YURTTA OLUP BİTENLER Eksik olan : alefet Türk ve Amerikan heyetlerı karşı karşıya Muhalefi Millet Kaçan yeni fırsat Bu haftanın başında Türk milleti, en kıymetli müttefikine, Amerika- ya birlik ve beraberlik halinde bulun- Kasnıı Gülekle oruş Ama, ayrı rüştü. Devlet Başkanı heyet azaları şerefine bir ca 'Başkam bir akşam yemeği 'erdi Her iki davette de Muhalefetin tem- sılcıleı'ı yoktu erika Büyük elçisi e, lunduğu memlekette cari pro- tokol kaıı:lelerıne uyarak tertiplediği ri Sal Heyet Türi ıyeye Yunanıstandan mıştı ve orada İktidarla Muhalefetın ket ve millet menfaatını bir- lıkte mudafaa ettiğini görmüştü anzarayı göz önüne ge- tirmek lâzımdır: Ça kayadaki , çay- da, davetli olarak İsmet Inonu, Fev- i Lütfi Karaosmanoğlu ve Osman Bolukbaşı da vardır ve aynı siyasi şahsıyetler Başbakanın yemegınde n Menderesin etrafında yer al- mışlardıı' Hepsı fikirlerini, Amerıkan undaki görüşlerini be- raberce açıklıyorlar. Memleketın mil- letin meselelerini bırlıkte anlatıyor- Bu durum Amı lar. heyetı ü- zerinde musbet bır tesir mi yapardı, yoksa menfi m oğalma- sı ihtimali o takd irde azalır — mıydı, yoksa kuvvetlenir miydi? Elbette kı 4 Amerikan heyeti Tesmi — davetlerde Muhalefet temsılcılerıne rastlama- Mi yaı'dımını ıstemedıgı, onun için davet lere icabet etmediğini düşünmemiş- tir. Turkıyede İktidarın karşısında Amerikaya düşman bir Muhalefetin bulundugunu da hatırına getirmemiş- Amerik; üyük elçiliğinin heyet azalaı'ım aydınlattığından ş ph hi edilemez ve azaların bizim iç duru. mumuzu müke mmelen bıldıklen mu- hakkaktır. O halde, üstelik parası Devlet bütçesinden ödenen bu toplan- tılara Muhalefetin çağrılmaması İk- mıştır? emeğin temsılcılenne yer verıleceğını millet düşünmüş Ve pek çok Si 1947 . 1950 arasında bulunmadığımı- za lııç de Halk Partili olmadığı halde üzülmüştür. Dış Yardım Ne azalma,, ne artma B u hafta Salı sabahı saat 9.30'da, arada Amerikan Büyük elçı- liğinin bir bankayı andıran beyaz bi- nasının ikinci katında, yeşil perdeli e yeşil boyalı bir kuçuk salonda duny ın belki de en garip, basın top- lantısı yapıldı. Başkan Eisenhower "Amerikalı vatandaşlar muşavır he- yeryuzun- yeti" diye anılan bir heyet!i de dolaşmaya çıkarmıştı Heyet A- merikan yardımı gören memleketlere. uğrayacak, bu — yardımdı tarzı ve neticeleri müstenit intiba t kullanılış hakkında görüşe toplamaya çalışacak- tı. Heyette resmi vazifeli bi his yoktu. Bunlar Was hıngton a do- nüşte bir raporla duru! leri kanaati Başkana bıldıreceklerdı. Heyet İstanbula gelmiş, aralaı'ından üç kişi müteakiben karaya geç- mişti. Basın toplantısı o munasebetle tertiplenmişti. Fakat yeşil boyalı kü- çük salonda roller tersine döndü ve bütün tahminlerin aksine bazı uzun nefesli gazeteciler konuştular, heye- tin toplantıda bulunan iki azası din- lediler. Vaziyet pek eğlenceliydi. Bagd at, AKİS'İ Ankaraya şika- yet etmiş. AKİS'in, bilhassa Nu- ri Sald Paşanın memleketini idare ediş tarzı hakkında tenkitler yö neltmesi ve Orta Doğudaki hadise- leri mesela tarafsız Amerikanın gord üğü şekilde goı'mesı hakikat- ler ile maksadlı tahrifleri birbirin- den ayırması ve okuyucularına her gostermesı lukla kabili telif bulunmadığı iddia- sını ileri sürmüş. Bunun erine D. P. tarafından İstanbulda çıkarı- lan Havadis gazetesiyle Ankarada kı Zafer gazetesıne AKIS i haşla- Trilmi ide Baha- dır Dulger, ıkıncısınde başmuhar- rir olarak kullanılan bir "mağşuş adam" istenileni gazetelerının baş- makale sutununda yerine getırmış ler. Hem aynı günde ve. yukarı aynı a Mukemmel' iki yazıyı da okuduk ikisini de okurken zam: an zaman güldük; ama yaz darın cip sebe- bıııı gayet iyi takdir ettık ve emri veren zatı, itiraf ederiz tamamıyle kaldı gördük. Türki, ür in Irak hükümeti hakkında AKİS'te yapılan neşriyatı tasvip et- mediğini böyle "spektaküler”" bır tarzda gös esi lâ evi- den şikâyetler, bilhassa doğu mem- leketleri tarafından daha tıdaki müttefiklerine sık sık yapılır. Ba- tılı müttefikler de, dogul ahbapla- rının hatırı hoş olsun diye iktida- rın resmi veya 1 resmi organla- d fazl: a amayacaklaı'ını bildirirler, dostça "siz onların kusu- runa bakmayın" tarzında g nül a- hrlar. Tabii bu, seviyeleri farklı memleketler arasında cari bir usul- . Yoksa Amerikan basınında me- sela son aylarda Başbakan Athony Eden hakkımda -katilinden cellâdı - AKİS, 19 OCAK 1957