17 Ocak 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

17 Ocak 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ Vergiler Ağalar ve müdafileri Geçen haftanın ortasında, illerinden bir milletvekili C. P. Meclis Grubuna bir teklifte bulun— du. Bu tahsilini Avrupada yapmış, kültürlü, ve aklı başında milletvekili, C. F, rubunun zirat kazançla- rın vergilendirilmesı şiddetle cephe alm güney milletvekili şimdiden paçaları sıva- Teklif, C. H. P. nin sosyal bir karaktere sahip -olmasını istiyen genç milletvekilleri — tarafından hiç hoş karşılanmadı. Vergiyi © verrni- yecek, bu vermiyecek, im ve- recekti? Nasıl olur da çifte Cadil- lac'lıların gelir vergisi ödememesi- ne göz yumulurdu? Gerçi 1950 - 1953 devresine nazaran büyük çift- lik ağalarının durumu pek parlak değildir. Diğer fiyatlar yükselirken 1 mahsul fiyatları yerinde say- mış, dolayısiyle büyük çiftlik sahip- lerinin kazançları eskisine nisbetle azalmıştır. Devalüasyon da büyük çiftçiler için, akaryakıt, makine v.s. fiyatlarım arttırarak, nimetten çok külfet getırmıştır a, — muayyen bir seviyeyi aşan zirat kazançların Vergılendırılmesıne hayır demek için bu bir sebep değildir. Adalet hissi onların da kalkınmanın yükü- nü paylaşmalarını emretmektedir. Bilhassa gelir vergisinin yüzde ünü enflâsyondan en çok zarar ren ve vergi kaçakçılığı yapmasına imkân olmıyan. ücretlilerin bir memlekette, varlıklı vergi ödemesine "Halkçı ir par- tinin hayır demesi aklın almayacağı bir iştir. Ancak tek bir sebep zirai kazanç- ların vergilendirilmesinde tereddüt- lere düşülmesini haklı gösterebilir. O da verginin zirai istihsal üzerin- de menfi tesirler yapması ihtimali- dir. Ziraatte Vergı alınması istihsali azaltacaksa, vergi almaktansâ, ver- gi almamak daha yerinde bir hare- ket olacaktır. Ama yüksek zirat ka- zançların gelır vergisine dahil edil- mesini, zirait ihtisali azaltması zayıf bir 1htımal olarak — gözükmektedir. Verginin bilâkis daha rasyonel ça- lışmaya, randımanları arttırmaya sevketmesi muhtemeldir. Nitekim geçen asrın sonlarına doğru büyük bir süratle kalkınan Japonyada zi- raatten alınan ağır vergiler -bütün vergilerin dörtte üçünü ziraat öÖde- miştir- istihsali teşvik etmiş, zirai randımanlar yarım asırda iki mis- linden fazla artmıştır. Kaldı ki zi- rat kazançların vergilendirilmesi, is- tihsal üzerinde bazı kötü tesirler ic- ra etse bile, verginin bu mahzurla- rının izalesi imkânsız değildir. H. P. Meclis Grubunun, ara- AKİS, 17 OCAK 1959 zi sahibi milletvekilinin yaptığı tek- life tereddütsüz hayır demesi lâzımı- dır. Aksi halde C. H. P., daha âdil bir cemiyet istiyen bırçok aydına, toprak Aağlarının hâmisi. bir parti olarak gözükecektir. Vergi Fıkaraları irat kazançların vergilendirilme- si kadar, ticari kazançların haki- katen vergi Ödemesini temin etmek lâzımdır. Zira gelir vergisine tabi ti- caret erbabının büyük bir kısmı sem- bolik bir vergi ödemektedir. Büyük ölçüde Vergi kaçakçılığı * yapıldığı muhakkaktı Ka akçılıgın mevcudiyetini ıspat için uzun boylu incelemeler ya ya lüzum yoktur: Gelir vergisi beyan— nameleri tablosuna şöylece bir göz atılması kâfidir. Tablodan anlaşılacagı üzere be- yannameye tabi mükelleflerinin 53 bini, maliyeye ayda 