17 Ağustos 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
YURTTA OLUP BİTENLER ğinde huysuzluğu temsil ediyordu. Fakat 78 numaralı evin yemek salo- nunda Pazartesi günü saat 186 da dik- dörtgen masanın başına oturulduğun- da havaya derhal İnönlü, Karaosman- oğlu, Arna havasının hakim bulundu- ğu sezildi ve bu hava toplantıların sonuna kadar böyle devam etti. * Tekrarlanmayan hatalar Havanı mükemmelliği başkanlık meselesinde kendini gösterdi. Top- lantının tabil başkanının İnönü ol- duğunda zerrece şüphe yoktu. İnönü sadece temsilcilerin en yaşlısı değil- di. aynı zamanda Devlet Başkanlığı ve bütün C. M. P. heyetleri bir koıııplekqln ze- bunu olmadıklarını ispat ettiler. Ger- çi bir kaç glin sonra İktidar organla- rı bu iki partideki müfritleri kışkırt- mak için “Tabilnin icabı” nın yapıl- mış olmasını istismara kalkışacaklar, Karaosmanoğlu ve Arnayı İnönünlin men suyuna girmiş kalkışacaklardı. Hattâ bu organlar- dan İstanbulda çıkanı Osman Bölük- rın onu siyaset sahasından uzaklaştırmakla liderler arasındaki hırçınlık faktörünü de ortadan kaldır- dığına yanacaktı. Zira kimse söylemek istemiyordu ama, herkesin aklınday- mimileşmez, iğneli gözler, -iğneli ve üUnasebetsiz- mutlak İnö- .» Hakikaten iki lider geçen yaz toplantılarında analarından emdikleri kaldırdığı Osman Böl Şşı sadece muhalifleri birbirlerine doğru itme- miş, aynı zamanda yo yla an- Kaş Yaparken l aRmet İnönü 1950'de demiş ki: “D).P. idaresinde siyasi enini- ve | pervasızca İsmet İnönü l9.'>l'de de şöyle emiş: “Memtleketin — iktisadi. mali dııruıııu taııınıııı—ıı tekaditfe bırakılır l—uııeı inüin e zamanki bir lafı daha: “Demokrat Parti- ye rey vermemek lâzımdır. Dev- let ve millet İşlerini İy| görmez velyi düşünmez halde bulunan Demokrat Puartinin yüksek li- derleri ancak vatandaşların ken- dilerini tasvip etmedifini seçini- lerde gururlı rse belki uyanabi- llrler” hlıııdl bu sözleri hatırlatan sütunlarına alaıı kim? — Ulus mu? Ne gezer. O Hilmi Uranın mk-ia snnııMl gilnlındoıı başla- arı iİle meşgül, Ya tutunuz: lik kabiliyetiyle Zühtit Velibeşenin idare ettiği Zafer! Ayol, 1950'de nasıl bir haki- kı büyük devlet adamından ol- duğumuzu İspat — ettiğiniz yet- medi, şimdi adamın aymı 78- manda evliyalığı — bulunduğunu da mi gözler önüne koyucaknaı- nız ? ettiler. Ne toplantı yeri, ne başkan- lık bir mesele haline getirilmedi, “So- ferruatı “şeref işi” yapmaktan dik- katle kaçındılar, böylece samimiyet Üçlü Toplantının alâmeti farikası o- larak kaldı. Samimiyet kadar anlaş- mak için iyi niyetin de varlığı ken- dini belli etti. Şimdiye kadar ki top- lantılarda bu samimiyeti ve iyi niye- ti daha ziyade Hür. P. ve C. M. P. Nderleri göstermiş oluyorlardı, zira başkanlık ve toplantı mahalli mesele- sini mesele yapmayan onlardı. İnönü- nlin etrafında toplanmış olmayı va- dırgamamışlardı. İhtimal ki — bunu propagzanda vesilesi yapacak D.P. nin taktiği karşısında da bu sefer komp- lekse kapılmıyacaklardı. Buna muka- bil C. H, P. nin sumimiyeı ve iyi niye- tini gösterme zamanı İşbirli &- meli tarafım tatbike koyunca gele- cekti aman * t le ay- bolup gidecekti. Küçük ikij pn.ru bif zamanların hayali olan "riyaz vat” 1 bir kenara itmişler, böyle bir pazarlıkla C. kandıramıya- cakları gibi umuml efkârın hiddetini celpten başka netice alamayacakla- rını da anlamışlardı. Ama kelimenin hakikj manasıyla mtisavat, yani her- kese kuvveti nisbetinde pay ayırmak ve bunu yaparken küçlik partilerin koallayona girmek suretile — hakiki kuvw—tlerinden fazlasını sağladıkları- şarttı. C. H. P. bunu olmak suretile Demokrasımıze vuptı- ğı hizmet biraz daha büyüyo Gerci toplantının mnlnrına doğru r küçük kompleks belirtisi başını kaldırmaya çalışmadı değil fak t İnönü . Karaosm vası her şeyi tatlıya bağladı Ilk ıki 8gün Heybeliadada toplanan temsilci- ler Üçüncü gün gene İnönünün Taşlık- taki evini kendilerine karargâh ittihaz kendi partisini böyle makul bir feda- nı J unuttuğu gün hak yiyen bir fırsatcı, bir bezirgRân sıfatını sırtlamayı gö- ze almalıydı. Riyazi olmayan bir mü- nun aksini düşünmek Insatsızlık olı- caktı. Toplantının sonlarında küçük nar- tilerin temsilcileri İsmet İnönünün
