17 Ağustos 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8
YURTTA OLUP BİTENLER ki misnnrlerlnin ekserisi kafası için- hurbaşkanlığı kbşkuydu Bütün ışık- ların yanması sebepsiz değildi: O gece bır ziyafet — veriliyordu. Dona- ibaret kalmamış, İs- da aydınlatılmıştı. Bu, D. P. nin İktidara geçmesin- den sonra Cumhurbaşkan- lığı köşklerinde görülen mükellef res- mi ziyafetlerden biriydi ve bu sefer- ki İstanbulda tatil geçirmekte olan İrak Kralı Faysal II. şerefine verili- yordu. Saat dokuza yaklaşırken Bağ- dat 77 plâka numarasını taşıyan bir otomobil dış kapıdan girdi ve suyun Üstü hizasından iç kapıya kadar gel- di. Otomobil misafir Kralı taşıyordu. Ziyafet son derece muvaffak ol- du. Her şey hakikaten muhteşemdi ve aranılan, akla gelen ne varsa hep- 8i mevcuttu. Vaktin nasıl geçtiğini anlamak kolay olmuyordu. Florya köşkü C. H. P. İktidarı zamânında rüyasında dahl görmediği unutulmaz saz ve ses sanatkArlarmın musıkisi de katıldı. Sanatkârların en mutena- Jarı o gece bulunup getirilmişti. Kon- serler geceye ayrı bir hususiyet ver- kat toplantıda bulunanlar düz sıcları itinayla ta ranmış, yuvarlak MÜzlü, yavaş yav: başlayan bir mısafirin durgun o ğunu görmekten kendilerini alamadı- lar. Misafirin, bütün eğlencelere rağ- men içinin sıkıldığı — anlaşılıyordu. Zihni bir meseleye takılmışa NZİ- yordu. Zaman zaman kazıklar üstüne oturtulmuş terasa çıkıyor, hava alı- yor, etrafı seyrediyordu. Eğleneme- diği aşikârdı. O gece Başhakan Ad- nan Menderesi görenler bundan sade- e bir kacç Ay evvel Ankara Palasta İsmnt İnönli ile Amerika Büyükelcçi- si Fletcher Warrren'in de bulunduğu bir masada neşeli kahkahalar Aatan Adnan Menderesi tanımakta güçlük çekeceklerdi. Hakikaten Adnan Menderesin ak- J1 o günkil Muhalefet toplantısındav- dı. İktidar çevreleri Muhalefetin an- laşmak bir vana, hir araya gelebhile- ceği hususunda dahi daima tereddütit izhar etmişti. D. P. Genel Başkanı- nın etrafını cevirenler, bütün yârân £i Genel Başkanı memnun e icin Muhalefetin İşbirliği yapamaya- i & etmiş- lerdi. 3 memiş bir sürat içinde gelişmiş v işte liderler bir masanın etrafına otu- ruvermişlerdi. Bunların başında İs- met İnönü vardı ve asıl mesele oydu. Bir kaç aylık politika iflas mı edi- yordu? Hatalar silsilesi ğrusu istenilirse Muhalefet par- tilerini birbirinin kucağına bizzat İktidar atmıştı. çe müzakerelerin- de başlayan iyi hava meyva versey- di ve hele gson “Bölükbaşı hatası” ya- pılmasaydı ihtimal ki Muhalefet bir araya gelemeyecekti. Zira bu parti- lerde birbirlerine karşı itimadsızlık gittikçe artıyordu ve C. M. P. de quan Bölükbaşının, Hür. P. de Ta- 8 kuşlarının tutumu, “koltuk mese- lesi" ni her şeyin üstüne çıkarıyordu. O kadar ki Hür. P. içinde “Eğer C.