104 lira net gelir göstermektedirler! Evet 104 lira. Enf- lâsyon yıllarında bir iki apartman di- ken manav, bakkal vs... tahsildarın karşısında ayda 104 lira kazanan 5 bin fıkaradır. Bir de gazeteler ayda 125-150 lira kazanan odacılar,200- Vergi Beyannamelerine SAHADA Sanayi Sıra ihracatta!.. B ütçe müzakerelerinin kızışmaya başladığı şu günlerde, P. İk- tidarının, en çok ovundugu şeker ve çimento sanayii mevzuunda bir şey- ler söylememesi herhalde çok garip kaçacaktı. Bereket Sanayi Bakam Sebati Ataman böyle garip bir duru- mun hasıl olmasına meydan verme- Sanayi Bakanlığını vekâleten ida- re eden, mantık kuvvetine muarız- larının bile hayran kaldığı Koordinas- yon Bakanı Sebati Atamanın beya- natı ilk bakışta, görülmemiş kalkın- manın mütad nutuklarından farklı gözükmemektedir. Beyanatta, istih- lâkin ve istihsalin muazzam bir hız- la arttığı, hatta dışarıya mal satı- lacağı, kalkınmaya yakışan bir dille anlatılmaktadır. Ama Atamanın söz-. leri biraz daha dikkatli okunursa, in- kâr edilen bazı hakikatlerin satırla— rın arasından sırıttığı görülmektedir. akan Doğu illerindeki dört şeker fabrikasının 1959 da "normal kapa- Göre Net Gelir (1957) Beyanname Yıllık Adam başına Adanı başına sayısı net gelir yıllık net gelir aylık net gelir 53.078 66.494.100 1.253 104,4 49.618 222.571.500 4.485 373.,7 26.849 306.488.700 11.415 950’ 300 lira ile sürünen memurlar hak- kında acıklı yazılar neşreder. Hal- buki asıl ezilenler fiyat etiketlerini istedikleri gibi oynatabilenlerdir! Daha yukarı gelir sınıflarına çı- kılırsa 5S0 bine yakın mükellef, aylık net kazançlarının 373 lira olduğunu söylemektedirler! İki gelir sınıfı bir- leştirilirse, 103 bin mükellefin - mü- kelleflerin yüzde 70 inin -' ortalama aylık net kazancı 234 lirayı bulmak- tadır! Zavallı ticaret erbabı demek- ten başka çare yoktur. Yanında çalış- tırdıkları adamlara kendi kazandık- larından fazla ücret veren bu hami- yetli vatandaşların, Devlet baba ace- le imdadına koşmalıdır! Maamafih gelır vergisi beyanna- melerinin — tetki ümit verici noktaları da ortaya eselâ Türkiyede — para kaybederken, — milyonerlerin — sayısı yıldan yıla artmaktadır. 1954 te sade- ce 20 milyoner varken, 1957 de mil- yoner sayısı 54'e çıkmıştır. Türkiye bile, her ilde bir milyonere sahip ola- caktır. sıtelerıne çok yaklaşmış olacakla- rTını" — söylemektedir. fabrıkalar halen normal — kapasite- çalışmaktadırlar. Sanayi Bakan vekili bunun sebebim de açıklamaktadır Zira bu bölgeler- de pancar ziraati "yerleşmeye baş- lamış"tır. Daha açık: bir Türkçeyle pancar istihsali — kifayetsiz olduğu için, Doğuda kurulan fabrikalar tam randımanla çalışamamışlardır. Pan- car istihsali neden kifayetsizdir? A- caba bu bölgeler pancar ziraatine müsait değil m1d1r9 Atamana göre, istihsal kifayetsizliği pancar ziraatı- nın yerleşme safhasında olmasından ileri gelmektedir. Hele bir pa raati yerleşsin, fabrikalar çalışmaya başlıyacaklardır. Nitekim pancar istihsali geçen yıla nazaran Mantık kuvvetlidir. Bu kuvvetli tık karşısında Bakana fabrıkaların teker, teker durumu nedir veya pan- car istihsalinin gelişmesi ve fabri- kaların kurulması arasında daha ahenkli bir münasebet neden mev- 15

Bu sayıdan diğer sayfalar: