EĞ İ Bütçe Hikmeti hükümet! Geçen haftanın sonunda Cuma gü- nü Başbakan Adnan — Menderes yüksek tahsil gençliğine bir mesaj göndererek onların hepsini ayrı ayrı "muhabbetle kucaklarken, hüküm tının Mıllı E tım Bakanı Celal Yar— Komisyon unun de mılletvekıllerının suallerini kar şılamağa uğraşıyordu. Milli Eğitim Bakanının o gün Hükümet Reisi ile ayni telden çaldığım iddia kolay değildi. Başbakan mesajında "Hükümet olarak im larımızın müsaadesi nısbetınde " ret sarf etmek" ten hsederken Milli Eğitim Bakanı Yardımcı, Ada- ca milletvekili Dr. Suphi Baykamın suallerine cevaben "bursların arttı- rılmasının ve bir talebe bankasının kurulmasının düşünülmediğim" -söy- lüyordu. Durum aklı selim sahiple- rinin kavramakta pek güçlük çeke- cekleri kadar karışık ve garipti. Bi- rinci keman, orkestra şefinin verdiği işaretlerden bambaşka nağmeler çı- karıyor ve diğer icracıların hayret- ten açılan gözleri önünde yayım çek- mekte devam ediyordu. Halbuki, ö- nündeki notalara bir göz atsa ken- disim de, orkestra arkadaşlarını da ve hattâ bizzat şefi de bu ar bir -duruma düşürmemiş olacaktı. Bursların kifayetsizliği, yılla dan beri yüksek tahsil gençlıgının ilk plândaki değişmez — dertlerinden biriydi. Bizzat Milli Eğitim Bakanı Celâl Yardımcı kim bilir kaç defa talebe heyetlerini kabul ederek bu bitmiyen şikâyetleri dinlemişti. Ay- Celâl Yardımcı Yokuş çıkan terler 20 ni şikâyetlerin biraz daha yüksele- rek. Başbakanın kulağına kadar git- tiğini de Milli Eğitim Bakanının bil- memesine imkân yoktu. Bakan ha- fızalarının — nısyan ile maluliyetine asla cevaz verılemıyeeegıne göre, Yardıncının bir hafta evvel, Vatan Caddesındekı talebe sıtesının— temel atma töreninden sonra kabul ettiği talebe temsılcılerıne Başbak n Manderesin "Bütün — meselelerinizle ayrı ayrı olunacağını ve bunların biribirinin arkasına tahak- kuk ettiğini gorece siniz. Ben ver- diğim sözü tu insanım" dediğini -unutması da varıd -olamazdı. O hal- de nasıl oluyordu da Milli Eğitim Bakanı Yardımcı, Adana milletveki- a milletvekili Dr. KŞükrü Esen, Mıllı Eğitim i İ komis- nül huz ile çıkan nâdir mil- letvekıllerınden bırıdır Zira Dr. Esen "zekâca geri kalmış çocukların — tedavi ve eğitimi hakkında üstün gayret göster- miş ve bu gayretinin mükâfa- tını da Milli Eğitim Bakanı Yardımcının şu sözleri ile gör- müştür: "Zekâca geri kalmış çocuk- lar hakkında İcap eden etüdler yapılmıştır Bununla 11g111 ola- , Amerikada bu işin ihtisa- sını yapmış olan Dr. Münire Esenden istifade edilecektir." mdi Dr, Şükrü Esen na- sıl iftihar duymasın, nasıl va- zife görmenin verdiği huzurla meşbu olmasın? Dr. Münire Esen, Dr, Şükrü Esenin kar- deşidir de- lının suallerıne karşı kemali cesa- etle e bursların arttırılmasını, ne de bir talebe bankasının kurulm nı düşünmüyoruz" bilmiyordu;ya da sırf Başbakan sö- zünü t diye, hükümetin haki- katen takatının üstünde olan bir işe girişmekten çekiniyordu. Komisyon- da Milli Eğitim Bütçesinin görüşül- mesinin ikinci günümde ikinci ihti- malin vârid olmadığı ve Başbakanın verdiği sözü tutmakta ne kadar t tiz olduğu anlaşıldı-. Orkestra şefinin elindeki değne- ği rahleye sertçe bir dokundum ver- mesi dalgın birinci kemanın kendi- ni 'toparlamasına ve artık değneğin işaret ettiği sesleri çıkarmağa baş- lamasına, kafi geldi. Celâl. Yardım- Dr. Suphi Baykam İhtisası 'çene” değil! cı, müzakerelerin ikinci günü yaptı- ğı Konuşmada -pek tabii Dr. Suphi Baykamın bulunduğu tarafa bakma- mağa gayret ederek- şu sözleri söy- ledi: "Bütçemizin şevki sırasında bazı- hizmetler karşılığı mali imkânlar nazara alınarak dahil edılmemışşe. de bugün Başvekılle vakı görüşme- arttırılması ve bir bankasının kurulması hususundaki Muvafakati üzerine öğrenci bursları arttırılacak ve talebe banka üze- rinde de çalışılacaktı Milli Eğitim Bakanının bu ikinci beyanı üzerine Zaferin İstanbuldaki biraderi Havadis, iki gün — üstüste birinci sayfasının en tepesinde "Baş- vekilimiz Menderesin direktifleri ü- zerine" talebe burslarının arttırıla- cağı haberini vererek — Yardımcının Dr. Suphi Baykama cevabıbın uyan- dırdığı tesirlerin "üzerinden — sünger geçirmekte kusur etmiyecekti. Ama bütün bu gayretlerin, bir hakikatin en dikkatsiz gözlerden bıle saklan— masına yetmiyeceği aşikârı Hü- kümet icraatında Başba kanın direk- tifleri, "mali imkânklar" dan da kuv- vetli bir mücbir sebep teşkil etmek- tedir ve bu direktifleri yerine — geti- i bakanlık koltuğu değil, olsa olsa Osman Kavuncunun yanıdır. Beden Eğitimi 100 binlik stadlar G eçen haftanın sonunda yıllardan beri 100 binlik stadların hülya- sını kuran spor meraklısı İstanbul- lular, arzularına bir adım daha yak- laşmanın zeykini duymuş olmalıdır- lar. Zira Milli Eğitim Bakanlığının futbolde bahsimüşterekler tertibi hakkındaki kanun teklifi geçen haf- AKİS, 17 OCAK 1959