- P. bize Üçte bir pay vermez3e biz de bir beyanname yayınlar, millet. ten reyini muhteris C H. P. ye değil, gene D. P. ye vermesini iateriz” di- yenler çıkıyordu. Fakat “Bölükba- şı hatası” bütün bunları telâfi etmiş, muhaliflerin gözünü açmıştı. Üste- lik D.P. nin müstakbel seçimlere hangi sloganlarla girmekte olduğu da ortaya çıkmıştı. Bizzat Adnan Menderes meşhur Görülmemiş Kal- kınmasını devam ettireceğini söyle- ve Hürriyetmiş, Adaletmiş gibi asmayacağını bil- dı. İktidar Ho)beliadaya kendisine haber getirecek bir çok eleman gön- dermişti. Bunların arasında gazete- ciler olduğu gibi, gazetecilerin “bi- zimkiler” adını taktığı “meraklı va- tandaşlar” da vardı. Onlardan gelen haberlerde ise müzakerelerin müsbet ilerlediği bildiriliyordu. Bunun neşe vermiyeceği muhakkaktı. Adnan Men- deres o gün Ankaradan, yanında “hu- A vrupa güçleri uzun — müddetten beri bir türlü inanmak isteme- .dikleri bir gerçekle nihayet yvüz yüze gelmişlerdir: Avrupada artık “Büyük devlet” yoktur. Geçen son- bahardaki Süveyş fiyaskosu bunu ) Bulganin ve başlangıçta durdurmağa — kâfi gel- miş. İngiltere şartiyle petrol alabilecekleri anla- tılmıştır. Avrupa sanayilnin felce uğraması. ekonomik hayatın dur- ması ancak bu şartlarla önlenmiş- tir. tari- Süveyş harekâtı. Avrupa r değil, Atruım birliği, malıdır. Eninde sonunda bu birlik tahakkuk edewkllr Yoksa Avrupa devletlerinin yaşaması, iki tarnfta- ki iki devin. Sovyetlerle Amerikn- im. Ansafına kalmıştır. Avrupu güçlerinin İse yeni bir santaja. y ni bir ablukaya ınhnmmılllerl ıok- tur. Hem hayat seviyelerinin. hem maddi ve manev! kıymetlerinin ko- runması İse, Avrupalı — milletlerin iktisadi güçlerini muhafaza etme- lerine bağzlıdır. Bunun için de ar- tık bir tek hal caresi kalmaktadır: Mesallerini birleştirmek.. * unun içindir ki Avrupa teşkl- latlarının — faaliyetlerine — yeni bir hız gelmiş, “Avrupa — Birliği” fikri yeniden aktüel mevrzular içti- ne girmiştir. u col L daha realist bir görüşle hareket e- AVRUPADA YERİMİZ dilmektedir. Beş yıl evvelkinin ak- sine, halk efkârının itelediği aske- ri formüller, ordu ve silahlanma ta- müsbet ve reel ele- mektedir, İstikbalin tehlikeli pera- pektivlerini de bu formliller belki Atom Birliği., Müşterek Pazar te- sarılarını incelemeğe başlamışlar- dır, “Avrupa — Birliği” — tahakkuk yoluna girmiş Mühim bir Amll de İnzlltnrenln değiştir- biüttün propagandalara rupa hareketlerini hazan sadece ha- sır altı bazan da açıkça ıahııte et- mekle kötü bir şöhret apan İn- giltere şiımdi “Av rupa" nkrine vı— nuşmakta hatta sabıraız bir e- can göstermektedir. Nlüs!erek Pa.- Zar Ve Serhest Mübadele mıntıkanı tasarılarında İngilterenin — desteği büyük olmuştur.. Avrupa Birliğinin önlinde engel- ler aszalmıştır. Süveyş lerainden sonra mlllheîcl bencillikler ortadan kalkmağa yüz tutmuş, millt men- faatleri, Avrupanın — menfaatlerine tercih edenler aımlıkm kalmay bastamıslardır. insa, inaae- betleri tarihinde çok mtıhlm bir merhaledir. “Klan” dan. kabileden milletler knnfedarısıonuna gidiş ancak bu yapıcı safhalarla mümkiün olacaktır. M llleüe.rnruı teşkllâtlarda Avru- roblemleri ön plâı m!ştlr Awrupa İktisadi İsblrlığında ise Avrupanın yeni dâvaları ele a- hınmıştır. Simdilik sadece altı dev- AKİS, 17 AĞIISTOB'1957 —ii G
