Bunuft üzerine Rus- lar kitltür işlerimizle alâkalamıp mütehassıs yollarlar; kabul ederiz. Ba- telddar da kendi mütehassıslarını gönderirler; onları da at riz. Hepsi gel- dikten sonra bir güzel pişirip, yeriz. “The New Yorker” DÜNYADA OLUP BİTFNLER İ—| yanva llflı t tedbi kenarınla imda- da 3 milyon — dolarlık rdınıdan sonra, Franco diklatörlü- &ü tekrar şanına yaraşır adımlar ata- bilmek kınwt ni kendinde bulmuş gi- bidir. Amerikan hüktümetinin, Avrmı- pa İktisadi İşbirliği Teşkilâtının, Mh- letlerarası Para Fominun ve nihayet hususi Amerikan qcrmavedarlaıının hin'metiyle ıejımvn hayatı Hhiç ul- mazsa birkaç mınat altına alınınca, sıra, memlnkvttv— tek tük du- yulan itiraz seslerin. kısmağa gelmiş- tir. Seslerin kısılmasına, yardım gel- meden önce başlansaydı. belki tahli- siye simidinin elde edilmesi pek bu kadar kolay olmazdı: halbuki şimdi, Amerikan dolarlarına sırtını dayayan kurt diktatör için bütiln şddet yolla- rı açılmıştır. Astına bakılırsa, veni şisllet ted- birlerine başvurmak. tatbikine başla- n istikrar programının tabii bir ne- ticesi sayılabilir. Tıpkı Türkiyede ol- duğu gibi. İspanyada da, istikrar cek bir devre için halkın sıkıntıya katlanması, fiyatların artması, kredi- lerin kısılması ve işsızliğin çoğalması <lemek olacaktır. Şimdiye kadar, bil- a Barselona zıbı şehirlerde ken- l_Vı bilen Ieı'ri)heli diktatör, t munu hisasetmiş Ve yeni bir “âmme nizamını koruma kanunu” çıkarmış- nu” mahıvctını taşımaktadır. İlk kıs- mında, hangi hareketlerin âmme ni- zamına ayvkırı sayılacağı gayet elüsti- ki bir şekilde savılmakta ve meselâ “İspanyanın manevi, mi'li. sivasi Ve “İctimat bütünlüğüne zarar verecek” fiilerden sonra, grevlerden, bozgun- cu faah_vr—th—rd(—n bahseltilmektedir. Tabii. bu gibi hükümler bilhassa İç- işleri Bakanı Camilo Alonso'nun işi- ne yarayacak. her türlü muhalefetin göre, İcişler! Bakanı, icabında orluya başvurabılerek ve bastırma hareketle- N 'astık. kestiği kestik” hususi valiler tâvin edilecek- tir. Ayrıca, cıkan karışıklıkların kont- htüikümete açıkça Aslında, Franco hükumvtmm bu ge- şit yeni vetkilere | göstermiye- cek kadar otoriter usOlleı'e başvura- ildiği he i di mühim olan. dolarların alimnumdm 250